"Direk düşüncelerini söyle, söyle ki insanlar onlarla seni köşeye sıkıştırmasın."
Sayfa 38Kitabı okudu
"Etrafına mükemmel duvarlar ördüğünde bir gün oradan ayrılmak isteyeceğini hesaplayamıyorsun.."
Sayfa 9 - Ephesus YayınlarıKitabı okudu
Eskiden daha çok uzun otobüs yolculukları yapardım, yanımda mutlaka kağıt kalem olurdu; en güzel şeyleri o zaman yapardım, şimdi kitap almayı bile unutuyorum.
"Eskiden" çok keskin bir kelime ve benim dudaklarım yara bere içinde.
Sayfa 334Kitabı okudu
Bir başka ilginç nokta, Asyalıların SMSve e-postalarda gülümseme işareti olarak gözlerin gülmesini kullanırken (^^), şaşkınlıkta ise gözlerin büyümesini kullanmalarıdır (00). Avrupalılar ise gülümsemede :) işaretiyle tüm yüzü kullanmaktadırlar. Tek başına bu bilgi bile Asya ve Avrupalıların bakış açısını gözler önüne seriyor.
Sayfa 47Kitabı okudu
" 'Yapmacık bi' tevazudan daha aldatıcı bir şey yoktur. Bu, dolaylı yönden böbürlenmenin ta kendisidir.' Ben, alıntıya, alıntıyla karşılık verince gülümsedi."
Sayfa 68Kitabı okudu
00.27
Yalnızlıklar ve yalnızlıklar içinde işkencelerle geçen gecelerimi düşündüğümde çekip gitmek, bildiğim yerleri terk etmek istiyorum. Ama nereye gideceğim? Bizim dışımızda ruhun uçurumlarından kesinlikle farksız uçurumlar var.
"Hepimizin ailesi kendi çıkmaz sokağımızdı ve kimimiz o duvarı kırıyorduk, kimimiz o duvarın üzerinden atlıyorduk."
Sayfa 28 - Ephesus yayınlarıKitabı okudu
00:00
"Başka bir hayatta."
"Efendim?"
"Hiç. Kendime gelmeye çalışıyorum."
Kafasını salladı.
Artık soğuyan ve üşüyen ellerimde gezdirdim gözlerimi. Sonra sağ elimi kaldırdım ve üzerinde ufak bir bandın can çekiştiği kolumda gezdirdim. Kabuk, yaraya sadık değil.
"Belki. Başka bir dünyada."
Sayfa 177Kitabı okudu
Dünya Bankası ve Dünya Sağlık Örgütü'nde 30 yıldan fazla çalışan Peter Koenig;
"Nükleer savaş çıkaramazlar, yoksa kendileri de yok olur. O yüzden yumuşak bir geçiş planIıyorlar. Bölgesel ve iç savaşlar, genetik salgınlar, ırk ıslahları vs. yöntemlerle nüfusu azaltmaya çalışıyorlar. Uyanın dostlar, finans kapital elitlerinin sözlerine inanmayın. Hiçbir zaman çok geç değildir. Siz yüzde 99,99'sunuz, onlar yüzde 00,01 sadece, tuzaklarına düşmeyin. Davos'taki ahmaklar, sizleri kendi çıkarları doğrultusunda yönlendirmek istiyor. İnternet var artık. Kendi araştırmanızı yapın, kendi hesabınızı yapın. Ana akım medyadaki saçmalıklara inanmayın, oradaki saçma sapan tartışma programlarını izlemeyin. Onlar karanlık ve gizli çıkar gruplarından aldıkları milyarlarca dolarla sizleri kandırmak için çalışıyorlar"
