Seda Yılmaz
@Ades00
Biz büyüdük ve kirlendi dünya...
İnşaat mühendisi
Lisans
20 Ağustos
17 okur puanı
Mayıs 2019 tarihinde katıldı
Şu anda okuduğu kitap
Okuma Hedefleri
"İnsanoğlu" denmiş dilimizde, ama ben bunu "insan oluş" diye düzeltmek isterdim. Her insan demek istediğimizde, insan olabilmek gerektiğini hatırlayalım diye.
Sayfa 216Kitabı okudu
Ruhunda rüyalara, muammalara, sırlara yer yoktu. Deneyimin süzgecinden geçmeyen her şey onun için yanlış görme, bir göz boyanması ya da henüz kanıtlanmamış bir gerçekti.
Sayfa 198Kitabı okudu
Hırsızı, düşmüş kadını, aldatılmış bir budalayı anlatın, anlatın ama insanı da unutmayın. Sizin için insan diye bir şey yok mu? Yalnız kafanızla yazmak istiyorsunuz. Düşünmek için kalpsiz olmak gerekir, sanıyorsunuz. Hayır, düşünmeyi besleyen sevgidir. Düşen adama el uzatın, mahvolan bir adamın haline ağlayın, onunla alay etmeyin. Sevin onu! Onda kendinizi görün ve ona kendinizmiş gibi bakın.
İşte o zaman yazdıklarınızı okurum, önünüzde eğilirim. Hırsızı, düşmüş kadını anlatıyorlar da insanı unutuyor veya anlatmıyorlar. Bu mudur sanat, bu mudur bulduğunuz büyük edebiyat? Kötülüğü, çamuru gösterin ama, rica ederim, buna edebiyat demeyin.
Sayfa 32Kitabı okudu
Okur Takip Önerileri
Hep iddia ederim; biriyle empati kurmak onun ta kendisi olmaktan daha zordur. Kişi bir dert karşısında ne kadar dertlenmesi gerektiğini kendi de bilmez de çoğu zaman, empat gayet güzel bilir.
Sayfa 137Kitabı okudu
"Fotoğrafları sevmem. "demişti." İnsanın hayalini sınırlarlar; hep kendilerini düşünmeye zorlarlar bizi. " Kadının sınırlamak istemediği hayallerini merak etmişti.
Sayfa 130Kitabı okudu
Bunca lüzumsuz eşya vardı da, neden en gereken, bir sigara küllüğü yoktu. Kadınlar da böyleydi. Dünyada gereğinden çok kadın vardı ama, yalnız bir teki yoktu.
Sayfa 119Kitabı okudu
Yorgundu, güçsüzdü. Bu pis dünyada yaşadığı, ona bu yaptıklarını yaptırdıkları için kızgındı. Bir ağlasaydı! Ama ağlayamazdı.
Sayfa 110Kitabı okudu
Bir gün sana dünyada tek şeyin sevgi olduğunu öğretecem.
Sayfa 95Kitabı okudu
Nasıl kolayca söyleyiveriyor bunu. Sevmek! Kelimelere herkes kendine göre bir anlam, bir değer veriyor galiba. Bu değerler aynı olmadıkça iki kişi için iki ayrı dil konuşuyorlarmış gibi olmuyor mu?
Sayfa 89Kitabı okudu
Alışmaktan korkuyordu. Böyle giderse bu masa sevgilerinin kutsal yeri olacaktı. Bir yerleri olması kötüydü. Sonra insan kendinin değil, o yerin isteğine uygun yaşamaya başlardı.
Sayfa 86Kitabı okudu
Bence insanın adı onunla en az ilgili olan yanıdır. Doğar doğmaz, o bilmeden başkaları veriyor. Ama yapışıp kalıyor ona. Onsuz olamıyor.
Sayfa 76Kitabı okudu
... çevreme baktım, herkesin yaşamının benim yıkılışım, üzerinde bir an bile durmadan sürüp gitmesine şaştım.
Sayfa 187Kitabı okudu
Mevki! Mevki! Senin mevkin benim gönlümdür.
Sayfa 369Kitabı okudu
Akılsız salt duygu gerçi pek lezzetsiz bir şerbete benzer, ama duygunun yumuşatamadığı salt akıl da insanın boğazından geçmeyecek kadar acı, kekre bir ağudur.
Sayfa 332Kitabı okudu
Görünüş bakımından güzeldi, birçok parlak yetenekleri vardı; gene de ruhu yoksul, gönlü yaradılıştan çoraktı. Gönlünün toprağında kendiliğinden bitmiş hiçbir çiçek açmıyor, hiçbir dal zorlamadan meyve vermiyordu.
Sayfa 262Kitabı okudu