Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Yağmur

136 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
5 günde okudu
Üç al iki öde kampanyasını son anda fark edip raftan tesadüfen çekilen o üçüncü kitabı bilirsiniz :). Hiçbir fikrim olmadan aldığım bu güzel kitaptan bahsedeceğim bugün. Jerome ile Alissa'nın çocukluklarından başlayıp yetişkinliklerine kadar o etkileyici aşklarına iç çekerek eşlik ettim. Jerome çok nahif, çok aşık, durmadan kalbi kırılan esas oğlan, Alissa ise histerik, kafası karışık, gereksiz vicdan muhasebeleri yaparak hayatı kendine de sevdiği adama da zehir eden esas kadın. Kitabın başından sonuna kadar içimde hep Jerome'u teselli etme isteği vardı. Ona sarılıp, "üzülme ben yanındayım demek istedim." Hatta arada, "bu kız için değer mi? Aklını başına topla" demeyi bile düşündüm ama ilerleyen sayfalarda Alissa'nın günlüğünü okuyunca fikrim değişti :). Mektuplarla, günlüklerle masalsı bir aşk okudum, ilk kez aklı ile kalbi arasında kalmış bir kadının da mantığını saçma bulduğumu söylemeden edemeyeceğim. Siz de aşk üzerine bir başyapıt okumak isterseniz hiç düşünmeden başlayabilirsiniz.
Dar Kapı
Dar KapıAndré Gide · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 20232,873 okunma
Reklam
56 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
13 saatte okudu
Bir solukta okumalık, heyecanlı, kısacık bir klasik önerisi bırakayım buraya. Kontes Livia otuz dokuz yaşında güzelliğinin farkında, zeki, cesur ve tehlikeli bir kadın. Sinir bozacak kadar kibirli olduğunu da söylemeden geçemeyeceğim. On altı yıl önce yaşadıklarını kaleme alıyor Livia ama okurken gençlik hatası diye düşündürerek kendini masumlaştırmıyor. Şu öldükten sonra mutlaka yakılması, kimsenin bilmemesi gereken o hikayelerden birinin içinde bulacaksınız kendinizi. Sıradan bir yasak aşkla başlayıp acımasız bir intikamla son bulan "bu kadarına da pes" dedirtecek türden bir kitap. Gözleri aşktan kör olmuş bir kadının görmeye başladığında neler yapabileceğini tahmin edemeyen erkeklere özellikle tavsiyemdir :)
Senso: Kontes Livia’nın Gizli Not Defteri
Senso: Kontes Livia’nın Gizli Not DefteriCamillo Boito · Can Yayınları · 2023116 okunma
102 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
Nazlı Eray kimdir, ne yazar, ne okuyacağım? Hiçbir fikrim olmadan başladım bu kısacık kitaba. Birbirinden farklı, inanılmaz bir hayal gücüyle yazılmış yedi tane öykü okudum. Birkaç öyküyü özellikle çok beğendim ama ben biraz kitaba ismini veren Ömür Uzatma Kahvehanesinden bahsetmek istiyorum. Milas'ta bir kahvehanede her gün oturup sohbet eden, uykularından kısıtladıkları zaman ile ömürlerini uzatan dört ihtiyarı anlatıyor. Ortalama yaşımız yetmiş beş ama biz doksan beş yaşındayız çünkü ömrümüzü yirmi yıl uzattık diyorlar. Benim çok ilgimi çekti çünkü yıllardır uyumadığım her gün ömrümü uzattığımı düşünüyorum :) Nazlı Eray'ın gerçeküstü hikayelerini ben çok sevdim. Diğer kitaplarını da aynı keyifle okumak için sabırsızlanıyorum.
Ömür Uzatma Kahvehanesi
Ömür Uzatma KahvehanesiNazlı Eray · Everest Yayınları · 2021628 okunma

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
325 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
13 günde okudu
Charlie Gordon'la tam on üç gün geçirdim en az üç gecesi tamamen uykusuzdu. Daha çok vakit geçirelim diye az okudum, çok düşündüm. Bu yıl okuduğum en iyi kitaptı Algernon'a çiçekler, kitabın başından sonuna kadar Charlie'nin zihinsel gelişimine eşlik ediyoruz, bu gelişim oldukça yaratıcı ve zekice yansıtılıyor. Günlük yazdığı ilerleme raporlarıyla Charlie anlatıyor bize çocukluğunu, ailesini, arkadaşlarını, aşkını, hüznünü, öfkesini en çok da gözlerim dolarak okuduğum yalnızlığını. Okurken hissettiklerimi asla unutmayacağım sonsuza kadar belleğimde bir Charlie Gordon'la yaşayacağım, onun hayalleriyle ve hayal kırıklıklarıyla dolu bu kitaba denk gelmek benim için büyük şanstı. Umarım Daniel Keyes en yakın zamanda sizin de hayatınıza dokunur.
Algernon'a Çiçekler
Algernon'a ÇiçeklerDaniel Keyes · Koridor Yayıncılık · 201515bin okunma
136 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
4 günde okudu
Van Gogh'la ilk tanışmam on bir yaşıma denk geliyor. Beşinci sınıfta Arles'daki yatak odası resmini tuvale çalışmamı söyleyen resim öğretmenim sayesinde. Tabloyu çıkardıktan sonra diğer eserlerini de araştırmamı istemişti ve ben o gün nasıl büyülendiğimi çok net hatırlıyorum. İlk düşündüğüm şey keşke bu eserlerin içinde yaşasaydım
Theo'ya Mektuplar
Theo'ya MektuplarVincent Van Gogh · Remzi Kitabevi · 20186,2bin okunma
Reklam
104 syf.
·
Puan vermedi
·
3 saatte okudu
Okurken aklımdan Dostoyevski'nin şu alıntısı geçti; "Bir ağacın önünden onu sevmeden, onun var oluşundan mutluluk duymadan geçilebileceğini aklım almıyor." Yaşamaktan böyle keyif almayı bilen insanlara tarifsiz bir saygı duyuyorum, tıpkı o insanların ağaçlara, doğaya, kuşlara duyduğu saygı gibi. Yaşamanın güzelliğini şöyle anlatıyor Hermann Hesse, "Zaten sevincin en güzel tarafı, tesadüfi ve bedava olmasıdır; özgürdür sevinç ve Tanrı'nın armağanıdır herkese, ıhlamur çiçeğinin esip gelen kokusu gibi." (Ihlamur çiçeğinin koktuğunu bilmeyen insanlar tanıyorum :) ) Yürürken gökyüzüne bakmaktan kendinizi alamıyor, ağaçların bir mucize olduğuna inanıyor, dünyayı sevmek için kendinize bu gibi güzel sebepler bulabiliyorsanız okurken vaktin nasıl güzel geçtiğini siz de göreceksiniz.
Ağaçlar
AğaçlarHermann Hesse · Kolektif Kitap · 20193,628 okunma
264 syf.
·
Puan vermedi
·
17 günde okudu
Şimdiye kadar okuduğum en acımasız kitaptı Boyalı kuş. Son elli sayfa kalmışken bırakmayı bile düşündüm; bunu kendime neden yapıyorum, neden acı çekiyorum dedim. Kosinski'nin kendi çocukluğundan izler taşıyan oldukça dikkat çekici ve bitirmesi zor bir romandı. Özellikle birkaç bölümde gözlerimi kapatıp lütfen bunlar  gerçek olmasın, yaşanmış olmasın diye geçirdim içimden. Ama hepsi yaşanmış, üstelik bir çoğuna Kosinski şahit olurken, onun gibi dokuz yaşındaki bir çocuğun anlattıkları da resmi savaş belgelerinde kayıtlara geçmiş ve onun gibi onlarca insanın yaşadıkları... Kendisinin söylediği şu cümle kitaptaki tarifsiz acıların neden bu kadar ağır yazılmış olduğunu anlamamız için yeterli aslında. "Yaşlı dinleyicilerim anlattıklarıma başlarını kibarca sallayarak kulak verip, kendilerinin toplama kampları ve gaz odalarıyla ilgili duyduklarını hep gazetecilerin abartması olduğunu düşündüklerini kabul ediyorlardı. Ben de bütün çocukluğumu ve ilk gençlik yıllarımı Doğu Avrupa'da geçirmiş biri olarak onlara savaş zamanında yaşatılan zulmün anlatılanlardan katbekat korkunç olduğuna inandırmaya çalışıyordum." Söylediği gibi katbekat fazlasını anlatıyor Kosinski. Fazla hassas bir ruha sahip ve gerçeklerden kaçarak yaşamayı tercih ediyorsanız kesinlikle okumamalısınız.
Boyalı Kuş
Boyalı KuşJerzy Kosinski · E Yayınları · 20184,602 okunma
86 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
27 saatte okudu
Bunca zaman Orhan Kemal okumayı ertelediğim için kendime o kadar kızıyorum ki. Üzülerek söylüyorum, Küçücük benim ilk Orhan Kemal kitabım. Kitabı okumadım da iki saatlik bir yeşilçam filmi izleyip her sahnesine misafir oldum sanki. Yönlendirmek istemem ama Ayten'i Türkan Şoray canlandırdı benim filmimde :) Erol'a uygun birini bulamadım çünkü yeşilçam oyuncularını çocukluğumdan beri kendime çok yakın hisseder ve severim, Erol'u sevmedim. Aciz, gurursuz ve kalpsiz bir adam. Ayten ise onu seven, her türlü fedakarlığı yapmaya hazır, temiz ama düşmüş bir kadın. Ne kadar da tanıdık değil mi?
Küçücük
KüçücükOrhan Kemal · Everest Yayınları · 2021513 okunma
79 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
Ne zaman Dostoyevski okusam içimden keşke sonsuza kadar yaşasaydı diye geçiririm. Yazdığı son romanın çıkacağı tarihi dört gözle bekleseydik, kitapçıların önünde yüzlerce kişilik sıralara girseydik, imza günleri düzenleseydi, elimizde kitaplar saatlerce bekleseydik. Ev sahibesini okurken ne kadar heyecanlandığımı anlatmak yerine dikkatimi en çok
Ev Sahibesi
Ev SahibesiFyodor Dostoyevski · Varlık Yayınları · 201610,4bin okunma
88 syf.
·
Puan vermedi
·
36 saatte okudu
Sıradan bir aşk hikayesiyle başlayıp neredeyse her sayfasında bizi sıradan olmadığına ikna etmeye çalışan Aziz Bey. Baştan sona merakla, soluksuz okutuyor bu sıradan, içinde kavuşma olmayan aşkı Ayfer Tunç. Aziz Bey'in karakteri, duruşu, gururu, tavrı, edası her cümlede gözümde canlandı. Öyle ki hayalimde oluşturduğum adama derin saygı duyuyor aynı zamanda bu kadarına da pes diyorum :) Elinde tamburuyla yürümesi, Maryam'den gelen mektubu defalarca okuması, babasının perdeyi aralayıp affedemediği oğluna camdan bakışı, Vuslat'a yaptığı haksızlık, meyhanede söylenen hüzünlü şarkılar... hepsi bende kaldı.
Aziz Bey Hadisesi
Aziz Bey HadisesiAyfer Tunç · Can Yayınları · 202210,4bin okunma
Reklam
800 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
20 günde okudu
Maugham'ın üstün zekâsının en güzel eseri. Aylar önce okumuş olmama rağmen aklımdan çıkaramadığım, bazı sabahlar uyandığımda tavana boş gözlerle baktırıp, hayatı sorgulatan harika bir kitap. Philip'in değişken kararları olmasına rağmen Mildred'a olan aşkının asla değişmiyor olması, umutları, sevinçleri, hüznü, sevdası... Her biri öyle özel, öyle akılda kalıcı bir biçimde anlatılmış ki yıllar geçecek ve ben adını nerede duysam bugünkü gibi heyecanlanacağım. Kitapta sanat, felsefe, psikoloji, entrika, trajedi, aşk hepsi var. İlginiz hangi alanda bilmem ama ben okurken ara verip saatlerce araştırma yaptım. Bahsi geçen ressamlar, yazarlar, filozoflarla dolu bir not defterim bile oldu. Demem o ki sekiz yüz sayfalık bir roman insana çok şey katabilir :)
İnsanın Esareti
İnsanın EsaretiW. Somerset Maugham · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2017772 okunma
128 syf.
·
Puan vermedi
·
4 günde okudu
Umudunu kaybettiği gün tüm hayatı değişen, her şeyini kaybeden, sıradan ama iç dünyası çok dolu bir adam Zebercet. Yalnızlıkla, sevgisizlikle onca yılı geçirmiş, aslında hiç yaşamamış sıradan bir adam. Fark ettim ki Yusuf Atılgan okumak bana iyi gelmiyor; boğuluyor, bunalıyor, aynı zamanda öfkeleniyorum. Buna rağmen anlayabiliyorum; çünkü insan psikolojisini çok ayrıntılı ve çok derin anlatıyor. Kalemi sağlam. Zebercet gibi bir karakteri yazıya dökmek hiç kolay olmasa gerek. Zordu, okuması da, sindirmesi de. Normal şartlarda yarım bırakılmış kitaplarım arasında yerini alırdı ama garip bir biçimde insanın içine o merakı salıyor. Severek okuduğumu söyleyemem ama iyi ki okudum diyebilirim.
Anayurt Oteli
Anayurt OteliYusuf Atılgan · Can Yayınları · 202329,9bin okunma
192 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
Mihail Lermontov kitabın önsözünde; "İnsanların tatlıyla beslendiği yeter; bundan mideleri bile bozuldu. Biraz acı ilaç, katı gerçekler gerek onlara" diyor. 1840 yılında yazılmış bu roman günümüzde okunduğunda daha anlamlı çünkü gerçek Peçorin'ler aramızda ve çoğalarak insanların iyi duygularını katletmeye devam ediyorlar. İlk bölümde Bela ve Peçorin aşkını Peçorin'in yakın dostu Maksim Maksimiç anlatıyor bize. Dürüst bir adamın ağzından güzel bir aşk hikayesiyle başlıyor. Daha sonra Peçorin'in günlükleriyle devam ediyor kitap ve kalbi kötülük dolu ama kendine karşı dürüst bir adamın hissettiklerini okuyoruz. Bir adamın kötülüğe nasıl sürüklendiğini anlatmak için öyle güzel cümleler kullanılmış ki bir yerden sonra Peçorin'e kızamadım bile. "Bütün dünyayı sevmeye hazırdım; değerlendiren çıkmadı: böylelikle nefret etmeyi öğrendim." Ya da "alaya alınmaktan korktuğum için, en iyi duygularımı yüreğimin derinlerine gömdüm. Orada silinip gittiler." Gibi.      İlk sayfadan, son sayfaya kadar etkileyici, harika bir kitap okudum. Yüksek beklentiyle başladığım kitaplar genelde beklentimin altında kalır ama bu sefer fazlasını bile buldum.
Zamanımızın Bir Kahramanı
Zamanımızın Bir KahramanıMihail Yuryeviç Lermontov · Can Yayınları · 20204,441 okunma
232 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
7 günde okudu
Kitabı bitirdiğimde aklıma gelen ilk şey Stefan Zweig'in şu alıntısıydı; "İnsan sabahtan akşama kadar bir şey olmasını bekler ve hiçbir şey olmaz. Bekleyip durur insan. Hiçbir şey olmaz. İnsan bekler, bekler, bekler, şakakları zonklayana dek düşünür, düşünür, düşünür. Hiçbir şey olmaz. İnsan yalnız kalır. Yalnız. Yalnız." Giovanni Drogo, Bastiani Kelesi'nde bekledi, bekledi, bekledi... Otuz yıllık bir hiç, yanlış kararlar, boşa harcanan bir ömür. Bazı kitaplar okunduktan sonra hayatımızın gidişatını belirler, derinden etkiler, Tatar Çölü onlardan biri, okuduğunuz için kendinizi şanslı hissedeceğiniz harika bir kitap.
Tatar Çölü
Tatar ÇölüDino Buzzati · İletişim Yayınevi · 201813,2bin okunma