Anlatması imkânsız olan öyle bir an ki,
Hülyadaki ses varlığının gayesi sanki...
Bak emrediyor: Daldığın âlemden uyan ki
Mutlak seveceksin beni, bundan kaçamazsın...
Aklıma not düştüm, arada altını çizdiğin satırlara dönüp dönüp bak diye. Teşekkürler sevgili Virginia, bana hepsi kendi içinde mücadeleci, belki yırtıcı belki uysal ve ne olursa olsun akıllarının düşsel uçurumundan beslenen -tüm dayatmalara rağmen- kadınların mirası olan ateşin damarlarımda dolandığını hatırlattığın için. Tüm bu duygusal yaklaşımımı bir kenara bırakıp kitaba objektif bir yorum getirmek gerekirse, Kendine Ait Bir Oda'nın aslında metaforlar üzerinden yapılmış bir toplum eleştirisi olduğunu söyleyebilirim. Doğal, hem sade hem zengin bir dili var ve en önemlisi düşündürücü. Öylesine düşündürücü ki insanın aklında oluşan fikirleri bir almaç gibi zihnine yapıştırıp bir anda duygulara dönüştürecek derecede...
Şiirin insanı böylesine teslim almasının, coşturmasının sebebi; insanı vaktiyle hissettiği bir duyguyu kutlamasıdır; böylece insan rahatça, bir aşinalık hissiyle, o duyguyu sorgulamadan veya şimdiki duygularıyla kıyaslamadan tepki verir.