“Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Kemal Atatürk 1923’teki bir söylevinde şöyle diyordu:
Bir toplum cinslerden yalnız birinin yüzyılımızın gerektirdiklerini elde etmesiyle yetinirse, o toplum yarı yarıya zayıflamış olur. Bizim toplumumuzun uğradığı başarısızlıkların sebebi kadınlarımıza karşı ihmal ve kusurun sonucudur.”
“Osmanlı topraklarında 18.yüzyıla değin İbrani, Yunan, Ermeni, Süryani ve zaman zaman Latin harfleriyle kitaplar basılırken, Türklerin ve bütün Müslüman reayanın kullandığı harflerle hiç kitap basılmadı(Arapça).”
“Müslüman devletler arasında tüfek atışı ve topçuluktan tam ve etkili biçimde yararlanan yalnızca Osmanlılardı. (Mısırlı tarihçi) İbn Zünbül’ün işaret ettiği gibi, onlar bile Batı teknolojisine bağımlıydı ve topçu birliklerinin donatım ve yönetimini, gittikçe artan bir ölçüde, Batılı dönmelere ve paralı askerlere bırakmışlardı.”
“Müslümanların İber Yarımadası’nın bir bölümünü yönettiği sekiz yüzyıl içinde Hristiyanlar ve hatta Yahudiler varlıklarını korudular ve üstelik gelişme olanağı buldular. Hristiyanların Yarımadayı yeniden fethinin hem Yahudiler hem Müslümanlar açısından getirdiği sonuçlar ise çok iyi bilinmektedir.”
“Günümüzde başka kültürlerin incelenmesini değerli ve önemli kılan birinci neden, onları kendi yaşam koşullarında tanımaksa, ikinci neden de kendi kültürümüzü daha derin ve daha gerçekçi bir biçimde anlamanın yolunun öteki kültürleri incelemekten geçmesidir.”
“Hem Müslümanlık hem de Hristiyanlıktan önce ortaya çıkan ve evrenselci emeller taşıyan daha eski bir misyonerlik dini vardı. Ama Budizm denen bu din, misyonerlik şevkini çoktan yitirmiş, Doğu ve Güneydoğu Asya’yla sınırlı bölgesel bir din haline gelmişti.”
“Amerigo Vespucci adlı bir haritasının Atlas Okyanusu’nun karşı yakasındaki toprakların, Avrupalıların sandığı gibi Asya değil, bambaşka bir yer olduğu yolunda önemli bir keşifte bulunmasından ve bu keşiften dolayı birinci adını biraz çarptırılmış biçimde Batı Yarıküresi’nin haritasının üzerine bulayarak ödüllendirilmesinden çok önce gelişmiş olan bir kıta için Amerika terimini kullanmak yakışıksızdı. Kutlamaya gelince, bunun bir kutlama vesilesi değil, olsa olsa mağdurlar açısından bir matem ve herhangi bir biçimde suçun failleriyle özdeşleştirilebilecek kimseler açısından pişmanlık ve dövünme vesilesi olduğu tam bir açıklıkla dile getirildi.”
❝Toplumları cehaletten modern bir eğitim kurtarır. Eğitim seviyesi düşük milletler cehalet tuzağına düşer. Cahil milletlerde demokrasinin olmasının hiçbir faydası yoktur.
Çünkü cahil halklar genellikle kendilerini para, iş, vatan ve din gibi unsurlarla kandıranlara oy verirler.❞
“Biz erkekler önyargıların zavallı tutsaklarıyız, demişti ona bir kez. Oysa bir kadın, bir erkekle yatmayı aklına koymayagörsün, aşamayacağı duvar, yıkamayacağı kale, çiğneyip geçemeyeceği ahlâki düşünce yoktur. Tanrı’nın bile önemi yoktur artık.”