Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Sigara körpe ciğerlere zift basıp duruyor. Zamlar vız geliyor. Bunda da öylesine ısrarlı, inatçı adeta imanlı bir haldeyiz ki, sigaraya her yıl yüzde yüz zam da gelse, yatağımızı yorganımızı satar içeriz yine de.
"Bizi edebilirsiniz evimizden, tenimizden. Ama dinimizden? Çok şükür pişmanlık uğramadı semtimizden. Ya siz, ezeli pis hayvancıklar, neye yaradı işkenceleriniz? Dünyanız kara ahiretiniz zift, sizi bekliyor cehenneminiz!"
Marifetname
Marifetname
/
Salih Mirzabeyoğlu
Salih Mirzabeyoğlu
Reklam
Eski tren istasyonları hüzün kokar hep. Onlarca yılın ayrılıkları, vedaları, gidişleri, terk edişleri, dönmeyişleri birikip tortulaşmıştır buralarda. Ter kokusu, ray kokusu, zift kokusu, gözyaşı kokusu onlarca yıldır sıkışıp kalmıştır bu eski binalarda. Yüksek tavandan sarkan kocaman saat hep aynı vakti gösterir gibidir; hüzün vakti, ayrılık vakti...
"BEN ALLAH'IN KULUYUM!" dediğinizde zihniniz size evinden, vatanından, kabilesinden ailesinden, sevdiklerinden ve onu sevenlerden bir ay hayvanı gibi yakalanarak koparılmış, boynunda paslı bir zincirle, bir köle gemisinin zift gibi karanlık ambarına bağlanmış götürülen bir insan hayali göstersin istemiyorum...
Sayfa 39
..kimini süt fabrikası, kimin yumurta fabrikası gibi yaratığı hayvanları emrimize veren; minicik zehirli bir arıcığın eliyle bize en tatlı balı yediren ve geceleri gökyüzünü zift gibi siyah bir karanlıkla değil de inci gibi yıldızlarla süsleyen; başımızın üzerine Güneş gibi bir ısı ve ışık kaynağı yani hem bir sabah hem de bir lamba asan...
Sayfa 66
çoğu bünyede onmaz yaralar açar terkedilmek... tercih edilmemek, yok sayılmak, kaale alınmamak, sevilmemek, ilgilenilmemek, yanlız bırakılmak vs... tümü birden balon olmuş tam tepede patlamıştır... dilediğince tıka kulaklarını, ölü balon ve muhteviyatı üstüne zift gibi yapışır... o ağırlıkla yaşamaya mecbursun... ya kalıverirsin o anda yaşamın durur, ya da kalkarsın ayağa, yürümeyi öğrenirsin yeniden....
Reklam
... zehri çekti içine , dumanın içindeki zift ciğerlerine yapıştığı için sersemledi , hücrelerinin ölümünde kafa buluyordu insan , gerçekten garipti.
Sayfa 356
Necip Fazıl Kısakürek
“Onun 1930'da Atatürk sağken Atatürk'ün gazetesi Hakimiyet-i Milliye'de yayımlanan ve Menemen Olayı'nda Asteğmen Kubilay'ın şehit edilmesini şiddetle kınayan yazısı şöyleydi : Vatammızın kalbimize en yakın bir köşesinde daha dün düşman bayrağından temizlediğimiz bir meydanı (Menemen) bugün 'inna fetehnaleke' yazılı zift ruhlu bir irtica aleminden temizliyoruz. (...) İrtica, yatağımızın başucundaki bir bardak suya karıştırılan zehirdir.””
Sayfa 369
Geri199
1.000 öğeden 991 ile 1.000 arasındakiler gösteriliyor.