Sizce?
Ben düne değil yarına bakıyorum, seninle birlikte yarına bakmak istiyorum. Ama ben dünden geliyorum dedi, dün yaşanmamış gibi yapamam, boşuna zorlama.
Ömür Hanımla Güz Konuşmaları
Ve güz geldi Ömür hanım. Dünya aydınlık sabahlarını yitiriyor usul usul. İnsanın içini karartan bulutların seferi var göğün maviliğinde. Yağmur ha yağdı ha yağacak. İncecik bir çisenti yokluyor boşluğunu insan yüreğinin. Hüznün bütün koşulları hazır. Nedenini bilmediğim bir keder akıyor damarlarımdan. Kalbimin üstünde binlerce bıçak ağzı ve yüzüm
Reklam
'Bilmem. Unutmak istiyorum işte. Bütün bunlar hiç yaşanmamış gibi hissetmek, hayatıma eskisi gibi devam edebilmek istiyorum.'
Doyum içinde ayrılacağımı sandığım bu yaşamdan, zaman zaman algılıyorsun ki, hiç de doyumla ayrılmayacaksın.Hiç yaşanmamış gibi. Doyum mümkün mü.
Çocukluğumdaki duygu yoğunluğunun kat be kat fazlasını rüyalarımda yaşıyorum. Rüyadayken eski heyecanım, merakım, o sis, o pus geri geliyor. Hayatın, evrenin sırrına vakıf olmuşum gibi hissediyorum. Heyecansızlığımın, bitkinlik ve yorgunluğumun rüyalarımda esamisi okunmuyor. Şu ana kadar hiç yaşanmamış ya da hiç yapılmamış bir şeyi yapacakmışım gibi geliyor. İnsan zekâsının sınırlarında bir gedik açmışım da o gedikten hızlı hızlı ilerliyormuş ve şu ana kadarki tüm tarih, sistem, bilgi hazinesini aşıyormuşum gibi oluyor. Örneğin mantıktaki üçüncü halin imkânsızlığı ilkesini çürütüyorum da üçüncü hâl bile imkân dâhilinde oluyor. Heyecan, merak ve onun getirdiği mutluluk… Devasa bir şey yapmanın ve insan olmayı aşmanın getirdiği şevk… Rüyanın getirdiği duygu yoğunluğu bize böyleymiş gibi, üçüncü hâl bile imkân dâhilindeymiş gibi gösteriyor…
Yaşam geçip gitti, hiç yaşanmamış gibi...
Sayfa 80 - Anonim YayıncılıkKitabı okudu
Reklam
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.