Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Bir ipek mendili olmadı hiç yakasına takılan bir karanfil yatağında gül yaprakları ... Her yolculuğuna umut ve hüzünle başlardı
Yakamoz& Papatya [1-8] hepsini okumak isteyenlere...
Aşk lafını ağzına almazdı Yakamoz. Nerede aşık görse garipser, aşk acısı gördü mü dayanamaz, gülerdi. Çok ketumdu, kimseye hiçbir şey söylemezdi. Bir kadının onu seveceğine inanmazdı, gerçek aşkın onu bulacağına ihtimal bile vermezdi. Sonra bir gün onu gördü, onu Papatyasını bakmaya kıyamadığı o narin çiçeğini hayatında hiç böyle hissetmemişti.
Reklam
Tarihten sahne
Roma imparatorluğu zamanında askeri bir zaferden sonra imparator heyecanlı ve minnettar kalabalıklar önünde bir zafer geçişi yapmaktaydı. Güneş onu en parlak ışıkları ile onurlandırıyor, defne yaprakları başında yükseliyor, askeri bölükler onu büyük lider olarak selamlıyor, halk ona saygı duyuyor, yaşam ona gülümsüyordu ve bu büyük zafer onun tanrılık mertebesine yükselişinin ilk adımından başka bir şey değildi. Arkasında, onun kudretli maiyetinin bir parçası olan bir adam yürüyordu. Adamın işi imparatorun arkasından sürekli olarak şunu tekrarlamaktı. “Unutma sen tanrı değilsin, unutma sen insansın, unutma ölmek zorundasın” … Dünyada isteklerimiz ölüm gerçeğini maskelemeye yetmez. Gücümüz bildiklerimizdendir, özgür bilindiğimizde. Bir gün öleceğimizi unutmadan parlak bir geleceğimizin olmasını umut ederim ☀️
Yakamoz& Papatya -7
Papatya kendine inanamadı. Nasıl olur da böyle bir mektubu alelade bir çekmecenin arasına koymuştu? Çok hüzünlü bir şekilde gözleri dolunca aklına, Yakamoz'un ona söylediği sözler geldi. "Papatya, ay yüzlü çiçeğim, lütfen artık gözyaşı dökme. Ben senin yerinede ağlarım, yeterki sen mutlu ol. Çünkü tebessümün bana can veriyor. Lütfen
“Ben, otuz yedi yaşında sapasağlam, başlıyorum, Ta ölene dek durmamayı umut ederek.”
Sayfa 39 - İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okuyor
HEM ALAYLI HEM MEKTEPLİ...
Gülüm Çamlısoy
Gülüm Çamlısoy
Kaile alınmadığı kadar zaman Varla yok arası süzülen duman Buğrası göğün Buklesi dünün Devasa bir sarkıtta saklı kalmış ömrün Derin ukdesi inzivada şiir
Reklam
Sevinçlerinde onlar vardı, hüzünlerinde onlar Seninle yeşerdiler, seninle soldular.. Olsunlar senden sonra da umut yaprakları.
Öyle bir ilkyaz ol ki korkut yaprakları, Öyle bir son yaz ol ki tut yaprakları, Sararıp dökülürken güz rüzgarlarında Ardında savrulsunlar, unut yaprakları. Sevinçlerinde onlar vardı, hüzünlerinde onlar Seninle yeşerdiler, seninle soldular.. Olsunlar senden sonra da umut yaprakları.
ÇOBAN YILDIZI'MA BİR NOT
Sen içime umut tohumları ekiyorsun Yeşermelerini izleyecek olmak içimi coşkulandırıyor Yollarımız hangi noktada kesişir bilmiyorum Yeni filizlenen fidanlarla mı karşılaşırsın Yoksa salkım salkım dökülen yaprakları ve yaşanmışlıkları olan bir çınarla mı Ama hangi nokta olursa olsun Bir noktada denk gelmemizi çok istiyorum (24 02 24) - Venüs
Öyle bir ilkyaz ol ki korkut yaprakları, Öyle bir son yaz ol ki tut yaprakları, Sararıp dökülürken güz rüzgârlarında Ardında savrulsunlar, unut yaprakları. Sevinçlerinde onlar vardı, hüzünlerinde onlar Seninle yeşerdiler, seninle soldular.. Olsunlar senden sonra da umut yaprakları.
Sayfa 386
Reklam
Korkunç olan bir şey, düşleri geride bırakan bir gerçeklik varsa, o da yaşamak,güneşi görmek, erkeklik gücüne tam olarak sahip olmak, sağlıklı ve neşeli olmak, yiğitçe gülmek, karşıda duran göz kamaştır zafere koşmak, göğsünde bir ciğerin soluk aldığını, bir yüreğin çarptığını, beyninde bir iradenin akıl yürüttüğünü hissetmek, konuşmak, düşünmek, umut etmek, sevmek bir anneye, bir kadına, çocuklara, aydınlığa sahip olmak ve birden birkaç saniyelik bir çığlığın ardından bir uçuruma yuvarlanmak, düşmek ezmek, ezilmek, buğday başaklarını, çiçekleri, yaprakları, dalları görmek, hiçbir şeye tutunamamak, boşuna çırpınmak, kılıcın bir işe yaramadığını, altında insanların, atların olduğunu, karanlıkta bir çiftenin kemikleri kırdığını, bir topuğun gözleri oyduğunu hissetmek, atların nallarını öfkeyle ısırmak, boğulmak, hırlamak, büzüşmek, altta kalmak ve kendi kendine şöyle demektir: Az önce yaşıyordum'
hiç dinmeyen acılarda kalırım eskir yaşam kuytuların karanlığında aşklar sessiz geçer yakınsız geçer umut intihar eder her defasında bir gül büyür içimde yaprakları kapalı
Mayıs Yayınları, İzmir, 1998.Kitabı okudu
sararıp dökülürken güz rüzgarlarında ardında savrulsunlar, unut yaprakları sevinçlerinde onlar vardı, hüzünlerinde onlar seninle yeşerdiler, seninle soldular… olsunlar senden sonra da umut umut yaprakları.
_UYUYORSUN! Rüyadasın. Gece gündüz demeden rüya görüyorsun. Bazen açık bazen de kapalı gözlerle. Hakikat değilsin. Rüya gören bir zihin, hakikati göremez ve hakikati de bir hayale dönüştürür. Gerçekle yüzleşirsen gerçek, hakikate dönüşür; kaçarsan yalanlar içerisinde yaşarsın. Uyan! Uyanık ol. Uyanık olmak hedeftir. Sessizlik içinde düşünerek
818 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.