Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
517 syf.
9/10 puan verdi
·
5 günde okudu
Su damlasından okyanus olan kardeşimiz.
Türkiye'de en çok önerilen kitaplardan biri. Makamına hak ettiğini düşünüyorum. İlk başta "Abartmayın, ne yükselttiniz kitabı?" demiştim. En sonunda "Tamam, kesinlikle okuyorum artık." dedirttiler. Evet, minik Martin'imiz. Bir bilgi birikimi olmayan Martin'imiz. Ama sorun bakalım, Martin o zaman mutlu muydu?
Martin Eden
Martin EdenJack London · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202390,3bin okunma
Kitap, çok sediğim @_cevreci arkadaşımın hediyesi
AH 'LAR AĞACI Bir zamanlar kendimi Bulunmaz Hint kumaşı sanmıştım. Kaç metredir benim yokluğum? Benden daha çok var sanmıştım. Benim yokluğumdan dünyaya Bir elbise çıkar sanmıştım. Dünyanın çıplaklığına bakmaya utanmadan Sonunda ben de alıştım. Ah..dedim sonra. Ah! Didem Madak
Reklam
Şimdi evin daracık, yattığın yer karanlık! Mezarın üç adım kadar, ah sen ne büyüktün bir zamanlar!
Gelin Bir pazarlık yapalım sizinle ey insanlar! Bana kötü, terkettiğiniz düşünceleri verin O vazgeçtiğiniz günler, eski yanlışlarınız, Ah, ne aptalışım dediğiniz zamanlar Onları verin, yakınmalarınızı Artık gülmeye değer bulmadığınız şakalar Ben aştım onları dediğiniz ne varsa Bunda üzülecek ne var dediğiniz neyse onlar Boşa çıkmış çabalar, bozuk niyetleriniz İçinizde kırık dökük, yoksul, yabansı Bana verin Verin taammüden işlediğiniz suçlarıda. Bedelinde biliyorum Size çek yazmam yakışık almaz Bunca kaybolmuş talan, Parayla ölçülür mü ya?
Sayfa 141Kitabı okudu
"Biliyorsun kafam samanla dolu, işte bu yüzden Oz'dan beyin istemeye gidiyorum." "Ah, anlıyorum," dedi Teneke Adam. "Ama neticede beyin dünyadaki en iyi şey değil." "Sen de var mı?" diye sordu Korkuluk. "Hayır, benim kafam bomboş," diye yanıtladı Teneke Adam. "Ama bir zamanlar beynim de vardı, kalbim de... İkisini de denemiş biri olarak, daha çok bir kalbim olmasını tercih ederim."
Sayfa 26 - Türkiye İş Bankası Yayınları
“Hayat, sonsuz bir koşuşturmaca içinde geçtiğinde içe bakışımız kayboluyor. Hep dışarıya baktığımız zaman, dışarıdan bir medet umduğumuz, alkış beklediğimiz zaman, iç âlemde yalnız kalıp kendimizle konuştuğumuz, dış âlemden saklanabileceğimiz zamanlar azalıyor. Ve bir istiridye kabuğunun içinde kum tanesi olarak kalıyoruz; inciye dönüşme fırsatını heba ediyoruz.
Reklam
Bir zamanlar meydan okumak isterdim. Kaç meydanını okudum da bu hayatın Yalnızca iki harf öğrendim: A H!
Bir zamanlar öfkem beni zora koşardı. Kızıl yelelerim yapışırdı terli alnıma Ne eğere gelirsin ne de semere derlerdi bana.
Bir zamanlar yaşlı ve yoksul bir balıkçı yaşardı; bu balıkçı, yıllardan birinde çok balık tutamamaya başladı. Günlerden bir gün balık tutarken teknesinin yanında genç bir denizkızı su yüzeyine çıktı ve "Çok balık yakalayabiliyor musun? "diye sordu. Yaşlı adam "Maalesef hayır, "diye cevap verdi. "Eğer sana bir sürü balık göndersem bana ödül olarak ne verebilirsin?" diye sordu denizkızı. ''Ah! Verebilecek çok bir şeyim yok ki,'' dedi balıkçı. "İlk oğlunu bana verir misin?" diye sordu denizkızı. "Eğer bir oğlum olsaydı verirdim," dedi balıkçı. "Öyleyse eve git, doğacak oğlun yirmi yaşına basınca beni hatırla; bu konuşmadan sonra çok fazla balık yakalamaya başlayacaksın."
Bir zamanlar kendimi Bulunmaz Hint kumaşı sanmıştım. Kaç metredir benim yokluğum? Benden daha çok var sanmıştım. Benim yokluğumdan dünyaya Bir elbise çıkar sanmıştım.
Reklam
Bir zamanlar kendimi Bulunmaz Hint kumaşı sanmıştım Kaç metredir benim yokluğum?
Ah, bir zamanlar başımın üzerinden uçup geçen turnanın kanadında sonsuzluğun köpüklü kâsesinden kabaran o yaşam hazzını içime çekmek ve yüreğimin sınırlanmış gücüyle bir an için her şeyi kendi içinde ve kendisiyle birlikte ortaya koyan varlığın mutluluğunun bir damlasını yudumlamak için sık sık azgın denizin sahiline gitme arzusunu duyardım.
Bir zamanlar kendimi Bulunmaz Hint kumaşı sanmıştım. Kaç metredir benim yokluğum? Benden daha çok var sanmıştım. Benim yokluğumdan dünyaya Bir elbise çıkar sanmıştım.
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.