Dua eden yeri kırılmaz insanın. Ne yapsan kırılmaz. Tanrılar yıkılır. Dua yıkılmaz. Dua organlarımızın dili. Biz vazgeçsek onlar vazgeçmez.
Ece TEMELDURAN
Tanrıya beni uğursuzluktan koruması için dua etmiyorum. Böyle durumlarda beni umutsuzluktan koruması için dua ediyorum. İnan, Tanrı bir elini bıraksa öteki elini tutar.
Kalk, iki gözüm, iskeleye geldik. Günün birinde ya çıldıracağız, ya dünyaya hâkim olacağız. Şimdilik bir rakı parası bulmaya çalışalım ve parlak istikbalimizin şerefine birkaç kadeh içelim.
Sen de bir şeyler tutturmuşsun: İnsan öldürmek günahtır. Tamam, öldürmek günahtır, biliyoruz. Fakat iyi bir insanı öldürmektir günah olan; Tanrı bile böyle bir itin öldürülmesini emreder. İnsanları kurtarmak için kuduz köpekleri öldürmek gerekmez mi?
Kimseyle karşılaştırılacak durumda değilim, ahlak dersi falan da istemiyorum! Böyle bir durumda ahlak dersinden daha abes bir şey olamaz! Ah o kendinden memnun insanlar! Bu saksağanlar kibirli bir kendini beğenmişlikle şatafatlı cevherler yumurtlamaya hazırdır! Düştüğüm şu halin iğrençliğini ne kadar iyi anladığımı bilseler, bana ders vermeye dilleri varmazdı. Zaten bilmediğim yeni bir şey söyleyebilirler mi bana? İşte asıl mesele! Asıl mesele şu: Tekerleğin tek bir dönüşüyle her şey bir anda değişir ve dostça şakalaşarak beni kutlamaya ilk gelenler de (buna eminim) o ahlakçılar olur.