Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

SELMAN AYGÜN

Sadece yaşa bugün yaşa yaşamak için bugün yeter.
Reklam
Bize verilmiş tek bir yaşam vardı; bu armağanı, en yakın akrabalarımız bile olsalar başkaları için harcamaya değer miydi? İki de bir böyle bir ikileme girmekte girmekte yanlıştı. Hem kendin hem başkaları için yaşamak mümkün olabilirdi; dengeyi ayarlamak koşuluyla.
Kendi kendime gülmeye başladım. Evet, sahtekârlık tam da bu noktadaydı, inancı, Allah ile kul arasında yapılan bir ahit olarak görürsek, başta babam olmak üzere ikimiz de ticarî ahlakın dışına çıkmıştık. Allah'a inandığımızı söylediğimiz halde, hatta gerektiğinde hiç çekinmeden yardımını dilediğimiz halde ahitte üzerimize düşenleri yerine getirmemiştik. Ancak yaşlanınca yükümlülüklerimizi yerine getirebileceğimizi düşünmüştük. Bu da Allah'a duyduğumuz inançtan çok, artık ölümümüz yaklaştığı için cennette kendimize sağlam bir yer kapmak içindi. Ama, olaya değişik açıdan bakacak olursak... Tövbe tövbe, bu olayda Yaratıcı'nın da payı vardı; insanoğlunun kusurlu olmasına izin vermişti. Hadi diyelim, yetenekleri sınırlıydı ve mükemmel bir kul yaratamamıştı, ama bağışlayıcı olmaya ne gerek vardı? Kendi yarattığı insanı tanımıyor muydu? Bizlere zekâyı ve alçaklığı veren kendisi değil miydi? Bu iki nitelik birleştiğinde, korkunç bir gücün ortaya çıkacağını bilmiyor muydu? insanoğlunun yaşamı, boyunca keyfince günahlar işleyip ahdini bozduktan sonra, ömrünün son günlerinde, kurnaz bir tüccar gibi kendisine yaltaklanıp af dileyeceğini düşünmemiş olabilir miydi? Belki de insanoğlunun bu basitliği hoşuna gidiyordu. Belki böylece kendi gücünün farkına varıyordu. Yaratıcı’nın buna ihtiyacı var mıydı? Belki de bizim bu küçük kurnazlıklarımıza bakıp gülüyordu. İnsanoğluna eğlence, şaka duygusunu veren o olduğuna göre, ondan daha muzip, ondan daha esprili başka biri olabilir miydi?

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Çünkü artık genç erkekler sevişmeyi geleneksel yollardan ve deneyimli kadınlardan değil, her yerde bulunabilen porno filmlerden öğreniyorlardı. Roxy Düsseldorf'taki dükkânda da aynı şeyi gözlemişti, okul arkadaşlarının izlediği porno filmlerde de. Porno, kadın erkek ilişkilerin çarpıtıldığı, son derece zalim bir alandı. Erkeklere hitap eden bu filmler kadın bedenini değersizleştiriyor; kadını zulmedilmesi, aşağılanması, kirletilmesi gereken ve erkekin hizmetinde bir et parçası konumuna düşürüyordu. Korkunç bir şiddetti bu. Oysa genç erkekler bunu normal sanıyor, porno filmlerde gördükleri dünyayı kendi yataklarına da taşıyorlardı.
Şairlerin söylediği gibi, "Paris güzel bir salon, Londra güzel bir park, Berlin güzel bir kışla ama istanbul güzel bir şehir"di.
Reklam
Ben, kendim için değilsem, kim benim için olacak? Yalnızca kendim içinsem, neyim ben? Simde değilse, ne zaman?
Siz bu vatanı hiçbir zaman sevmediniz! Biz mi sevmedik! Dedim Siz kendinizi vatan yerime koydunuz, bizde sizi sevmedik.
Bülent'in söylediği gibi insan Türk olduğunu Türkiye'de iken anlamıyor ve kendisini diğer insanlar gibi hissediyordu. Farklılıkları, birey özellikleri olan bir insan. Ancak yurt dışına çıktığı zaman anlaıyordu ki Batı'nın gözünde iyi Türk-kötü Türk ayrımı bile yoktur sadece Türk vardır. Öylesine baskın bir damgadır ki bu, bütün kişisel özelliklerinin üstüne çıkar, onları boğar, kişiliğini öldürür.
Peygamberi dağa doğru kaşarken görmüşler, "Ey İsa, aslandan mı kaçıyorsun? " diye sormuşlar. O "hayır" demiş. "Kaplandan, ejderhadan mı kaçıyorsun? " diye sormuşlar. "ben peygamberim, aslandan kaplandan korkmam " "peki o zaman neden kaçıyorsun? " diye sormuşlar. "Ahmaklardan kaçıyorum" demiş İsa, "çünkü onlarla baş edemem"
Sayfa 127 - doğan kitap 201 baskı
Ahlak
Eğer Tanrının yokluğunda, “hırsızlık, tecavüz ve cinayet suçlarını işleyeceğinizi" onaylıyorsanız, ahlaksız bir insan olduğunuzu ifşa etmiş olursunuz “ve yanınızdan geçerken sizden oldukça uzak duracak kadar tedbirli oluruz." Diğer yandan, eğer ilahi gözetim altında değilken bile iyi bir insan olmayı sürdüreceğinizi itiraf ederseniz, Tanrının varlığının iyi bireyler olmamız için zorunlu olduğu şeklindeki iddianızı ölümcül biçimde baltalamış olursunuz. Birçok dindar kişinin dinin kendilerini iyi birer birey olma konusunda motive eden şey olduğunu düşündüklerinden şüpheleniyorum, özellikle de kişisel günahkârlığı sistematik biçimde sömüren inançlardan birinin mensubu iseler.
Reklam
Ahlak
Einstein'ın dediği gibi, "Eğer insanlar sadece cezalandırılmaktan korktukları ve ödüllendirileceklerini umut ettikleri için iyi kalplilerse, o halde gerçekten çok acınacak haldeyiz.''
Ahlak
İyi olmaya çalışmaktaki tek sebebinin Tanrının onayını ve ödülünü almak ya da kınaması ve cezalandırmasından sakınmak olduğunu mu kastediyorsun gerçekten? Bu ahlaklılık değildir, yalnızca yağcılık yapmaktır, dalkavukluktur. Her hareketini gözetleyen ve hatta bütün sahte düşüncelerini bile izleyen gökyüzündeki büyük gözetleme kamerasına veya kafanın içine yerleştirilmiş küçük dinleme aletine rol yapmaktır.
Zayıf zihinlerin altında altında diz çöküp itaat ettikleri yaltakçı ön yargıların yol açtığı bütün korkuları üzerinden at. Mantığı sandalyesinde düzelt ve her gerçek ve fikir için onun mahkemesine başvur.
Sayfa 70 - kuzey yayınları
Ruhsal varlıklardan bahsetmek, hiçlerden bahsetmektir.
Yalnızdım, kendi dünyama hapsolmuştum, diğerleriyle iletişim kuramıyordum; varlığımı onların varlığından ayıran, beni onların hayatı ve faaliyetleri dışında tutan camdan bir duvar vardı sanki. Diğerleriyle koşmak ve oynamak için can atıyordum ama bağlarımdan kurtulamıyordum.
194 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.