Yazar mı dedi biri*
Böyle bir başlık altında inceleme yapma fikri, bu incelemelere çılgın deme cesaretini nereden bulduğumu bilmeden, içinden çıkılmaz bir sıkıcılıkla boğuştuğum sırada geldi. İncelemenin sıradan bir incelemenin dışından çıkıp bir çılgınlık kazanacağı yer ise bu serideki inceleme yazılarında kitapla ilgili bir şey söylemiyor olurken kitabı anlatmaya çalışmak gibi güç bir görevi gerçekleştirmeye çalışıyor olmamdan kaynaklanacak.
İnsan önce yazar,
Sonra yazar olur
Ben henüz yazmadan
Yazar olmuş birini görmedim
İçinden çıkılmaz bir okuma aşkı, sayfaların arasına bir üstün ve ilahi haz verdi. Madem ki üstün insanın sahip olabileceği yegane yeti yazmaktan çıkıyor. O halde bizimde yazmak zamanını kendimizin yaratması gerekir. Yazar olmak istiyorum.
Ben de en iyi ressam olmak istiyorum. Ressam olmak isteyen çocukla, yazar olmak isteyen çocuk. Bir ressam bulamaz insan altta kalmış bir toplumda ruhu ressam olsa da her şeyiyle resim sanatı tekniğin arzu duyulmaz varlığına boyun eğer.
Çocuk yazar olmak istiyorsa, düşünebilmesi, yazabilmesi yahut dili bilmesi yeterli olur. Ondan sonra tek yapması gereken sonsuza dek yazmaktır, Sonra saçmalıklarından uyanmak ve silkelenmesi gerekir. Yani yazar olmak için tek koşul durmadan yazmaktır.