Sevgili 1k ailem önceden uzun süre düşündüğüm ama bir türlü fırsat bulamadığım bu etkinliği 7 Mayıs - 22 Haziran tarihleri arası gerçekleştireceğim.
Sevgili
Ebru Ince Hanıma sunduğum bu fikrimi uygun bulması ve beni desteklemesinden dolayı çok teşekkür ediyorum .Gerçekten kendisi tam bir KRALİÇE .
Ayrıca
Şimşek Herkes hak ettiğini yaşıyor. Pervin hanım (daha doğrusu 'mahluk')sen haltları ye ye ondan sonra pişman olmak bi yana dursun hala halt yemeye devam et. En sonunda öyle olursun tabi. Pervin'e nedense gıcık oldum ya :(
“Eşya bir çizgi yığınıdır ve her çizgi bir hudut.”
Şimşek
“Bir kibrit alevinin geçici ışığında görünüp kaybolan eşya gibi, birçok hatıralar parlayıp sönüyordu.”
Fatih Harbiye
“Etrafımızdaki eşya ile mukadderatımız arasında birtakım bağlar olduğunu hissediyorum. Mesela balkon kapısı dediniz. Işık şimdi sizin yüzünüze sol taraftan geliyor. Ben dikkat ettim ki çehrelerimizin manaları ve tesirleri ışıklara göre değişir. Belki bunlar küçük farklardır. Fakat küçük hadiseler üstünde başka başka tesirleri vardır. Fotoğrafçılar, sinemacılar ve ressamlar bu farkları pek güzel hesap ederler, değil mi?" Bu balkon ışığı size arkadan veya soldan gelseydi, belki de sizin benim üzerimdeki tesiriniz biraz daha değişecekti. Biraz, fakat etrafımızdaki eşyalardan yağan bu 'birazları' yanyana getiriniz, çoğalır; belki de bahtımıza yeni bir vehçe verecek kadar."
Yalnızız
“İki gül kafesi. Bir şarkı sesi. Denize açılan bir pencerenin işi. Munis uyumlarla bir araya getirilmiş bir evcilik oyununun en masum ve en kalıcı köşesi. Değil mi ki seni oraya yerleştiren el yok artık. Kal. İstersen sonsuza değin uzan. Hiç fark etmez. Örümcek ağları. Toz birikintisi. Zamanın rengi. Uzamın sesi. Tek şey var: Eşyaya sinen ruhun eksiltisi.”