Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Biraz uzun ama lütfen okuyun
Bir saat sonra tekrar toplanıldı ve Falih Rıfkı, hazırladığımız projeyi Mustafa Kemal'e verdi. Ansızın Mustafa Kemal'in yüzü değişti, kaşları çatıldı, kendisine sunulan kâğıdı parça parça yırtıp attı ve sonra Falih'e dönerek, — Sizler galiba nerede bulunduğunuzu ve kime hitap ettiğinizi unuttunuz, dedi. Herkes şaşırmıştı. Toplantı normal
Sözcüklerin üzerine düşünerek işe başlayalım. Littré sözlüğü unutma’yı “anının yitirilmesi” olarak tanımlıyor. Bu tanım o kadar açık değil, içine girilmesi biraz zor. Buna göre, unutulan şey, o şeyin kendisi, yani cereyan ettiği şekliyle “salt ve yalın” olaylar (göstergebilimciler buna Fransızcada “diégése” diyorlar) değil, anıdır. Peki anı ne
Sayfa 18 - Yapı Kredi YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Her daim pratik insanların eksikliğinden yakınılır… Derler ki: Birçok siyasi, birçok general bulunur… Kurumların yöneticilere ihtiyacı olsa, istenilen miktar ne kadar olursa olsun, her çeşidinden derhal bulunabilir. Fakat pratik insanlara gelince, onlara hiç rastlanamaz da, bu gibilere hiç rastlanmadığından şikâyet edilir hep. Bazen daha da ileri
ayet hadis dışında şimdiye kadarki en mühim alıntım
Çilem... O hadiseden sonra yaş her türlü meyve yiyemedim. Yemek arzuluyordum fakat boğazımda kalıyor. Bin müşkülatla yutsam kusma hissi geliyor çıkarıyorum...
Sayfa 9
KİMDİR, NEDİR BU ATSIZ?* Özgehan Özkan Atsız Beğ'in cenazesinde imam, “Er kişi niyetine” dediğinde Fethi Gemuhluoğlu haykırıyor: "Hoca! Hoca! Bu musalla taşı, musalla taşı olanda böyle er kişi görmedi!” Kimdir bu Atsız? Belki nedir bu Atsız demeliyim? Çünkü bir insan olduğu kadar da bir olaydır. Öyle propagandası, reklamı yapılmadığı
3 MAYIS'I ÜÇ İSİMDEN DİNLEMEK Hakan Paksoy, Prof. Dr. Ahmet Bican Ercilasun, Prof. Dr. İskender Öksüz ve Sadi Somuncuoğlu Hakan Paksoy (HP): Millî Düşünce Youtube kanalı izleyicilerini selamlıyorum. Bugün önemli bir konuyu, Türk siyaset ve fikir hayatında ve devlet hayatında önemli olmakla birlikte çok da fazla üzerinde durulmayan bir olayı
Reklam
XV-Yalan Üzerine Bizde neden herkes, istisnasız herkes yalan söyler? Beni hemen durdurup söyle bağıracaklarına eminim: “Ee, söyledikleriniz saçma, herkes değil! Konu bulamamışsınız, yazınız daha baştan etkileyici olsun diye uyduruyorsunuz.” Konu kısırlığıyla suçlanmam yeni değil, ama asıl mesele şu: Yalan söylemenin bizde genel bir alışkanlık
Ötekilerin Felsefe Tarihi: Eskil Çin Düşüncesi Üstüne
Eskil Çin felsefesi, Çin’in 21. yüzyıldaki yükselişine dek, felsefe tarihinde eskil Yunan merkezli felsefe tarihyazımlarına bir ek gibi görülüyordu ve sık sık bu felsefenin ‘Batı’nınki gibi çağdaş, ileri, gelişkin vb. olmadığı satıraralarından sezdiriliyordu. Her tür resmi tarihyazımının marazlarından felsefe tarihyazımı bile muaf değil. Batı,
Anlatıbilim Açısından Budist Sinema: Yeni Bir Türe Doğru mu?
Budizm’in sürekli olarak, bir din değil bir felsefe olduğu ileri sürülür. Bireysel düzlemde böyle olabilir, ancak kurumsallaşmış bir ideoloji olması dolayısıyla dinsel niteliği bulunuyor. Budizm, yaşamı acı ile tarifler. Bir tanrı inancı olmayan Budist ideolojiye göre, Buda, insanın içindedir. Bu özellik doğuştan gelir. İçimizdeki Buda kimileri
Çok Tuhaf Soruşturma: Kandiyeli Zorzi Cavala Zara, Adriyatik’te stratejik öneme sahip bir Venedik limanıdır. Osmanlıların 1570 yılında Kıbrıs'ı işgal edip Venedik'le savaşa girmesi bu sınır bölgesini savaşın kritik noktalarından biri haline getirmiştir. Bu stratejik konum bu limanı özellikle savaş zamanlarında Osmanlı casuslarının
77 öğeden 31 ile 40 arasındakiler gösteriliyor.