Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Bir canlının başı kesilince nasıl çırpınarak ölüyor ise zalimler öyle çırpınarak yok olacaklar. Nasıl yok olduklarını kimse anlamayacak! Kime sorsanız mahşer tufanı ve canlı ölüler ibretinden haberim yok der. Sırrında sırları var. Çözün hadi! Zalimler size diyorum. Paranız çok olduğu için kendinizi çok akıllı diye sattınız. Önder Karaçay
Zalimler, sesi çok çıkanlar, dünyanın tepesine oturmuş muktedirler bize neye inandırmak isterlerse istesinler şimdi içinde olduğumuz bu kaos, bunca zulüm, bizi inandırmaya çalıştıkları bu dünya hakikat değil. Muhabbet, milyonlarca kez misliyle güçlü onlardan. Zira kainatın, insanın, tüm yaradılışın mayasında muhabbet var. Şimdilerde günümüzde çok büyüttüğümüz, belki çok korktuğumuz ama bir gün çer çöp değerinde olduğunu anlayacağımız bunca gürültü, esasta muhabbetin gücünün yanında öyle küçük ki.
Reklam
Okuttuğun tutmaz oldu alimler Kalktı da kitaptan arttı zulümler Terlemeden mal kazanan zalimler Can verirken soluması zor imiş Dadaloğlu
Bakara Sûresi 165. Ayet
165. İnsanlardan kimileri vardır ki, Allah'tan başka bazı varlıkları Allah'a denk tanrılar sayar da bunları Allah'ı sever gibi severler. İman edenler ise en çok Allah'ı severler. Keşke zalimler -azapla yüz yüze geldiklerinde anlayacakları gibi- şimdi de bütün kuvvetin Allah'a ait olduğunu ve Allah'ın azabının çok şiddetli olduğunu anlasalardı! [Aklını gerektiği gibi kullanamayanlar, inanmak, sevmek ve tapınmak için Allah yerine putlara, uydurma tanrılara yönelebilirler ki bu onlar için ebedî hüsran demektir. Fahreddin er-Râzî'nin de belirttiği gibi, sûfilerin görüşüne göre insanın kalbini, zihnini Allah'ı unutturacak derecede meşgul eden her şey âyette belirtilen varlıklar kapsamına girer. Şu halde Allah'tan başka bir şeye, -bu şey ister put, ister lider veya önder, isterse para pul, mal mülk, makam mevki olsun-taparcasına bağlananlar, böyle bir şeyi Allah'ı sever gibi sevenler ve bu suretle, Kur'an'ın bütün uyarılarına rağmen şirke sapanlar için artık kurtuluş ümidi yoktur.]
Dünyaya gelmiş bir dahiye karşı birleşmiş ve hem onunla aldatıp hem ona ve eserine düşmanlık edenleri dondurup canlı birer ölüye dönüştüren ibret geldiğinde ve insanlığa ilanı duyulur duyulmaz idraki akabinde bütün zalimler neye uğradıklarını bir kez daha şaşırmış bir şekilde o dahiye ikinci kez onun fikirlerini sahiplenen askerine yenildiklerine nasıl olduğunu anlayamadan şahit olacaklar. Yaşattığını yaşamadan ölmemek işte böyle bir sırdır. Önder Karaçay
-Yerler ve gökler durdukça, yıldızlar yanıp söndükçe ona selam olsun! Allah'ın Elçisi, kendisine iyilikten ve kötülükten soran arkadaşı Vabise'ye, şöyle buyurdu: “Ey Vabise! Kalbine danış ve ondan izin iste...” İnsan bir kötülüğe niyet ettiğinde Allah ona ilk ikazını kalbinden yapar Çaylak. İster mümin olsun ister kâfir, kalp ve vicdan, insana neyin iyi ve neyin kötü olduğunu söyler. İNSANIN KÖTÜLÜK iLE ARASINDAKİ iLK ENGEL, KENDİ KALBİDİR. Dünyanın başına bela olmuş en meşhur zalimler için de bu böyledir... Bu herkes için böyledir. Firavunlar, Nemrudlar, diktatörler, acımasız caniler, katiller, hırsızlar, ahlâksız tacirler, savaş suçluları, sömürgeciler, soykırımcılar için de böyledir; kötülük edeceksen, önce kendi kalbini aşacaksın! -Ortalıkta bunca kötülük yaşandığına göre, insanın kalbini aşması çok da zor olmamalı... -Sesini duymak, söyleyeceklerini işitmek istemediğin biri seni aradığında ne yaparsın? -Telefonu suratına kapatırım! -Tekrar ararsa..? -Açmam telefonumu... -Ya sürekli arıyorsa? Bıkmadan usanmadan, defalarca, ısrarla... -Telefonumu sessize alırım... Arasa da duymam. En olmadı engellerim onu Filozof! Bir daha arayamaz... -İşte insan da özgür iradesini bir kötülükten yana kullanmak istediğinde kalbine bunu yapar Çaylak. Kendisine şah damarından daha yakın olanın, “Bunu sakın yapma!” ikazını dinlememek için...
Sayfa 84
Reklam
Kendi aydınları olmayan ülke zavallıdır.. Ve sadece aptal, cahil ve kitleleri ezen zalimler aydın düşmanı olabilirler ki gerçekten düşmanlardırlar...
Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları
“Bir inanç için acı çekmiş olandan daha tehlikeli varlık yoktur: En büyük zalimler, kafası kesilmemiş mazlumlar arasından çıkar.”
Zalimler için de masumlar için de ölüm ne güzel şey...
kulların korku ile dolmuş kalblerinin ha- lini, dolayısıyla diz üzeri düşüşlerini ve cehennemden kaçış- larını, kalbinde hazır bulundur. Bu durum, öyle bir günde olur ki, her ümmetin dizler üzerine çöktüğünü görürsün. Bazıları yüzüstü yere serilmiştir. Ásî ve zâlimler, kurtulmak için azab ve helâki isterler. Sıddîklar da "Nefsim, nefsim!" diye bağırırlar.
1.000 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.