Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
"Ona bir şans vermemi söyledi." "Ah aptal erkekler!" dedi teyzem."Bu kokuşmuş türlerin hepsi böyle işte.Bir kadını elde edene kadar ağız ishali,o kadını elde ettikten sonra da kabız herifin teki olurlar.Dil şaklabanı bu oğlan tehlikeli arzularını, aşk zannediyor galiba.Halbuki kadınlar kime âşık olacaklarını,kime âşık olmayacaklarını çok iyi bilirler."
Aşk mı yoksa hayaller mi daha güzel?
Küçük, utangaç ve ürkek bir kızken kimse hiç kimse anlamadı. Bana en yakın olan siz bile anlamadınız. Belki kendim bile anlamadım. Şimdi sık sık bunu düşünüyorum. Ve o zamanki kendimi anlamıyorum. Çünkü mucizelere inanan, gerçekliğin ilk nefesiyle uçup gidecek olan narin, küçük beyaz çiçeklere benzeyen düşleri olan bir kızın yüreğini kadınlar
Reklam
Ah biçare kadınlar!...Bizi hiç insan yerine koymazlar.Babalarımız istedikleri adama bizi hediye verircesine verirler.O adamların huyuna suyuna hiç bakmazlar.Biz o adamlarla geçinebilecekmiyiz,orasını hiç düşünmezler.Bize bir kere olsun"Falan adamı koca olarak ister misin?"yahut "Kimi koca istersin?"diye sormak yok.Bize sadece"İşte seni falan adama vereceğiz"derler,biz de ses çıkarmayız.Ama gönlümüz ne der?"Yarabbi,babamın söylediği adam genç olsun,güzel olsun,iyi huylu olsun."Gerçi bazen öyle çıkar.Fakat bazen de tam tersi olur.
Sayfa 12
392 syf.
·
Puan vermedi
·
4 günde okudu
Yırtıcı
Yırtıcı
Yırtıcı
RuNyx
RuNyx
Tristan Caine mafyanın karanlık yeraltı dünyasında her zaman bir istisnaydı. Tenebrae Outfit’in yüksek mevkisindekilerle hiçbir kan bağı bulunmayan tek üye oydu. Benzersiz yetenekleri, tartışmaya açık ahlakı ve onu bu hayata sürükleyen bilinmeyen sebepler yüzünden kimse onu tam olarak anlayamıyordu. .lümcüldü. Ayrıca
Yırtıcı
YırtıcıRuNyx · Martı Yayınları · 2024141 okunma
"Keşke hiç vicdanım olmasaydı,diyeceğim geliyor.Bu öylesine ağır bir yük ki! İyi olmak gibi bir çabam olmasaydı,kötü bir şey yaptığım zaman içimde böylesine bir huzursuzluk duymasaydım pekala işlerim yolunda gidecekti." İyi Eşler kitabı Küçük Kadınlar kitabında tanıdığımız;Amy,Jo,Beth ve Meg'in genç kız ve evlenip kurdukları yuvada bir çok sorun ve güzel olaylarla kaldıkları anlarını okuyoruz. Meg,evlenip yuva kurmuş küçük bir anne ve hoş bir ev kadını. Jo,hala özgürlüğünün tadını çıkarıyor ve bir çok şehre gezilere katılıyor. Amy, büyük bir arayış içinde ve asla vazgeçmiyor. Beth,ah Beth🥺 sağlığı ilgili büyük sorunlar yaşıyor 😞 İlk kitabı çok sevmiştim ve ikinci kitapta benim için iyiydi.Evet çok sakin ama bir o kadar da akıcı sıkılmadan okudum çok sevdim tavsiye ederim 👍🤗 "İnsanın sevmediği birini sırf karşısındaki seviyor diye sevmesi olanaksız." "Bazen bize en yakın,en çok sevdiğimiz insanlarla aramızda öyle bir mesafe vardır ki bunu ne yaparsanız yapın aşamazsınız." "Ah kızlarım,ne kadar uzun yaşarsanız yaşayın,sizin için bundan daha büyük bir mutluluk dileyemem."
Reklam
"Sen akıllı bir adamsın, dostum John; iyi mantık yürütürsün ve nekān gözüpektir, ama çok fazla önyargılısın. Gözlerinin görmesine ya da kulaklarının duymasına izin vermiyorsun ve günlük yaşamınin dışında olan şeylerin senin için değeri yok. Anlayamayacağın, ama yine de var olan şeyler olduğunu düşünmüyor musun; bazı insanların görebildiği,
Sayfa 217 - Dr. Seward'ın Günlüğü - 26 EylülKitabı okudu
Cehennemde Bir Mevsim - Arthur Rimbaud
Eskiden, iyi anımsıyorsam eğer bir şölendi yaşamım, bütün yüreklerin açıldığı, bütün şarapların aktığı. *Güzelliği dizlerime oturttum bir akşam. -Ve acı buldum onu. Ve sövdüm ona.* Önlem aldım toplumsal düzene karşı. Uzaklaştım. Ey büyücü kadınlar, ey yoksulluk, ey kin, hazinem sizlere emanet edildi. Başardım usumun arınmasını bütün insancıl umutlardan. Bir yırtıcı hayvanın sessiz sıçrayışıyla üzerine çullandım her kıvancın, boğazlamak için onları. Cellâtları çağırdım, ölürken dişlemek için tüfeklerinin dipçiğini. Afetlere çağrı çıkardım, kumla, kanla soluksuz bırakmak için kendimi. Mutsuzluk tanrımdı benim. Çamura uzandım boylu boyumca. Kurulandım suçun rüzgârında. Ve deliliğe yaman bir oyun oynadım. Ve budalanın korkunç gülüşünü getirdi bana ilkyaz. Ama, daha geçenlerde, son falsomul yapmak üzereyken, aramayı düşündüm, belki de beni inancıma yeniden kavuşturacak olan o eski şölen anahtarını. İyiliktir bu anahtar. Kanıtlıyor bu düşünce düş görmüş olduğumu. "Sırtlan kalacaksın..." falan diye haykırıyor başıma çok hoş bir haşhaş çelengi takan şeytan. "Bütün tutkularınla, ve bencilliğinle ve bütün günahlarında kazan ölümü." Ah! gına geldi ondan: Ama daha az öfkeli bir gözbebeği rica edeceğim senden sevgili şeytan! ve bu arada gecikmiş birkaç küçük alçaklık, lanetli defterimden birkaç iğrenç yaprak kopartıyorum, yazarda betimleyici ya da eğitici yeteneklerin bulunmamasından hoşlanan sana.
Hem neden ölümsüzlüğe sahip olmak isteyesin ki?" diye sordu. "Nasıl istemeyesin?!" dedim karşı çıkarak. "Bir mum gibi sönmek mi istiyorsun? Varlığını sürdürmek, sürekli olarak gelişmek, büyümek ve ne bileyim, sonsuza kadar mutlu olmak istemez misin?" "Açıkçası, hayır," dedi. "Hiç istemem hem de. Ben çocuğumun ve onun çocuğun varlığını sürdürmesini isterim, ki öyle de olacak. Neden böyle bir şey isteyeyim ki?" "Ama Cennet bu!" diye israr ettim. "Huzur, Güzellik, Rahatlık ve Sevgi var burada, hem de Tanrı'nın yanında olacaksın." Daha önce din konusunda hiç bu kadar dil döktüğümü hatırlamıyorum. Lanetlenme konusunda dehşete düşmüş, Kurtuluş'un adaletini sorgulamış olabilirdi fakat Ölümsüzlük kesinlikle asil bir inançtı. "Ah, Van," dedi ellerini bana uzatarak. "Ah Van, hayatım! Bu konuda böylesine derin hislerin olması ne harika! Elbette bizim istediğimiz de bu, Huzur, Güzellik, Rahatlık ve Sevgi, ve Tanrı'nın yanında olmak! İlerleme de tabii, unutma, her zaman ama her zaman Gelişmek gerek. Bizim dinimiz de bizim bunları istememizi ve bunlar için çalışmamızı öğütlüyor, öyle de yapıyoruz zaten." "Ama sizinki BURASI için geçerli," dedim, "sadece dünyadaki hayat için." "Ee? Siz de ülkenizde, sevgiye ve hizmete dayalı o güzel dininizi bu hayat için, dünyadaki hayat için yaşamıyor musunuz?"
Sayfa 169Kitabı okudu
1.000 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.