Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.37.31
Nasıl bir kitap içinde pedofili ,ensest, taciz. tecavüz barındırdığı halde övgüyle okunsun denebilir. çocuklarınıza kesinlikle okutmayın ben kaç yaşındayım tiksindim. Çocuk geline karşı olanlar nasıl remeides i övebilir, yada ensesti övmeyin arkadaşlar böyle yorumu bilseydim boşuna gözlerimi kirletmezdim . sırf bu yorumu yazabilmek için hepsini okudum. Verdiğim paraya da yazık oldu. büyülü gerçeklik evet ilginç bir tarz ama pedofil olmak zorunda mıydı. Kolombiya kültürü böyleyse ...... kusura bakmayın pedofil benim ülkemde de yanlış dünya da da yanlış. bunu Nobel ödülü aldı diye normal kabul edemem ve çocuğuma okutmam.
YÜZYILLIK YALNIZLIK KİTAP YORUMU
Bir ailenin yüzyıllık tarihini anlatan bir kitapla karşınızdayım. Son altı gündür Macondo’da yaşayan Buendia ailesinin yaklaşık altı kuşağının da yaşamlarına şahit oldum. Kitabın başında bir soyağacı haritası bizi bekliyor çünkü her kuşakta ya bir Aureliano var ya da jose Arcadio.
Kitap tüm kuşakların kronolojik sırasıyla anlatıyor hikayeleri. Simyacı olan en büyük dededen altıncı kuşaktaki dört dil bilen, gezip görmediği yerler hakkında bile bilgisi olan Aureliano ile son buluyor.
Kitaba dair bir özet yazacak olsam bunu uzatmadan ve spoiler vermeden yapamayacağımı anladığım için yalnızca düşüncelerimi aktarmak kararını verdim. Kitabı okurken bazı yerlerde ensest ilişkileri okumak beni zorlasa da yazarın kalemini çok güçlü bulduğumdan merakım beni okumaya devam ettirdi. Aslında fantastik diyebileceğimiz bir kitapken Garcia Marquez’in kalemi sayesinde sanki gerçek hayatta yaşanan olayları bize anlatmış, hiçbir aşırılık yokmuş hissine de kapılıyoruz.
Kitapta güzel betimlemeler varken bunların ancak bazılarının anlamlarını bulabildim kendimce. Mesela sarı kelebekler aşkı betimliyorken Remedios’un göğe uçası ölümü betimliyordu.
Ben kitabı seven tarafta yer alıyorum. Özellikle son üç sayfasını okurken tüm hikaye ve kitabın adı kafamda bütünleştiğinde tamam oldu dedim. Kitap boyunca kimin yüzyıllık yalnızlığı diye düşünüyorken aşağıdaki alıntı bana cevabı vererek kitabı tamamladı:
“Çünkü yüzyıllık yalnızlığa mahkum edilen soyların, yeryüzünde ikinci bir deney fırsatları olmazdı.”
Rahiplerin aşkı en güçlüsüdür | Fromm'dan esintilerle Marquez yorumu
"Neyi bastırırsan,misliyle ortaya çıkacaktır."
Birkaç gün önce çözdüğüm bir paragraf sorusunda Márquez ile yapılan bir röportajda Yüzyıllık Yalnızlık kitabıyla ilgili sözleri geçiyordu. Şöyle diyordu:
“Büyükannem bize olmayacak türden,hayalî şeyler anlatırdı ama bunları tabii (doğal) bir şekilde anlattığı için de hepimiz oturup merakla
Sebebi neydi ki?
Kitaba dair pek çok yorumu öncesinde okuyup başladım siyah ile beyaz gibi keskin yorumlardı hepsi ya çok sevilmiş ya hiç sevilmemiş yani. Açıkçası ben gri kaldım.
Büyülü gerçekçilik ile bu kitapla tanıştım ve oldukça keyif aldım ancak sanırım karakterden ziyade hikayeye odaklı bir kitabı ilk defa okudum. Yani hiçbir karakterin derinliği yok kitapta ama bir yandan sürekli bir şeyler oluyor hep yeni olaylar mevcut. Kuşaklar boyu Aureliano’ların içe kapanık ve meraklı, Jose Arcadio’ların da girişken olduğundan başka hiçbir karaktere dair bir şey öğrenemedik.
Olayların neden olduğunu, karakterlerin bu kararları neye göre verdiğini hiç anlayamadık. Sürekli bir şeyler oldu ve biz kabul edip yola devam ettik. Bunca olay bunca karakterden geriye aklımda ne kalır bir ay sonra derseniz hiçbir fikrim yok. Bu demek değil ki kitap kötü ama merkezde bir hikaye var mıydı yoksa öyle olup biten şeyleri mi okuduk sadece çözümleyemedim.
Her 5-10 sayfada bir yeni karakter çıktı, o karakter nedensizce bir şeyler yaptı ve kitap böyle böyle devam etti. Sanırım ben derinlikli yaratılan karakterleri ve sebep sonuç ilişkisi görmeyi seviyorum mantıklı olmak zorunda değil ama neden sorusuna cevap almak istiyorum o yüzden bu kitaba biraz mesafeli kaldım. Çünkü olan bir çok şeyin sebebini hiç anlayamadım
Dünyanın gelmiş geçmiş en iyi kitapları! Mutlaka okunması gereken kitaplar! En çok satanlar! En çok okunanlar….. Bütün bu başlıkların altında hep görüyordum Yüzyıllık Yalnızlık kitabını. Okumam gerektiğini biliyordum ama bir yandan da bazı okuyucuların zor okunuyor, sıkıcı, çok fazla cinsel içerikli, o kadar çok karakter var ki isimler karışıyor
BU İNCELEME DUYGU ve YOLCULUK İÇERİR.
Duygularım sıcacık. Gözlerim yaşlı. Çünkü bir öykünün beni duygulandırması kalpten söylenmiş iki cümleye bakar bende. Ben o kalbi sık sık hissettim.
Yolculuğum
Büyülü gerçeklik benim için lisede üniversite sınavına çalışırken adını sadece duyup geçtiğim, şair gibi ismi olan Gabriel Garcia Marquez'le
1982 Nobel Edebiyat Ödüllü yazar Gabriel Garcia Marguez den okudugum 6.kitap Kolera Günlerinde Aşk.
Başlangıç kitabim Yüzyıllık Yalnızlık olmuş yazarın (büyülü gerçekçilik adı altında) anlatımına hayran kalmıştım.Kolera Günlerinde Aşk ta beğeniyle okuduklarim arasında yerini aldı.Sayfa sayısı fazla olup (442) romanın kahramanlarını özumseyince
Ya sev, ya nefret et.
"Yüzyıllık Yalnızlık'ı yazmaya başladığımda, çocukluğumda beni etkilemiş olan her şeyi edebiyat aracılığıyla aktarabileceğim bir yol bulmak istiyordum. Çok kasvetli kocaman bir evde, toprak yiyen bir kız kardeş, geleceği sezen bir büyükanne ve mutlulukla çılgınlık arasında ayrım gözetmeyen, adları birörnek bir yığın
Yazar Juan Rulfo 1918-1986 yıllarında yaşamış Meksikalı bir yazar.Yazma konusunda titiz davranan yazar ömrüne 2 eser sıkıştırmıştır.
PEDRO PARAMO alışılmışın dışında sıradışı bir eser. Doğan Kitaptan çıkan eser 149 sayfa incecik ama öyle çerez bir kitap sanmayın.:)
Yüzyıllık Yalnızlık kitabının yazarı Marquez'e ilham kaynağı olduğu edebiyat
kitap yorumu
Selam arkadaşlar
Yüzyıllık yalnızlık Gabriel garcia Marquez
.
Gabriel garcia Marquez bu kitabı iki yılda yazmış, bu ve diğer kitaplarının film olmasına yönetmenin kendi açısıyla konuyu göstereceği düşüncesinden dolayı izin vermemiş. Ama oğulları maddi düşündüğünden sanırım yakında bu kitabın cien anos de soledad isimli dizisi netflixte yayında olacak.
.
Gelelim kitabın konusuna Marcondo isimli kurgusal bir şehirde gerçekleri yazdım dese de Gabo ( Amerika da yazara Gabo diyorlar) kitap da uçan halılar, ölüm ile konuşanlar ile aslında kendi hayal dünyasının gerçeklerini ve Meksika kültürünün mecazi yansıtmalarını yaptı diye düşünüyorum. Buendia ailesinin yüzyıl süren yalnızlığını, aşkları, acıları, kıskançlıklarını o dönem ki muhafazakarlar ve liberallerin siyasi çatışmalarını da harmanlayarak herkesin adının Aureliano olduğu ve asla kimin kim olduğunu anlamadığınız tam anladığınız anda yenisinin doğduğunu gördüğünüz bir olgu var. Öyle ki yazar bunun okuyucuyu zorlayacağını bildiği için kitabın başına soyağacı haritası koymuş fakat haritayı anlamak için de klavuza ihtiyacınız olduğunu göreceksiniz. Kitabı ısabel Allende'nin Ruhlar evi kitabına çok benzettim. Sanki aynı kurgu, aynı fantastik karakterler, benzer olayları coğrafya da aynı olduğundan bir daha okumuş gibi hissettim... Ama keyif de aldım.. Nereye baksam Aureliano buendia görmekten gına gelse de yazarın kalemine, kurgusuna diyecek söz yok