— Atıf Hocayı elbette tanırsınız! Nasıl tanırsınız? Tahir-ül-Mevlevî tereddütsüz cevap verdi: — Alim ve fazıl bir hoca olarak tanırım. Vatanına bağlı birçok münevver yetiştirmiş, kanaatlerinde celâdet sahibi bir insan... Atıf Hoca geçen Kurban Bayramı bana sokakta tesadüf etmiş ve Şeyhülislâm Mustafa Sabri Efendinin «Kuva-yı Milliye» aleyhinde bir beyanname hazırlattığını ve bunu bütün din âlimlerine imzalatmak üzere gezdirmekte olduğunu söylemişti. O zaman doğru Şeyhülislâmlık dairesine giderek Mustafa Sabri Efendiyi görmüştük. Bu harekete şiddetle itiraz etmiş ve demiştik ki: «Nasıl olur, vatan müdafaası yolundaki bir harekete din temsilciliği makamı nasıl böyle bir mukabelede bulunabilir? Hem, dinî kisvenin siyaset kılığına bürünmesi nasıl caiz olabilir? Bu işten vazgeçin ve siyasetten elinizi çekin!» 20 bin nüsha basılıp dağıtılan bu beyannameyi imzadan, ben ve Atıf Hoca kaçındık ve ona şiddetle karşı koyduk.
İskilipli Atıf Hoca ve Şeyhülislam Mustafa Sabri EfendiKitabı okudu
Bari gülme! N'olur, gülmekten vazgeç! diye yalvardı. -Nasıl gülmeyeyim? Herşeyi o kadar kendi hadlerine indirmiş, o kadar kendine benzetmişsin ki... O kadar küçücük varlığınla, onun hesaplarına bağlısın ki. Sonra o yaşama iptilan, ölçülü merhametin, küçük ıstırapların, ümitlerin, o kaçışlar, tapınmalar...
Reklam
"Günah işlememek için kararlılık göstererek elimden geleni yapıyorum ve bunda beni muvaffak kılması için Cenâb-ı Hakk’a yalvarıyorum; ancak Allah muhafaza günah işleyecek olursam da bu sefer günah işlememek için sarf ettiğim çabanın boşuna olduğunu düşünmeye başlıyorum." diyen birisine Muhammed Taki Osmânî şöyle dedi: "Edilen dualar asla boşa gitmez. Hata yaptıktan sonraki pişmanlık hissi bile o duanın etkisidir. Dolayısıyla ne hevesiniz kırılsın, ne de çaba sarf etmekten ve dua etmekten vazgeçin. Günahtan kaçınmak için kararlılık göstermeli ve bunun için de dua etmeliyiz. Elbise kirlendiğinde yıkarız; ama tekrar kirlendiğinde "nasıl olsa yine kirlenecek" düşüncesiyle temizliği bırakmak olur mu?
Sayfa 82
"Yolda, bir vitrinin önünden geçerken gözüm camdaki görüntüme takıldı, öğretmenim: Gömleğimin arkası, pantalonumun üstünden sarkıyordu, pantalonum da boru gibi olmuştu. Ayaklarıma baktım: Bütün gün tozlu yollarda dolaştığımı anladım, ayakkabımın, ayağımı acıttığını anladım. Bir kadın geçti vitrinden, bana bakmadan geçti. Yahu, ben ne kadar
Sayfa 115 - İletişim Yayınları, 13.baskı - 2002Kitabı okudu
Yüksel ey güzel güneş, öldür şu kıskanç ayı, Bak nasıl da sararıp soluvermiş tanrıça kederden Sen ondan çok daha güzelsin diye. Kıskandığı için vazgeç ona bağlılıktan...
Sayfa 38 - Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okudu
Bir adamın her şeyden vazgeçip ilahi olanın kapısına ulaştığı bir hikaye duydum. Zenginlikten, eşinden, evden, çocuklardan, toplumdan, her şeyden vazgeçmişti ve her şeyden vazgeçerek ilahi olanın kapısına yaklaştı. Ama gardiyan onu durdurdu ve “Henüz giremezsin. Önce gidin ve her şeyi geride bırakın. " "Ama her şeyi bıraktım," diye yalvardı adam. "Belli ki" ben "inizi yanınızda getirmişsiniz. Geri kalanıyla ilgilenmiyoruz; biz sadece senin 'ben' ile ilgileniyoruz. Geride bıraktığın her şeyi umursamıyoruz, 'ben'inizle ilgileniyoruz, "diye açıkladı muhafız. "Git, bırak onu ve sonra geri dön." Adam, “Benim hiçbir şeyim yok. Çantam boş - içinde para yok, eş yok, çocuk yok. Hiçbir şeye sahip değilim. " "Ben" in hala çantada - git ve bırak onu. Bu kapılar "ben" lerini beraberinde getirenlere kapalıdır; onlar için kapılar her zaman kapalıydı ”dedi nöbetçi. Ama ben'i nasıl bırakacağız? Bunu yapma girişimlerimizden asla vazgeçmeyeceğim. Nasıl “Ben” çok bırakabilirsiniz  Ben  kendisi? Bu imkansız. Ayakkabı bağcığıyla kendini kaldırmaya çalışan biri gibi olacak. Ben'i nasıl düşürürüm? Her şeyi bıraktıktan sonra bile, yine de kalacağım. En fazla, "Ben egoyu düşürdüm" diyebilir, ancak bu onun hala "Ben" sini taşıdığını gösterir. Kişi egoyu bırakma konusunda bile egoist olur. O zaman bir erkek ne yapmalı? Oldukça zor bir durum. Osho
Reklam
308 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.