“Babam yine kapıyı ayağıyla çalıyor
gelirken elleri dolu gelmiş anlaşılan
gelirken yanında ekmek, süt
gelirken yanında proletarya
gelirken yanında berlin stalinallee
yapı işçileri, csepel çelik işçileri
gelirken yanında tatabanya madencileri
babam, elleri naylon poşetler yüzünden
kesilen
dili damağı hep kuru
akşam menülerinde hiç kere
Akşam oldu yüce dağlar.
Uzaklar seçilmiyor,
gönüldür geçilmiyor.
Akşam oldu yakamadım gazimi.
Gök dağlar morardı, gel.
Akşam oldu gün battı.
Akşam oldu yine garip olana.
Akşam oldu neyleyim?
Akşam oldu yine bastı kareler.
Akşamın vakti geçti.
Geçmişe Mazi
Bazı kısımlarda alıntılar yaptım. İyi okumalar dilerim.
Kitap okuma isteğimin köreldiği bu günlerde kitaplığımdaki kitapların beni seçerek alıntı paylaştırması hadisesi yaşanıyordu. Tamda o esnada Feride beni çağırdı. Neden bana bir inceleme yapmıyorsun eski dostum?
Eskiden çok eskiden...
Genç ve güzel bir öğretmen vardı. İsmi