Çarpık serisi yeni çevrilirken bile herkesin bahsettiği Dante Russo ile sonunda tanıştık
Anlaşmalı evlilik okumayı her zaman severim sjssjjs. Hele de ilişki nefretten aşka doğru ilerliyorsa okuması ayrı bir keyifli oluyor. Öfke Kralı’nda da karakterlerin birbirlerinden hoşlanmamak için çok geçerli sebepleri vardı
Dante, Vivian’ın babasının elindeki koz yüzünden bu nişanlılığa zorlandı ve zaman kazanıp evlilikten önce Vivian’dan “kurtulmak” istiyor.
Vivian ise ailesini memnun etmek isteyen tatlı birisi ancak Dante’nin huysuz tavırları onu da etkiliyor. Ah Dante
Ana Huang’ın kitapları genel olarak akıcı, bu kitabı da önceki serisi gibi kolay okunan bir dildeydi. Erkek karakterin ne zaman bir şeyleri batıracak diye tetikte beklemeyi ve kendini affettirmek için çabalamasını seviyoruz, ne yapalım
Öfke Kralı bana göre Çarpık Aşk ve Çarpık Yalanlar’ın karışımıydı. Alex’i kendi kitabında pek sevemediğim için Dante Alex’ten iyiydi ama bi Christian olmadı benim için Onun dışında da yaptığı hatalar, kendini affettirmek için çabalaması Alex’i, bir ilişki içindeymiş gibi davranıp birbirlerinden hoşlanmaları da Christian ile Stella’yı anımsattı.
Çarpık Yalanlar’ı okurken serinin yetişkin sahnelerinden bunaldığımı söylediğimde diğer kitaplarının anlatımının farklı olduğunu yazmışlardı. Ben bir fark göremedim
Ayrıca kitabı beklentisiz okusaydım belki daha çok severdim ama Dante’yi abartıldığı kadar aşık olunacak bir karakter olarak bulmadım Rhys ile Christian varken insan okurken kıyaslıyor malesef
Kitap boyunca Kai ilgimi çekti, onun kitabından ümitliyim
Agatha Christie’nin ilk dönem romanlarından biri bu. Nitekim dedektif rolünde yazarın dünyaca meşhur karakteri Hercule Poirot var.
Bir Agatha Christie romanına dair bilgi verip keyfinizi kaçıracak değilim. Zira okuyanlar bilir; Agatha Christie romanlarında olay örgüsü o kadar içi içe geçer ki, romana ait bilgi vermeye başlarsam katili söylemeden
bu kitap bana beni hatirlatiyor. ne kadar dogru bir tespit bilemeyecegim ama bir kitap yazsam ortaya bu veya bu tip bir sey cikarmis gibi hissediyorum. cunku (bence) benim kisiligim fantastik ve absurt komedinin harmanlanmasindan olusuyor ve bu kitap tam olarak fantastik ve absurt komedinin bir harmani bence. ayrica alcatraz'in araya
Az önce bitirdim ve ben ne okudum diye soruyorum kendime. Kendi zihnimimi okudum yoksa zihnimden geçenler mi yazıldı ben onu okudum. Ayfer Tunç,un “Bir Deliler Evinin Yalan Yalnış Anlatılan Kısa Tarihi isimli kitabında yazar eline bir kamera almışsa sanki karakterler çekiyor hissi vuku bulmuştu bende. Karakterli şuan hatırlamıyorum ama x kişisini
"Öyle miymiş?"... Ne var bu soruda? Belki üstten bir tavır, bir kinaye ya da bir bilmeyen kişinin sancısını belli edişi, bilmediğini öğrenme çabası ya da bir şey bilmesi ama bu bildiğinin ötekilerin bildiklerine uymayışı sonucunda duyduğu şaşkınlık, yabancılık... Hepsini tek hamlede düşündüren bir soru "Öyle miymiş?". Kitabı da
İlksöz: Kasa her zaman kazanır.
Aşk, belki de sevilmekten çok acı çekmeyi sever, ne dersiniz?
Aleksey İvanoviç de böyle düşünmüş olacak ki sevilmekten ziyade acı çekmeyi tercih eder ve öğretmenlik yaptığı ailenin kızı Polina'ya aşık olur. Polina'nın, "dur bakayım belki daha iyisini bulurum ama sen de etrafımda dolan yine de"
Sokak yayınlarından çıkan "Tutku Aşk Ve bir öğretmen " Yılmaz Arıbaş ' ın yeni çıkardığı kitabı ..İmzalı olarak gelen kitabını okuma fırsatım oldu .Sade ve anlaşılır bir dille yazılmış, Anadolu betimlemelerinin bol olduğu bir kitap .Anadolu insanı da sık sık anlatılıyor kitapta.Ben 70 li yıllarla ilgili hikayeleri severim.O yüzden de severek okudum.
Konumuza gelecek olursak,Kemal Eskişehir 'in Mihaliccik kasabasinda doğmuş, ailesi hala orada yaşayan bir tarih öğretmeni. Bursa 'nin Kemalpaşa ilçesine tayini çıkıyor ve daha kasabaya girer girmez otogarda bir kız görüp hayallerine alıyor o kızı..Zamanla kasabaya alışıyor, Afife teyze nin evine kiracı olarak giriyor. O kızın da kim olduğunu buluyor, güzeller güzeli Ayşe.
Ayse yi babası çok zengin ama bir halta yaramayan Selim le nişanlıyor .Bir halta yaramıyor ama zengin ,ne kadar tanıdık bir hikaye değil mi? Maalesef o kadar çok var ki bu Ayselerden etrafımızda. Ayşenin gönlü de öğretmen Kemal e düşüyor. Bir plan yapıp kaçmaya karar veriyorlar ve yaz tatiline girildiği gün İstanbula kaçıyorlar.
Acaba mutlu olabilecekler mi ?
Benim hiç istemediğim bir şekilde bitti ama anlatmayacagım tabi ki ..
Bu sıcak hikayeyi alıp okumanızı tavsiye ediyorum ..
Aşk,sadece Aşk değildir. Onu kutsamak,ruhu da ve bedeninde yaşatmaktır...
Merhaba. İlk incelemem. Çok gerginim. Sebebi bunu ilk defa yapmam değil elbette. İnceleme yapmak için teorik arka plana ihtiyacın olmaması. IG'de ve 1K'de insanların okudukları romanlar hakkında yorum içeren yazılar yazdıklarını, mantıklı bir sebebe oturtma gereği duymadan kitapları beğenip beğenmediklerini söylediklerini
Kitabın ilk başları, dürüst olmak gerekirse, bana göre sıkıcıydı. İnsanları şöyle yapıyoruz, böyle yapıyoruz canımızı mı sıktılar? İnsanların kullandığı suya ver 100 lira zam; çizdiğimiz sınırdan bir gıdım öteye mi gittiler, elektrik'e 200 lira zam ekle filan; yok kafa koparmalar, yok katletmeler, vampirler kurbanın kanını içer, sonra kurtlar