Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
·
Puan vermedi
Huzursuz bacak “Tanpınar Divan şiirinden hareketle “Şiirimiz düştüğü yerden kalkacak” der.Yani sesten.Sesini kaybeden, musikisini, âhengini kaybeden şehir onu yeniden bulacak.Yeter ki insan kaybolmasın, insan bozulmasın.Eşyayı, etrafı yenilersin, düzeltirsin ama bozulan insanı düzeltmek zordur; kim bilir kaç nesil alır. Fikriyatımız da öyle.Yeter ki biz, etrafımızda pervane kesilen ruhun fısıltısını duymak için kalbimizi açalım.”
Huzursuz Bacak
Huzursuz BacakMustafa Kutlu · Dergah Yayınları · 20223,105 okunma
176 syf.
8/10 puan verdi
.Deneyimlemek istediğim hayat nasıl bir hayat ? .Ertelemek, fırsatın katilidir .Kararlı insanlar, anlık duygularını geçici olduğunu ve ani kararlar vermeden önce sakinleşmeleri gerektiği bilirler. .Arzuladığımız değişimi başlatmak için bir şeyleri beklemek yerine hakarete geçmek, deneyim kazanmak ve ileriye doğru gitmek gerekir. .Duygular hava
Karar Ver Planla Harekete Geç
Karar Ver Planla Harekete GeçAyça Karaman · Timaş Yayınları · 2022390 okunma
Reklam
105 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
29 saatte okudu
her devrin adamı..:
“Zamanımız böylelerine hayran işte, böyle günün türküsünü çağıranlara!”
Hamlet
Hamlet
-
William Shakespeare
William Shakespeare
Karşınızda Hacı Aga: olmaz olasıca dedirten türden bir garip efendi… Kimin kağnısı gıcırdıyorsa yükünü oraya yükleyen, kimin sazı çalıyorsa onun türküsünü çığıran bir efendi… İran
Hacı Aga
Hacı AgaSadık Hidayet · Yapı Kredi Yayınları · 20172,184 okunma
164 syf.
·
Puan vermedi
·
5 günde okudu
“Yeter ki insan kaybolmasın, insan bozulmasın. Eşyayı, etrafı yenilersin, düzeltirsin ama bozulan insanı düzeltmek zordur; kim bilir kaç nesil alır.” “Bu huzursuz bacak bana ülkemin hatırası oldu. Ne zaman bir olumsuz durumla, bir düş kırıklığı,dramatik bir hal, bir zulüm, bir soygun, bir haksızlık, bir yanlışlık görsem bacak tıklıyor.” Mustafa Kutlu okumayı çok seviyorum. Hikayelerini bir bütünün parçaları olacak şekilde şekillendirmesi roman okumayı seven ben için roman tadında oluyor. Hemen her eserinde şakacı, eleştirel, samimi, ironik anlatımı sanki karşımdaymış da sohbet ediyormuşuz gibi hissettiriyor. Ve hemen her eserinde de mutlaka toplumsal bir aksaklığı dile getiriyor. Suya sabuna dokunmayan yazarlardan değil kesinlikle. Huzursuz Bacak ise okuduklarım içerisinde en eleştirel olanı diyebilirim. Sosyal, siyasal, kültürel vb. Birçok müesseseyi tek tek ele alıyor. Yurt dışından memleketi İstanbul’a dönen akademisyen Ömer Faruk aracılığıyla geçmiş ve şimdi arasındaki değişimi en çarpıcı biçimde dile getiriyor. “Hâlâ zenginlerin servetinden fakirlerin hakkını nasıl alabiliriz, bunun formülünü arıyorum.” Ülkedeki bozulmalar, adam kayırma, yolsuzluk, yoksulluk, Batı taklidi, plansız şehirleşme vs. vs. Olumsuzlukları gördükçe hayal kırıklığı ile bunların bir parçası olmak istemeyen bilinçli azınlığın bir örneğini görüyoruz Ömer Faruk’ta. Okudukça günümüzü nasıl da güzel eleştirdiğini görecekseniz.
Huzursuz Bacak
Huzursuz BacakMustafa Kutlu · Dergâh Yayınları · 20113,105 okunma
164 syf.
·
Puan vermedi
·
5 günde okudu
Mustafa kutlunun sevmediğim kitabı yok sanırım. Uzun yıllar yurt dışında kalan Ömer İstanbula döndüğünde her şey yerli yerinde kalmış mıdır?. Birde babasını kaybettiğini öğrenen, her şeyin farklılaştığını gördüğünde bacaklarındaki tıklama başlar.Tek tek bütün arkadaşlarını ziyaret eder Ömer onlarda farklıdır. Sizce Ömer İstanbulda kalmaya devam eder mi?Bunuda siz okuyunca öğrenin:) (Ahh Ömer ahh kimler neler değişti hiç bir şey aynı kalmadı.) Severek okuyacağınız bir kitap. İyi okumalar. #alıntı Şair şöyle diyor:”Babalar paltolardır; gri,yeşil,lacivert/Her babanın babası kendi yüreğine dert”Öyle.Babaların paltoları kokusu ile hatırlanır.Çünkü çoçuk babaya koştu mu,paltosunun içinde saklanır. Kimi tütün kokar kimi yün…. Yeter ki insan kaybolmasın insan bozulmasın.Eşyayı etrafı yenilersin düzeltirsin ama bozulan insanı düzeltmek zordur;kim bilir kaç nesil alır. Yeni mezarlar ve taşları birer felaket. Zevk,yok incelik kaybolmuş.Her mezarda bir gösteriş,bir kalabalık.Lenduha mezar taşları,mermer levhalarda aşırı övgü sözleri. Arada bir eski mezar taşlarına rastlayınca,o fesli sarıklı mütevazi taşların yazısına,çiçeğine,motifine,işçiliğine dalıp gidiyorum.Hepsi birer sanat eseri,hat şaheseri. Bu taşlarda sahiplerinin yaşadığı ahşap evler gibi ölçülü,ahenkli,bir medeniyetin göstergesi…..
Huzursuz Bacak
Huzursuz BacakMustafa Kutlu · Dergâh Yayınları · 20113,105 okunma
164 syf.
8/10 puan verdi
·
13 günde okudu
Huzursuz Bacak
Mustafa Kutlu - Aşka istidadın olsun dilrübadan çok ne var! - Dünya bir gündür, o da bugündür. Kitabın kahramanı Ömer Faruk çevresinde oluşan bir hikaye. İçeriğinde günümüz dünyasında ki " Tüketim Ekonomisi " konu alınmış. Kahramanımız " Kanaat Ekonomisi" ile bu sürece bir teklif sunmuş. Huzursuz Bacak kitabı ile Mustafa Kutlu'nun bir diğer kitabı olan Sevincini Bulmak eseri arasında benzerlikler var. Diğer kitabı okuyan okuyucular bu iki kitabın aslında günümüz şartlarına karşı gelip doğal yani organik bir yaşama döndüklerini , manevi huzuru , İstanbul ve İstanbul'un tarihini, aile yaşamını ,iki kahramanın da aile büyükleri tarafından büyütüldükleri görmüşlerdir. Kitapta tarihi bilgilere rastlamak mümkün . "Sarayburnu, minare ve kubbeler, asıl İstanbul dediğimiz yer: Suriçi. " "İlhanlılar dönemi İran şehirlerinin giriş/çıkışlarında üzerini insan (maketi) asılı darağaçları olurmuş. Yani bu beldede yasalara uyumazsanız, başınıza gelecek olan budur mânâsına.... " Ve bir diğer dikkat çeken imza ve marka tanımı ; " Marka insanların şahsiyetini siler, onları tek tip yapar. İmza çeşitliliktir. Şahsiyetin muhafazası kimliğin ispatıdır. Türk minaresi milletin imzası ise her minare camiyi yapan mimarın imzasını taşır. " *Yeter ki insan kaybolmasın, insan bozulmasın. Eşyayı, etrafı yenilersin, düzeltirsin ama bozulan insanı düzeltmek zordur; kim bilir kaç nesil alır. Her Mustafa Kutlu kitabı bitirdiğimde oluşan his "acaba ne oldular? "
Huzursuz Bacak
Huzursuz BacakMustafa Kutlu · Dergâh Yayınları · 20113,105 okunma
Reklam
132 syf.
·
Puan vermedi
Çiçekler dağıtmak için sevda yüklendiğimiz kapılar, bizlere demirden duvarlar örmüştü. Her gidişte tok ve acı bir sesi duyumsuyordu kalbim. Ve ben o acı sesle yaşamaya zorunlu biçare bir çiçekçiydim senin kapında. Nolur kır artık kilitlerini, al beni gönül hanene... Belkide iç çekişimizin altında yatan sebep onun özlemidir... Gözünü kapattığında
Hüznün Lalesidir Dünya
Hüznün Lalesidir DünyaNurullah Genç · Timaş Yayınları · 2016696 okunma
576 syf.
·
Puan vermedi
·
20 günde okudu
Öncelikle NFK’den bahsetmek gerekirse; 1940 öncesi NFK ile 1940 sonrası NFK iki ayrı kişiliktir ve neredeyse birbiriyle alakası yoktur. Mina Urgan da “Bir Dinozorun Anıları” adlı kitabında 1940 öncesi NFK ile yaşadığı anılardan bahsetmiş. Mina Urgan’ın tanıdığı NFK’yi, yine Mina Urgan’ın kaleminden biz de tanıyalım, bakalım
İdeolocya Örgüsü
İdeolocya ÖrgüsüNecip Fazıl Kısakürek · Büyük Doğu Yayınları · 20152,201 okunma
478 syf.
9/10 puan verdi
"Ezildim"
-Uzun zamandır beni bu kadar ezen bir kitap okumamıştım- Kitabı kapsamlı bir şekilde kendi penceremden değerlendirmek istiyorum... Dostoyevski 1849 yılında önce idama mahkûm edilmiş daha sonra bu idam cezası sürgüne çevrilmişti. Ağır şartlardaki hapis hayatı ve sonrasındaki zorunlu askerlikte geçirilen toplam 8 yıldan sonra Dostoyevski ağır
Ezilenler
EzilenlerFyodor Dostoyevski · Mavi Çatı Yayınları · 201618,5bin okunma
536 syf.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
İnsanlar olarak her zaman bir anlam arayışı içerisinde olduk. Dünyadaki ve belki de evrendeki tek akıllı varlıklar olduğumuz düşüncesi bizleri var eden bir Tanrı olduğu düşüncesine itti bizleri. Dünya üzerinde sayısız din geldi geçti. Kimisi kalıcı oldu kimisinin ise adı bile hatırlanmıyor. Kimisinin Tanrıları bugün hayvanlarımızın
Nigahdar
NigahdarBaşak Sayan · İnkılap Kitabevi · 20191,316 okunma
Reklam
434 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
-Güneş de sanıyor ki bir tek o yanıyor.-
"Aşk, bir bedende iki kişi." “Ey aşk...! bir mucize gerçekleştir şimdi Şapkandan bir kumru havalansın Bana öyle büyük ki bu kalp, Gelsin yüreğime yuvalansın” Kitabı okurken sımsıcak bir yürek buldum. Yaşam kavgasının molalarında, sıcacık bir poğaça, buğusu üstünde demli bir çay, sevgi ve vefayla beslenmiş hoş bir muhabbet, zifiri
Düşünmek Yaşamın Pasını Silmektir
Düşünmek Yaşamın Pasını SilmektirTahsin Özmen · Karina Yayınevi · 2018501 okunma
434 syf.
10/10 puan verdi
Dili çok güzel, sade ve akıcı. Altı çizilecek ve alıntı yapılabilecek yığınla satır dolu bir kitap. Şahsen ben okumaktan büyük keyif aldım, yaşamın her alanından izler buldum. Hiç bitmesin istediğim “Bir Delinin Senfonik Dokundurmaları” isimli şiirini aşağıya alıyorum. -Sevgi, Kilidi olmayan tek hazinedir.- -Sevgisiz kalp ışık girmeyen mabet
Düşünmek Yaşamın Pasını Silmektir
Düşünmek Yaşamın Pasını SilmektirTahsin Özmen · Karina Yayınevi · 2018501 okunma
224 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Herkese merhaba. Sizlere çok severek okuduğum ve çok meraklar içinde kaldığım bir kitapla geldim. Kitabımız bir uyarıyla başlıyor. Ama gizemi bozulmasın diye ne olduğunu yazmayacağım. Sadece şunu söylemek istiyorum. Kitap bilimkurgu tarzında. Aslında "Matrix" tarzında da düşünebilirsiniz. Bu kitap Kyle Straker adındaki bir gencin üç kasete (bildiğimiz eski müzik kasetleri) kaydetmiş olduğu olayın kağıda dökülmüş halidir. Kitap bölümlere ayrılmış Birinci Kaset - A yüzü, Birinci Kaset - B yüzü.... şeklinde.. Bunu bilseniz yeter. Çünkü ne anlatsam spoiler olur ve spoiler asla vermem vermekde istemem. Anlatım dili beni o kadar içine çekti ki bir ara acaba bu olay gerçekten yaşandımı derken buldum kendimi. Ama harika bir kitap olduğunu hatta muhteşem bir kitap olduğunu söylemek istiyorum. Belki abartıyorsun diyebilirsiniz ama bana göre bu kitap muhteşem ötesi. Her sayfası gözümün önünde canlandı. Bilmiyorum ama filmi varmıdır diye baktım ama bulamadım. Filmi çekilse keşke.. Yani ne desem çok farklı bir kitapdı benim için çok sevdim kitabı. Artık benim için farklı bir yeri var. Ayrıca kitabı okuduğunuzda aklınızda soru işaretleri kalıcak benim hala kaldı. Yani demem o ki tavsiye ederim. Güzel bir kitap. Ve bu kitabı okumadan önce yorumlara baktım ve çoğu kişi beğenmemiş yani benim anlamadığım kitapdan ne bekliyorsunuz. Gayet güzeldi benim için. Tabi herkes her kitabı sevmek zorunda değil. Aldığım gibi okudum bitti. Bitmese dedim. Aslında kitap devam edebilirdi diye düşünüyorum öyle bir bitti ki hala aklımda soru işaretleri var. Mutlaka alıp okumalısınız.
İnsan Sürümü: 0.4
İnsan Sürümü: 0.4Mike Lancester · Altın Kitaplar · 2013174 okunma
17 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.