Bizden önceki kuşakların, belki de varlıklarını bile hiç düşünmediğimiz büyük büyük amca, büyük büyük dede, büyük büyük anneannemizin vs. yaşadığı olayların benzerini bizlerin de yaşama olasılığını nasıl olur da -kalıtsallık- olarak açıklar ve buna örnekler verir. Gerçekten hayret içerisindeyim. Algı yanılsaması bu olsa gerek.
250 sayfada atalarımızı suçlayarak, son sayfalardaki özet kısımlarında, özellikle annemiz olmak üzere, anne ve babalarımızın iletişim yetersizliği ve olumsuz karakter özelliklerinin bizler üzerindeki etkisinin önemine değinen açıklamalar yapılmasını, kalıtsallık ve öğrenilmiş davranışın birbirine karıştırılmasını şaşkınlık içinde okuyorum.
"Başımıza gelen her şeyin bir sebebi vardı, biz onun görünür önemini fark etsek de edemesek de bu böyleydi. Hayatımızdaki her şey en nihayetinde bizi bir yere sürüklüyordu."