Sonra siyasetçiler çıktı meydana ve halka vaatlerde bulundular. Onlar kafatasları olmadığı için beyin yerine bir kayıt cihazı bulundurduklarını ifşadan kaçamadılar. Ötekinin kaydettiğini seslendiriyorlardı. Ötekinin yüklediklerini ağızlarının içindeki 'play' tuşuna basıp dinletiyorlardı. Yalan, bir mekanizmaydı ve ülkenin iyi idare edilebilmesi için kanalizasyondaki bok parçası geleceğimizin incisi olarak lanse edilmeliydi. Oy bütünlüğü mutasyonu sıradan bir imgeydi artık.
Sayfa 144 - Sel Yayıncılık
İNSAN DIŞI TEMASLARIN PATOLOJİSİ
Bizimkiler gibi diğer yaşam biçimleri Folklor ve Fairy Kingdom Nonnumans İnsan olmayan ruhlar kavramına ilişkin ezoterik veriler İnsan bedenlerinde ortaya çıkardıkları sorunlar İnsanlar üzerindeki zararlı etkileri İnsanlar üzerindeki zararlı etkileri Belirli insan türlerini çekebilmelerinin nedeni Dört elementli bir evrende tek elementli varlıklar
Reklam
ahlâksız beyin, sevdim
beyin ahlâki yargılarda bulunmaz, o sadece ona ne söylerseniz onu kabul eder.
Sayfa 10 - yediveren yayınevi, 2. baskı
CEMİL MERİÇ'İ TANIMA
Cemil Meriç, diyalektiği bir metot olarak uygulayan 'serazat' bir düşünür; sonunda titreyip kendine/yuvaya dönmüş, hidayete ermiş, hak yolunu bulmuş eski bir Marksist; Batı'yı tanıdığı ölçüde, ışığın ancak Doğu'dan gelebileceğinin farkına varmış eski bir batıcı; Doğu ile Batı ve/veya 'muhteşem bir mazi' ile
Profesör Raçinski, alkol hastalığının özellikle halk üzerinde açtığı derin yaranın boyutlarını araştırmayı büyük bir merakla sürdürüyordu. Bu amaçla bazı tıp kitaplarını okudu. Bu okuma ve araştırmaların sonucunda alkolün yol açtığı hastalıkların sayılamayacak kadar çok olduğunu gördü: "Sarhoş olan bir kimse şuurunu kaybeder. Ertesi gün baş ağrısından ızdırap çeker. Çünkü içtiği içki onun kanını zehirlemiştir. Sarhoşluk insanda halisünasyonlar meydana getirir. Alkol, kalpte, karaciğerde, böbreklerde, bağırsaklarda birçok hastalıklara neden olur." Raçinski, bundan sonra bir de hukuk ve ceza kitaplarını inceledi. Bu alanda alkolün doğurduğu daha başka zararları da gördü: "Bir toplumda işlenen suç ve cinayetlerin yarısından fazlası alkolikler ve alkol bağımlıları tarafından işlen-mekteydi. Acı gerçek buydu. Birçok kimseler hep alkol bağımlılığı yüzünden ya da alkol alabilmek için çalıyor, çırpıyor, israfa giriyor ve her türlü sahtekârlığa başvu-ruyordu. En azından bunlara benzer birçok ahlâksız-lıkları işlemekten geri durmuyordu." Raçinski; "Bunun böyle olması elbette çok normaldir," diyordu. Alkol insanın beyin hücrelerini, kalbini ve sinir hücrelerini zehirleyip öldürüyordu. Alkol almış bir insanın, doğru ve sağlıklı düşünmesi mümkün değildi.
Her kurban için iki fotoğraf. Biri olay yerinde aracın içinde, diğeri otopsi masasında yüzü net biçimde görülebilecek şekilde. Gurney dişlerini sıkarak bu fotoğrafların oluşturduğu dehşet galerisinde gezinmeye koyuldu. Bir kez daha polislerin ve adli tıp ekibinin toplumun %99'unun asla bilemeyeceği bir şeyi bilmenin neden olduğu iğrenç ayrıcalığa sahip olduklarını düşündü. O da geniş çaplı bir merminin insan başında nasıl bir hasara yol açacağıydı. İnsan başı bu darbeyle korkunç bir biçimde, mideyi ağza getirecek derecede iğrenç, bambaşka bir şeye dönüşürdü. Kafatası kırılmış bir kaska döner, başın üst kısmı kafatasına takılı bir şapka misali gözükürdü. Yüzde de gülünç bir şakaya ya da sürprize maruz kalmış gibi bir ifade verilmesine neden olur, çizgi romanlarda yer alan ahmak ya da ahlaksız tiplere benzer bir görünüme sokardı. Ya da yüzünü bütününü parçalar, yerinden beyin parçaları, delikler ve de dişler kalırdı.
Sayfa 136Kitabı okudu
Reklam
46 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.