İnsanlar hâlâ farklı dini ve milli kimliklere sahipler. Ama konu devlet, ekonomi, hastane kurmak ya da bomba yapmak gibi pratik meseleler olunca neredeyse hepimiz aynı medeniyete dahiliz.
BİLİM
GEYİK
ÜNLÜLER
MÜZİK
TREND
SANAT
Molatik
Sanat
Yaşanmış olayları anlatan 5 korkunç cinayet romanı
Yaşanmış olayları anlatan 5 korkunç cinayet romanı
Sadece seri katiller mi 'gerçekten suç' işler sizce? Eğer böyle düşünüyorsanız, yanılıyorsunuz. Soyguncular, adam kaçıranlar, silah kaçakçıları, haydutlar çete üyeleri, mafya
İnsanlar hala farklı dini ve milli kimliklere sahipler. Ama konu devlet, ekonomi, hastane kurmak ya da bomba yapmak gibi pratik meseleler olun ca neredeyse hepimiz aynı medeniyete dahiliz.
“İman edenlere karşı düşmanlık yönünden insanların en şiddetlisi olarak Yahudileri ve Allah'a ortak koşanları bulursun.” (Maide 82)
Rousseau insanlar arasındaki eşitsizliğin kaynağı olarak bir sürü şey saymış. Bence bu aralar tek bir cevabı var.
Ona göre bir tanesi yaşlılıkmış mesela.
“Elbette onları insanların hayata en hırslı, en düşkün
İnsanlar hala farklı dini ve milli kimliklere sahipler. Ama konu devlet, ekonomi, hastane kurmak ya da bomba yapmak gibi pratik meseleler olunca neredeyse hepimiz aynı medeniyete dahiliz.
Luviler ile Alevileri birbirleri ile ilişkilendirmek için pek çok sebebimiz var. Daha ilk bakışta göze çarpan;
- Luvi sözcüğünün Luvi ve Hitit dillerinde ‘Işık İnsanı ’ anlamına gelmesi ve Alevilerin daha üç yüzyıl öncesine kadar Osmanlı ülkesinde ‘Işık İnsanları ’ adı ile anılmaları,
- Luvi sözcüğünün aslının ‘Aluvi' olması ve bu
Dudaklarım gerisin geriye çekildi; ağdalı bir sıvının ağır ağır örttüğü, korkunun biçim kazanıp ayağa kalktığı ve ‘hey bana bir şeyler söylemenin vakti geldi’ dediği zamanlarda bekledim seni; gözlerimi kapadım. Bekledim. Beklerken, özlemenin hangi geçitleri geçilmez kıldığını, hangi duyguların insanı hayata kazandırdığını, basite indirgenmiş
Dudaklarım gerisin geriye çekildi; ağdalı bir sıvının ağır ağır örttüğü, korkunun biçim kazanıp ayağa kalktığı ve ‘hey bana bir şeyler söylemenin vakti geldi’ dediği zamanlarda bekledim seni; gözlerimi kapadım. Bekledim. Beklerken, özlemenin hangi geçitleri geçilmez kıldığını, hangi duyguların insanı hayata kazandırdığını, basite indirgenmiş
Heyecan verici, tek solukta biten bir kitap. Bazı noktalarda diğer klişelerden ayrılmasını dilerdim ama kitabın hedef yaş kitlesini düşününce çok da şaşırtıcı değil.
Önce kitabın pozitif yanlarına değinmek istiyorum. Sistem eleştirisi ve toplumsal eleştiri güzel bir şekilde yapılmış. Evet bu insanların yaşadıkları göze parmak seviyesinde insan
_(Cia ajanı Fuller’in “Yeni Türkiye” planı- 2008)_
_Atatürkçülük öldü. Nurcular ileri. Paul Henze(Cia)
_Kemalizme son verip Osmanlıyla övünün. Fuller(Cia)
_Türkiye, Atatürk'ün mirasını reddedip Osmanlı şeriatına geri dönmelidir. Samuel Huntington. (Cia)
_Yapılması gereken Atatürk'ün İslam ve kürt düşmanlı olduğu fikrini yaymaktır. Kurt
_Medeniyet, insanların ne kadar para kazandığıyla ya da kaç tane lüks arabaları olduğuyla ölçülmez. Medeniyetin para birimi Sanat’tır. Sanat aristokrattır ve sanatla uğraşan kimseler de yükselerek seçkinleşirler. Müzelerimizde ve kütüphanelerimizde korunan da sanatın ta kendisidir. Sanat Müzesi'ni ziyaret ettiğinizde göreceğiniz, insanların
İnsanlar hala farklı dini ve milli kimliklere sahipler. Ama konu devlet, ekonomi, hastane kurmak ya da bomba yapmak gibi pratik meseleler olunca neredeyse hepimiz aynı medeniyete dahiliz.
Türkler için yayılma alanlarından biri nasıl Batı, yani Balkanlar olduysa, Ruslar için de Güney, yani Kafkaslar oldu. Türklerin Balkanların özgür dağlı halklarıyla yaşadığı egemenlik mücadelesi nasıl onları şekillendirdiyse, Rusların Kafkasların özgür dağlı halklarıyla yaşadığı egemenlik mücadeleleri de onları şekillendirdi. Rus devletinin