Ey bahtsız!
Tarihinin hiçbir devrinde kendine bu kadar yabancı, bu kadar hayran ve düşman olmadın. Laboratuvarında aradığın, incelediğin, oyduğun, dibine indiğin, sırrını deştiğin her şey arasında “yalnız ruhun” yok.
Bırak bu maddeyi, boğ şu ölçü dehanı, doy fizik ve matematik tecessüsüne, kov şu kemmiyet fikrini, dal kendi içine, koş kendi kendinin peşinden, bul onu, bul kendini, bul ruhunu, bul, sev, bil, an, gör.
.
Şehit Enver Paşa
Şehid-i âla Gazi-i namdar Enver Paşanın aziz hatırasını yad edip yaşantısına derinlemesine bir inceleme ile vâkıf olacağım bu eşsiz esere başlıyorum.
İkimiz de Peyami Safa okuru idik. Demokrat Parti darbeyle devrilmişti; üstad, bir filozof edasıyla makaleler yazıyor, bu darbenin gelecekte yeni darbelere sebep olmaması için kılı kırk yarıyordu. O zaman öğretim üyeleri; “Sulanmış kafa, Peyami Safa” diye öğrencileri kışkırtmıştı. Peyami Safa’nın oğlu Merve, askerlik vazifesi için bulunduğu Erzincan’da vefat etti; üstad canlı bir cenaze gibiydi, ikimiz de Peyami’nin çok yaşamayacağını tahmin ettik; bir yıl sonra da Hakk’a yürüdü. Örfi idare günleriydi, kimsenin söz hakkı yoktu, Nizamettin Nazif o karanlık sessizliği yırtarcasına; “Beni Peyami’nin mezarının başında konuşmaktan kimse men edemez!” diye bir nutuk çekti. Nevzat bana döndü; “Şükürler olsun ki bu topraklarda insanlık ölmedi.” dedi.
"13 Nisan 1909 günü, eski hesapla 31 Mart'ta Avcı taburları, subaylarının din-diyanet tanımadıkları, kendilerini aldattıkları gerekçesiyle ayaklanırlar. Olayın gerçek sebepleri hâlâ tartışılmakla beraber, alaylı subayların da içine karıştığı hoşnutsuzluğun bir patlamasıdır yaşananlar..."
"Ziya Gökalp bu hareketi, toplumun canlılığını gösteren sağlıklı bir tepki olarak değerlendirir."
"Siyasetçi askerler Meşrutiyet'in tehlikede olduğunu düşünerek tedbir ararlar. Rumeli'deki 3. Ordu Komutanı Mahmut Şevket Paşa'nın başkanlığında toplanarak görüşür ve "Hareket Ordusu" adı ile tertiplenen bir kuvvetin İstanbul üzerine yürümesine karar verirler."
"O sıralarda Berlin'de askerî ataşe olan Enver Bey süratle Selanik'e gelir ve Hareket Ordusu'nun kurmay başkanlığını Mustafa Kemal Bey'den devralır; İttihat ve Terakki böyle kararlaştırmıştır. Komutan Mahmut Şevket Paşa yönetimindeki Hareket Ordusu Yeşilköy'e gelir."
Aşağıdaki görselde yalnızca hitabın bazı kısımları alınmıştır.
Yukarıdaki alıntıların tamamı: