ŞUBAT AYI KİTAP ÇEKİLİŞİMİZ
11.02.2019
23.59'dan sonra yazılanlar geçersiz sayılacaktır.
Kitap bağışçılarımız ve sizlerin sayesinde dopdolu bir kumbaramız oldu. Biz de çekilişle bu kitapları sizlere dağıtıyoruz. Kumbaramızdan seçtiğiniz kitap ya da kitapların isimlerini yoruma yazıp çekilişe katılabilirsiniz. Paylaşmak her zaman güzeldir ve
Esra Kurt kardeşimizin yaptığı ( #30997659 ) Mehmet Uzun etkinliği vesilesiyle yazılacaktır. Kendisine bu vesileyle teşekkür ediyorum. Böyle güzel bir etkinliği yapan yoğun duygulara sahip kendisi incelememizi okumasın. (Bu şaka tabi) :)
Bazı kitaplarda olduğu gibi biz de yazımızda bir
Çocukluk yapma!
Çocuk musun sen!
Çocuktan betersin!
Bu yaptığını çocuk yapmaz!
Fark ettiniz mi, çocuk kelimesini ne kadar olumsuz bir kavram halinde kullandınız?
Yaşayanların en kusursuzları belki de.
Oysa birçoğunuz çocukluğuna hasret. İmkan verseler dönmek için elinizden geleni yaparsınız.
Var mı çocukluk gibisi!
Bir ön yargıyı yıkarak
YouTube kitap kanalımda Posta Kutusundaki Mızıka kitabını okumadan ölebilirsiniz dedim: ytbe.one/cZco9tl4rBs
Sevgili Dost,
BİM'deki reyonlarda nasıl da cesur duruyorsun öyle.
Maske takan insanların alışveriş telaşı arasında insana nasıl bir kalsiyum güveni veriyorsun öyle.
Bize diğer pastörize sütlerle arandaki terörize duygularını
İskender Pala'nın okuduğum ilk kitabı. Bu kadar geç tanışmamın nedeni dilinin çok ağır ve anlaşılmasının güç olduğunu söyleyen arkadaşlarımın yorumlarıyla oluşan önyargımdı. Od kitabında böyle bir zorlukla karşılaşmadım ve anlatım tarzını da çok beğendim.
Yunus Emre'nin eşi Sitare'yi kaybedişinden duyduğu acısı ve oğlunun Yunus Emre'yi arayışını kelime kelime içime işledi yazar. O dönemdeki tarihi olaylardan da bahsetmeyi unutmamış. İskender Pala'nın kaleminden "Bizim Yunus"u okumak keyifliydi, tavsiye ederim. Bu arada yazarlarımıza yaşarken de gereken değeri verelim!
Yaşarken kıymeti bilinmeyip ölümünden sonra boşluğu dolmayan dava adamı Murat... Yıllar yılı ömrünü davasına adayan, maddi imkansızlıklarla rağmen davasını satmayan Murat... Murat'ın bu çileli dünyaya tahammülü dolup öbür dünyaya sefere çıkmasıyla kendilerini sorgulayan makama, mevkiye dalıp onu yüzüstü bırakmış eski dava arkadaşları Bakan Yunus Bey, Profesör Asım Bey... Ertelenen, taviz verilen şeyler, anılar, gençlik idealleri, dava... İnandığı değerlerin yozlaşmasına tahammül edemeyip sefere çıkan İlhan...
Gençliğinde sahip olunan yüce ideallerin para, mal, mülk, makam ve mevki karşısında nasıl evrildiği, kırmızı çizgilerin nasıl pembeleştiğini olay örgüsü içinde irdeleyen bir kitap. Davaların nasıl öksüz kaldığını,makam ve mevki sahiplerinin sırtlarında zamanla davaların nasıl yüke dönüştüğünü gözler önüne seriyor. Dünyaya geliş ve yaşayış amacımızı, şahsi ve toplumsal emellerimizi sorgulatıyor. "İnandığı gibi yaşamayanlar, yaşadığı gibi inanmaya başlar." sözünün açıklaması mahiyetinde bir kitap.
İnsan inançlarının eskidiğini, yabancılaştığını tecrübe ettiğinde ya susup tahammül etmeli, ya da sefere çıkmalı. Genelimiz bu durum karşısında sanırım tahammül ediyoruz. Seferi seçsek dahi sabahı bekliyoruz, sonra öğleni, sonra akşamı... Ruhumuz gevşek... Verdiğimiz tavizlere kolay uyum sağlıyoruz.
İyi okumalar...
Yine bir Şair'ül İslam klasiği... "Velayet Yolu 1 "...
Kitabın isminden de anlaşılacağı gibi Velayetin, veliliğin, evliyalığın, Allah dostluğunun anlatıldığı bir kitap.
Yazar tartışmalı bir konu olan evliyalığı anlatırken öncelikle Allah dostluğu diye bir şey var mı yok mu? onu ele alıyor. Kur'an'dan ve hadisten getirdiği deliller ile Allah dostluğu kavramının İslami ve doğru bir kavram olduğunu ispat ediyor.
İkinci aşamada her mümin aynı düzeyde Allah'a dost mudur? Yoksa Allah dostluğunun dereceleri var mıdır? konusunu ele alıyor. Allah dostluğunu yine Kur'an ve hadisten getirdiği delillerle umumi ve hususi dostluk olmak üzere ikiye ayırıyor ve velayet kavramını sağlam bir temel üzerine oturtuyor.
Nefsin mertebelerinden, nasıl Allah dostu olunabileceğinden, Allah dostlarının özelliklerinden ve tasavvufi anlamda daha bir birçok konudan bahsediyor. Tüm bu konuları şairliğin verdiği akıcı bir üslupla anlatan yazar zaman zaman şiirlere müracaat etmeyi de ihmal etmiyor.
Tasavvufa ilgisi olanların mutlaka okuması gereken son derece ilmi bir eser. İyi okumalar dilerim.
Velayet Yolu 1Şair’ül İslam Yunus Kokan · Kutlu Yayınevi · 20201,000 okunma
Hz. Mevlâna'yı Şems ile aynileştiren nasıl bir aşktı, ruhlarının birleşmesi nasıl bir bütünleşmeydi ki, asırlar geçtiği hâlde hâlâ gıptayla söylenmekte... Nasıl bir özdeşleşmeydi ki, "bir" olarak anılmakta... Nasıl bir coşkuydu ki, iki coşkun denizin kavuşması olarak görülmekte... Nasıl bir kutluluktu ki, O'nun kudreti karşısında