Zar’ı parçalanmıştı yüreğimin zalımm
Bir bir inmişti hisler heyhat Şah’a kalktın
A layıksız ama hiç bir şeye layıksız bahtımm
Cefa’dan vefasızlıktan caydım ,aah caydımm
1950’lerde it sürüleri gibi Müslüman Türkistan’a giren ve öldürmekle bitmeyen Kızıl Çin birlikleri ülkeyi esir alınca ele geçirdikleri doksan bin Mücâhidi hemen hemen aynı günlerde toptan idam sehpalarına çekti.
Sandalyeye bağladıkları mücahitlerin kafasına çivi çakıyorlardı. Tırnaklarının arasına çivi çakıyorlardı. Vücutlarında küçük küçük parçalar keserek ağır ağır öldürüyor, bu parçaları ağızlarına tıkıyorlardı. Direklere bağladıkları esirlerin,
kulaklarına veya gözlerine ateş ederek aralarında yarışıyor, iddialaşıyor, kumar oynuyorlardı.
:-(