Dışarı çıkıp kendi başınıza yürüdünüz mü hiç?
Tek başına dışarı çıkmak, elinde kitap, yanında bir arkadaş olmadan, kendi başına bir ağacın altına oturmak ve bir yaprağın düşüşünü seyretmek, suyun şıpırtısını, balıkçının şarkısını dinlemek, bir kuşun, zihninizin mekanında birbirini kovalayan düşüncelerinizin uçuşunu izlemek çok önemlidir.
Hayatın tümünü anlamalısın, yalnızca küçük bir bölümünü değil. İşte bu yüzden okumalı, gökyüzüne bakmalı, şarkılar söylemeli, dans etmeli, şiirler yazmalı, acı çekmeli ve anlayışlı olmalısın. İşte bunların tümü hayattır.
"Muazzam bir zekâya, ansiklopedik bilgiye sahip olabilirsiniz; fakat içinizde derin ve güçlü duyguların coşkusu yoksa, kavrayışınız da kokusu olmayan bir çiçek gibidir."
'Düşünmek, gerçekten de acı vericidir. Çünkü farkındalık yaratır ve şüpheye yol açar. Düşünmek insana bir yük gibi görünür.
Bu yüzden; insanların çok büyük bir bölümü düşünmekten kaçmak için, kendilerini bir ideoloji veya bir inançla hipnotize eder.
“Düşünmek gerçekten de acı vericidir. Çünkü farkındalık yaratır ve şüpheye yol açar. Düşünmek insana bir yük gibi görünür. Bu yüzden, insanların çok büyük bir bölümü düşünmekten kaçmak için, kendilerini bir ideoloji veya inançla hipnotize ederler.”