Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Ophelia

Ophelia
@Buurcu_
6 okur puanı
Haziran 2019 tarihinde katıldı
Kuğulu Park'ın içinden geçerken Can'ın annesi, "Kızın kendi bildiği gibi resim yapmasına, şu hayatın, şu kalabalığın içinde bildiği gibi yaşayıp gitmesine niye karışıyoruz ki?" diye sordu. "Neden illa açıklama bekliyoruz?" Parktan Tunalı'ya, cumartesi akşamı piyasasına çıktıklarında Meral'in bu kalabalığın içinde, her türlü sorudan muaf, kendi bildiği gibi yaşadığını düşündü Can. Biz, onun gidişi için ille de bir açıklama arayanlar, kendi bildiğimiz gibi yaşayamıyoruz.
Sayfa 144Kitabı okudu
Reklam
Bir mayıs öğleden sonrası Ankara'da ve o esnada başka şehirlerde neden hep bir şeyler eksik? Şimdiki zaman ile ilgili bir şey olmalı bu. Şimdiki zamanda hep bir şeyler eksik kalıyor. Yaşantılar, duygular eksiksiz olmuşsa geçmişte olmuştur ve gelecekte eksiksiz olsun diye hayal kurarız, ümit ederiz. Şimdiki zaman eksikliğin zamanıdır.
Sayfa 142Kitabı okudu
Ne arıyorsun? Ebedi hayatı mı? Lakin a zavallı, bu geçici hayatta neler buldun ki onun ebedisini arıyorsun? Sana bunu sorarım, hayatta ne var?

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
O anda anımsıyorum. Yanımdaki kitaplıkta duran not defterimi o sayfayı arayarak karıştırıyorum. Bulduğumda karşımda duran saçma sapan iki cümleyi okuyup sinirle kapatıyorum defteri. "Bir şeye yeterince bakarsan bir gün, bir ay, bir yıl... O da sana bakar."
Sayfa 191 - DedalusKitabı okudu
Kendi kendine eşya toplayan, bunları bir köşede biriktiren her takıntılı kişinin arkasında bir kalp kırıklığı, derin bir dert, açıklanması zor bir ruhsal yara olduğu anlamına geliyordu bu soru. Peki benim derdim neydi?
Reklam
Sonuçta öykü kedi gibiydi, sen onu okşamak istediğin zaman değil de, o kendini sevdirmek istediği zaman yanına geliyordu.
Sayfa 31 - Can yay.Kitabı okudu
Şu ya da bu anlamda ölümsüz olunabileceğine inanmıyorum. Yaşadığım süre içinde elimden gelenin en iyisini yapmaya çalışıyorum yalnızca, o kadar. Başka bir deyişle, yaşam canımı yaktığı için yazıyorum. Yazmak, bir anlamda sessizce bağırmaktır. Öyleyse sessizce bağırıyorum.
Sayfa 77 - YKYKitabı okudu
Zemin bu kadar vurdumduymaz olduğuna göre, hangi oyunu oynarsan oyna, fark etmez. Oynadığınla kalırsın.
Sayfa 112 - YKYKitabı okudu
Ateş: Devingen ve değişken. Toprak: Durağan ve ağır. Hava: Yeğni ve sınırsız. Ve su vardır bir de: Derin ve karanlık, ıslak ve soğuk, kaygan ve ılık; kah durgun ve bulanık uyuyan, kah devingen ve tedirgin akan; içine konduğu her kabın biçimini alan, ama kabına sığmayan; yaşam veren ve boğan, çağlayan ve sızan, çalkanan ve seğiren, kabaran ve çekilen, bilge ve meczup su: Ayın yeryüzündeki titrek yansısı. Ateş, hava, su, toprak: Evreni oluşturan dört ana öge. Kim bilir, filozoflar ve simyacıların yüzyıllar boyu aradıkları o uçucu ve gizemli töz eğretilemedir belki de.
Sayfa 59 - YKYKitabı okudu
Zamanı algılayamıyorsun. Böylesi bir duygudan arındırılmışsın. Sadece güneş doğduğunda aydınlık, battığında karanlık olduğunu biliyorsun. Ama alacakaranlığın aydınlığı mı karanlığı mı haber verdiğini nereden anlayacaksın? Mutlulukla mutsuzluk arasında bir alacakaranlık olup olmadığını nereden anlayacaksın? Bomboş bir bahçede oturmuş bunu düşünüyorsun. Birden ufuk çizgisinde bir ışık görüyorsun. Güneş mi yükseliyor ay mı, bilemiyorsun. Tam anlayacakken birden her yer kararıyor. Karanlık, karanlık, karanlık...
Sayfa 105 - Can yayınlarıKitabı okudu
Reklam
Ölüm diye bir şey yoktur. Bunu, sevdiğim bir Doğulu düşünürden öğrenmiştim. Şirazlı Bedreddin, ölümün, salt biz dış dünyayı algıladığımız için var olduğunu savunurmuş. Yoksa, biz kendimize, içinde yaşadığımız insanlık alemine dışarıdan, sözgelimi bir ağacın gözünden baksaymışız, ölümümüzün bir değeri olmadığını, ne ki ancak bir yaprağın toprağa düşmesi değerinde hüzün gerektirdiğini görmemiz işten bile değilmiş.
Sayfa 54 - Can yayınlarıKitabı okudu
Yaşamın beni sürüklediği yere gidiyorum, neresi olursa, nereye kadarsa. Ve durmaksızın yineliyorum kendi kendime: Bu yaşam benim değil, bu yaşam benim değil... Bir yabancının soğukkanlı ve ilgisiz, duyarlıktan yoksun gözleriyle inceliyorum kendi yaşamımı.
Sayfa 65 - YKYKitabı okudu