Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
171 syf.
9/10 puan verdi
·
6 günde okudu
Bıçağın düşmesine son bir gün
Kitap, çok uzun bir önsöz ile başlıyor. Victor Hugo bu önsözde idam cezası ile ilgili düşüncelerinden bahsediyor. Hatta bir yerde halkın, yoksulluk içinde yaşayan, bahtsız insanlar idam edileceği zaman buna ses çıkarmayıp da 4 bakan idam edileceği zaman buna tepki göstermelerini eleştiriyor. Buyurun, işte o kısım: “Arzulanan bu ilgayı
Bir İdam Mahkumunun Son Günü
Bir İdam Mahkumunun Son GünüVictor Hugo · Koridor Yayıncılık · 2020120,3bin okunma
191 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
4 günde okudu
Rütbeye göre saygınlığı belirleyen bir toplum...
Herkese merhaba. Öncelikle kitaba puanım 10 üzerinden 8. Kitabı kısaca tanıtmak gerekirse, küçükken oldukça yaramaz, şımarık olan ve büyüyünce okulunu bitirip farklı bir yere öğretmen olarak atanan Küçük Bey'i okuyoruz. Küçük bey dememin sebebi kitapta adını öğrenemememiz. Küçük bey'in farklı bir yere atanmadan önce evlerinde hizmetçi olan yaşlı kadın kiyo'yu küçük görmesi ama daha sonra gittiği yerdeki insanlar sebebiyle kiyo'nun ne kadar iyi bir insan olduğunu anlaması çok güzeldi. Küçük bey, gittiği yerdeki insanlar tarafından şaka adında aşağılamalara maruz kalıp kimin iyi bir insan olup kimin kötü bir insan olduğunu anlayamıyor ve Kitap bu şekilde ilerliyor. Kitabın verdiği anlam oldukça etkiliydi bence ama kitap o kadar da etkileyici değildi. Evet, yazarın dilini beğendim, ana karakteri de çok sevdim lakin o kadar da etkileyici yazılmamıştı. Ayrıca küçük Beyle kiyo'nun arasındaki o derin bağı daha da fazla görmek isterdim. Dediğim gibi tüm karakterleri çok beğendim ve hepsi de gayet güzel yansıtılmıştı. Bu yazarın diğer kitaplarını da okumayı düşünüyorum. Tavsiye ederim ama herkesin beğeneceği bir kitap olduğunu düşünmüyorum. Çünkü sade, yalın bir dille yazılmış ve dediğim gibi o kadar da etkileyici değil. Ama bir şans vermenizi öneririm. Ben beğendiim.
Küçük Bey
Küçük BeyNatsume Soseki · Tokyo Manga · 2023420 okunma
Reklam
160 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Sign up Merhabalar kitapsevenherkes ailesi bugün size infinitium _kitap_toplulugu ile birlikte okuduğumuz Albert Camus'tan Sisifos Söyleni adlı kitabı ile geldim. 1942 yılında yayımlanan Sisifos Söyleni'nde Camus, kendi bakış açısından absürt felsefeyi (absürdizm) ele alıyor. ("Söylen" kelimesinin de "mit, efsane"
Sisifos Söyleni
Sisifos SöyleniAlbert Camus · Can Yayınları · 20238,4bin okunma
107 syf.
8/10 puan verdi
·
4 saatte okudu
Bu kitabın yazılış amacı, okuyucusuna bireysel bir eğitim vererek bioenerji terapisti olması için ilk adımı atmasını sağlamaktır.Konu, en anlaşılır örneklerle okuyucusuna sunulmuştur. Eğer, içeriği pratiğe dökmek üzere okuyup uygulamaları adım adım takip ederseniz, kendi şifacınız olma yolunda büyük bir adım attınız demektir. Yakın çevrenizin, ailenizin ve kendinizin bioenerjisti olmanız mümkün.Prana (yaşam enerjisi) şifanızı nasıl kontrol edeceğinizi bilmenize yönelik her ayrıntıya, artık bu kitap ile sahipsiniz.Unutmayın, her insan kendi pranik enerji üretimine sahiptir. Bu enerjiyi yönlendirmeyi, doğru kullanmayı bilmeniz, yaşamınıza şahane bir motivasyon ile şifalanma kaynağı olarak yansıyacaktır. Ayrıca bu eser beş enerji katmanı ve bedenlerini anlaşılır bir dil ile okuyucusuna aktarmıştır. Bu kitabın içindeki öğretiler bütüncül şifadır! Ancak, asla fizikî beden rahatsızlıklarında hekimsiz işe yaramaz. Önceliğiniz her daim modern tıptan yana olmalıdır. Çünkü şifa terapileri, hastalıkların sadece motivasyon bölümünde rol alır. Beden sağlığı ile ilgili problemlerinizde tıp hekimlerinden yardım almayı tercih etmelisiniz.Kitap bilgilerle dolu gizli bir hazine gibi. Mucizeleri hayatına nasıl aktaracağını bilmeyenler için bir kılavuz niteliği taşıyor. Ben çok büyük bir keyif ve merakla okudum. Sadece kitaptaki “iptal ediyorum” cümlesinin yerine ben “tövbe ediyorum” demeyi daha çok tercih ederim. Benim inancıma daha uygun olacağına inanıyorum. Onun dışında güzel bir kitaptı tavsiye ediyorum.
Enerji Terapistinin Rehberi
Enerji Terapistinin RehberiKevser Demet · Dokuz Yayınları · 2020222 okunma
420 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Yıllar önce okuduğum işe yaramaz bir kitaptaki tek işe yarar cümle şuydu: İnsanın kullandığı ilk alet, başka bir insandır... Bitireli uzun süre oldu ama Hakan Günday’ın etkisi üzerinizden süre kalkmaz. Yeraltının mükemmel temsilcisi. Bütün kitaplarını okudum, tekrar yeni çıksa diye bekliyorum… İyi ki okudum
Daha
DahaHakan Günday · Doğan Kitap · 202313,7bin okunma
255 syf.
·
Puan vermedi
Yunus Emre’nim çocukluğu ile başlayan kitapta onun ne kadar yaramaz ve sorgulayıcı biri olduğunu öğreniyoruz. Dedesinin ısrarı üzerine bir kervan’a katılır. Burda da her şeyi sorgular ve hemen öylece kabul etmez. Bu yolculukta Mevlana, Hacı Bektaşi Veli ve Şems gibi büyüklerle olan ilişkileri detaylıca anlatılmış. Kalemini sevdiğim bir yazardan maneviyat yüklü bir kitap okudum. Yunus Emre’nin hayatına tanık olurken onunla birlikte bizlerde bazı sorulara cevap arıyoruz. Akıcı ve yalın bir dille anlatılanlar okuyucuyu sıkmıyor. Maneviyat türünü sevenlere ve yeni başlayacak olanlara tavsiye ederim.
Sükût
SükûtBilal Civelek · Yediveren Yayınları · 2022560 okunma
Reklam
422 syf.
7/10 puan verdi
Yöneten ve yönetilen arasında ki dengeler için/ Şirketler için yazılmış ya
Mesleğimden olsa gerek benim için çok faydalı bilgileri barındırmıyordu. Yöntemler,örnekler hepsi şirketsel ve şirket çalışanlarına yönelik. Eğitimci olduğum için çok az katkısı oldu. Çok okunanlarda diye almıştım başlayınca da bitirmek istedim. Yöneten-yönetilen dengesine yönelik bir kitap elbette benim de işime yarayacak bilgiler vardı lakin bu bilgilerin daha iyisini kendi yazarlarımızdan bulabiliriz .İş verenlerin insanlara öncülük edenlerin ekiple çalışanların faydalanacağı bir kitap tabi faydalanmak isterse çünkü okuyarak değil uygulamayla yükleyebilir. Son 150 sayfa daha uygulamalı ve anlaşılırdı. Liderlik güçlü sağ beyin istiyormuş. İlke merkezli çalış. Sinerji oluştur. Nedense lider örneğine Mısırlı Enver Sedat’ın İsrail’i tanımasını örnek göstermiş hem başta hem sonda. Bu durumu itici buldum. Neden yine Yahudilerin kâr güttüğü bir şey anlatıldı ? Daha iyi satılsın diye mi ? Eğer sonda tekrar bu örneği vermeseydi böyle düşünmezdim. Ama kitabın açılışı kapanışı bu örnek ile. Bir sürü örnekle dolu dünya.. Afrika haklarını oluşturan Prenses Daina yı neden örnekle miyorsunuz ???? Emin olun piyasa da daha güzel kitaplar var. Akademilerini kurdukları için ve Amerika da oldukları için popüler . K. Yurdu geçenlerde de yahudi bir yazarı ayın yazarı seçmişti. Bu kitapta , geçen sene en çok satanlarda diye merak ettim aldım. Normal insanlara fayda sağlamaz. Memura da pek yaramaz. Eğer global şirketiniz belki . Ülkemizde abartılmasını gerektirecek bir kitap değil . Kültür olarak bile uzak düşerken hele ki . Neyse. Umarım ciddiye alınır.
Etkili İnsanların 7 Alışkanlığı
Etkili İnsanların 7 AlışkanlığıStephen R. Covey · Varlık Yayınları · 20172,940 okunma
183 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
19 saatte okudu
Sevginin Yoksunluğu
Portekizli fakir cok çocuklu bir aile. Babası işsiz kalmış, iş bulamıyor.evin geçimini çoğunlukla anne sürdürmekteydi. Çocuklardan bazıları da çalışmaktaydı. Sorumluluk bilinci olan bir aileydi aslında. Daima büyük kardeşler küçük kardeşlere bakar ve onlara bir şeyler öğretirdiler. Zeze yaramaz haylazdı. Ancak bir o kadarda duygusal, kalbi hassas, beş yaşında olmasına rağmen ailesinin durumunu anlıyabiliyordu. Annesine düşkündü. Babasına üzülüyordu. En çok küçük kardeş Luisi sever ve onunla ilgilenirdi.kardesine karşı oldukça sabirliydi. Yaramazlıktan dolayi çok sık dayak yerdi. Bazen de sebepsiz yere dayak yediği olurdu. En çok sevdiği diğer kardeşi ablası Gloriaydı. Yeni taşındıklari evin bahçesindeki portakal fidanı ile arkadaş olmuş, sırtını ona dayanmıştı. Tüm mutluluklarini ve hüzünlerini onunla paylaşırdı. Durumlarının farkındaydı, tamahkar, kanaatkar idi. Var olani sevmeyi öğrenmişti. Yokluğun içinde olgunlaşır küçük yaşta insan. Annesi ona vermenin almaktan daha üstün olduğunu öğretmişti, yoksulluklarina rağmen. Portekizli yaşlı bir adam olan Portuga ile tanışmıştı. Şefkati sevgi ve ilgiyi onda tatmişti. Babası gibi hissetmişti. Kendini değersiz görmekteydi. Zeze yoksulluğu ve yoksunluğu bir arada yaşayan beş yaşında, küçük bir çocuktu. Sevgiye şefkate ilgiye muhtaçtı. İnsan ancak cebindeki verebilirdi. Babası ve bazı kardeşlerinden yeteri kadar ilgi görmediği gibi dayak da yemekteydi. Suçlu var mı burada ? Zeze yoksunlugunu yaramazlikla kapatmak istiyordu. Zaten o küçük bir çocuktu. Hassas duygulu bir çocuktu.
Şeker Portakalı
Şeker PortakalıJosé Mauro de Vasconcelos · Can Yayınları · 2022230bin okunma
184 syf.
10/10 puan verdi
·
11 günde okudu
Kitabın ismi şeker ama...
Kitabın ismi "Şeker" ama bize acıyı öylr bir hissettiriyor ki... Bazı sayfalarda gözlerimin dolduğunu kimi yerde boğazımın düğümlendiğini yüreğimin daraldığını kan akışımın hızlandığını saklayamam. İsmi gibi şekee gibi bir kitap bekliyorsanız yanılıyorsunuz nitekim ben öyle bir kitap beklemiştim. Kitap mahallenin yaramaz çocuğu Zezenin hayatını anlatıyor. Acılarını, küçük yaşta neler anlamlandırdığını ve hayal dünyasını anlatıyor. Çok beğendim. Keyifli okumalar dilerim
Şeker Portakalı
Şeker PortakalıJosé Mauro de Vasconcelos · Can Yayınları · 2022230bin okunma
272 syf.
5/10 puan verdi
Bu kitap bende çokça kitaplar arası çağrışıma sebep oldu. İlk başta rahmetli "Alev Alatlı'nın Hafazananllah" kitabını karıştırırken buldum kendimi. Tam da bahsettiği gibi ne günah ne de ölümden sonra ceza diye bir kavramdan yoksun insanın kör tutkuları anlatılmış. Kör tutku çünkü ilk sırayı ihtiras, sonraki sırayı akıl ve olmayan
Cesur Yeni Dünya
Cesur Yeni DünyaAldous Huxley · İthaki Yayınları · 202160,2bin okunma
Reklam
74 syf.
·
Puan vermedi
Gregor ailenin tüm yükünü yüklenmiş fedakar bir gençtir. Onlar için endişelenen ve fedakarlıktan kaçınmayan... Bir sabah böcek olarak uyanır ve olay başlar. Kafka metaforlar üzerine ürettiği eserini bizlere akıcı bir dil ile sunmuştur. Gregor böcek olmadan öncede böcek gibi yasamaktadir. Sabah erken kalkıp işe gidip akşam gelip yatması. Odasından semtin belli noktasını incelemesi. Böcek olduktan sonrada bu fazla değişmemiştir. Yazar burada özgürlük sınırlarımızı hayatta olduğumuz yeri ve önemi anlatmaktadır. Ne kadar özgürüz. Sokaktayiz ama özgür müyüz? Böcek olarak yaşadıktan sonra... Büyük fedakarlık yapan Gregor böcek olduktan sonra ailesi tarafından dışlanır. İnsanlar diğer kimseleri işe yaramaz olunca kolayca silip atabilirler. Bir diğer husus ise kız kardeşine olan bağlılığı fedakarlığı böcek olmasına rağmen devam etmektedir onun için çırpınmaya ona dair bir takım hayaller içindedir. Oysaki o aksini düşünmekte ve ona ait olan odada bile özgürlüğünü elinden almaya çalışmaktadır. Burada çatışmada söz konusudur. Ailenin bu durum karşısında ne yapacakları ondan kurtulmalı mi yoksa iyilesecegini mi beklemeli? Roman bazı noktalarda okuyucuya bırakılmıştır. Aile bu durumun neden kaynaklandığını sorgulamıyor. Onu anlamaya tedavi etmeye çalışmıyor. Kafka babasıyla sorunları olan adamdı. Burada babası tarafından sırtına atılan bir elma var. Bu elma uzun süre orada sırtında duruyor. Bu babasının ona yüklediği yükleri ve sırtında taşıdığı acıyı sembolize ediyor.
Dönüşüm
DönüşümFranz Kafka · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2022222,6bin okunma
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.