uzun süredir okuduğum hiçbir kitap beni bu kadar etkilememişti. yaşarken, nefes alırken ‘yaşlanmayı’ bu denli düşünmemiştim, düşünememiştim. her sayfayı geride bıraktığımda aziz’i düşündüm, yaşarken neler düşündü? nelere göre karar aldı? her yeni sayfaya geçerken o atı düşündüm, erik ağacını ve asmayı düşündüm. yaşlanmanın kötü olduğunu, insanın içine oturan engelleyemediğimiz eylem olduğunu daha iyi anladım. keşke daha önce okusaydım diyordum kitabı okurken, şimdi de iyi ki şimdi, şu an okumuşum dedim. imkanınız var ise okuyun, okutun hiç pişman olmazsınız. hayatımın en kitaplarından biri artık.