İnsanlar acıyla büyür. Yaşam, bedende değil ruhtadır. Ölüm yalnızca bedenden kurtuluştur. Zihninizde neyin bedensel olmadığını ayıklayın. Gelecek için endişe etmeyin, çünkü gelecek diye bir şey yoktur. Sadece şimdi vardır onun için yaşayın.
Peki, gerçek sevgi derken neyi kastediyorum? Kastettiğim şey, sevdiğinin sadece orada olmasından duyulan ani mutluluktur, sadece birlikte olmanın getirdiği vecd halidir, sadece birlikte olmanın kalbinin en derinliklerinde bir yerleri doldurmasıdır.. yüreğinde bir şeyin şarkı söylemeye başlamasıdır, armoninin kollarında olmandır. Ne zaman bu birliktelikle birlikte daha fazla birey olursun, daha fazla merkezinizde olur ve yere daha sağlam basarsın, işte o zaman bu gerçek sevgidir...
“ Ölümden değil, hayata başlayamamaktan kork.”
“Başkalarının yaptıklarına, söylediklerine ve düşündüklerine aldırış etmeyen, sadece iyi bir insan olabilmek için kendi yaptıklarıyla ilgilenen bir insan ne çok zaman kazanır.”
Sayın Lucretius sanki gününüz için söylüyor;
“Bütün dinler cahile aynı ölçüde ulvi, siyasetçiye aynı ölçüde kullanışlı, düşünüre aynı ölçüde gülünç gelir”
İnsanlar kandırılmak istiyor. Gerçeklikten, yaşamaktan korkuyorlar çünkü. Bu yüzden hep televizyon, izleyip fal baktırıyorlar. Onlara yalan söylerseniz sizi severler, en çok sizi severler. Gerçekleri hatırlatırsanız sizden uzaklaşırlar, bazen nefret bile ederler.