Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
• 3. Bölüm - ATATÜRK KÜRT DÜŞMANIYDI YALANI! (!)
- Tanıyanlar vardır tanımayanlara da tanıtmış olayım: Diyap Yıldırım, 1846 yılında Tunceli'nin Çemişgezek ilçesinde doğdu. İleride "Ferhat Uşağı" aşiretinin reisi olacaktı. Diyap Yıldırım bir Kürttü. Amma örnek alınası bir Kürttü. - SARI PAŞA, KEMAL ATATÜRK'ÜN
Mustafa Kemal Atatürk
Mustafa Kemal Atatürk
önderliğinde, Emperyalizme ve yoğun işgale karşı
İmam-hatip okulları hakkında ne düşünüyorsunuz?
Bir zehirdir! Hemen kapatılmaları lazımdır. Bu okullar çocuklara 21. yüzyılda ortaçağın bile gerisinde zırvalık kültürü öğretiyor. Bunu ben gözlerimle gördüm Ali Kırca'nın yönettiği bir Siyaset Meydanı programında. İmam-hatip okullarının ne kadar kültürü adam çıkarabildiği Sayın Cumhurbaşkanı'nın şahsında en iyi bilinen mümessilini bulmuştur. Biz rütbelere, insanlara sıfat yakıştırıyoruz, büyük adamdır diyoruz. Peki, niye büyük adamdır? Gerisi yok. En kalitesiz zümre politikacılardır Türkiye'de.
Sayfa 112 - İnkılap KitabeviKitabı okudu
Reklam
440 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
Öteki Bahçe
Merhaba sevgili kitap severler Bugün sizinle #alikırca #ötekibahçe kitabını paylaşmak istiyorum. Kitabı uzun zaman evvel okumuştum ama tadı hala damağımda. 1967 Türkiye o senelerde bir savaşa doğru giderken ve sen ben kavgası sokakları kan gölüne çevirmişken, Heybeliada bahriye öğrencisi dört genç, arkadaşları Rum asıllı Niko ve Leyla’nın kıskançlık, yasak aşk ve sırlar dolu hikayesine şahitlik ediyor. 6-7 Eylül olayları, azınlıkların yaşadığı yürek burkan olaylar ve masalsı bir aşkı satırlarda bulabilirsiniz. Gençliğin nasıl bir şey olduğunu hatırlayacaksınız. Bir gencin hatasının nasıl başka hayatları da yakıp kavurduğa şahit olacaksınız. Akıcı bir dille yazılmış eseri okurken büyük keyif alacaksınız. Hatta yıllar geçse de bu hikayeyi unutamayacaksınız. Macera, polisiye, aşk hepsini aynı kitapta bulmak zordur. Bulmuşken okuyun derim
Öteki Bahçe
Öteki Bahçe
Ali Kırca
Ali Kırca
Öteki Bahçe
Öteki BahçeAli Kırca · Doğan Kitap · 201489 okunma
İnanın, inanın... Çünkü inanmakta haklısınız. Doğrular, yalanlar kadar iç açıcı değilse, başka çareniz var mı ki?
Sayfa 49 - Can YayınlarıKitabı okudu
ABDÜLKERİM KIRCA
Yandaş medya ve cemaat medyasında Gazi Kır­ca'ya karşı yoğun bir karalama kampanyası başlatıldı. Bu rö­portajdan birkaç gün sonra 20 Ocak 2009'da Abdülkerim Kırca tıpkı Yarbay Ali Tatar gibi beylik tabancasıyla intihar etti.
123 syf.
·
Puan vermedi
Geceleri tek tük yanarken ışıklar, kimi evine çekilmiştir, kimi evinin yolunu arar. Kiminin ise ne bir evi, ne de onu evinde karşılayanı olmaz. Birbirine komşu yerlerde birbirine yabancıdır insanlar. Kah bir markette karşılaşılır, kah hiç gözgöze gelinmek istenilmeyen bir sokağın köşesinde. Safi adet yerini bulsun diye geçiştirilen selamlar,
Bir Talanın Sevinci
Bir Talanın SevinciGülnaz Eliaçık Yıldız · Şule Yayınları · 202323 okunma
Reklam
179 syf.
5/10 puan verdi
·
5 günde okudu
FUTBOL MU HAYATTIR?
Giriş yapamıyorum kardeşim, ben incelemeye giriş yapamıyorum. Oysa eskiden ne kadar rahattım, hep anlatacak bir şeylerim olurdu. Fırlardım odama, bilgisayarı açardım ve parmaklarım klavyenin üzerinde kayar giderdi. Hipnoz olurdum adeta, kaptırırdım kendimi. Tuşlar dans ederdi, hiçbir şey hissetmezdim. O an inanılmaz keyifli olurdum. Tüm
Futbol Hayattır
Futbol HayattırAli Kırca · Can Yayınları · 200026 okunma
Olabilir miydi gerçekten?
Sadece yorgunluk olabilir miydi zihnimin göz kapaklarını yaşama sevinçlerine kapatan?
Ama gerçekten :(
"Benim doğduğum köyleri Akşamları eşkıyalar basardı Ben bu yüzden yalnızlığı hiç sevmem Konuş biraz..." Kimse bu dünyayı Cahit Külebi'yle paylaştığının farkında değildi. Akşam haberlerinde iki satırlık ölüm haberini duyana kadar... Aynı anda, kaç kuşaktan milyonlarca insan, şiir ve edebiyatın sürgünde yalnızlıklara mahkûm edildiği sanılan bu ülkede, sessiz bir koro halinde o mısraları terennüm etti: "Ben bu yüzden yalnızlığı hiç sevmem. Konuş biraz..." Konuşsak da ne yazar artık... Cahit Külebi de gitti... Şimdi gerçekten yalnızız...
Aziz Nesin
Ya Aziz Nesin!.. O bu dünyadan çekip gideli ne kadar yoksuluz zenginlikler aleminde. Gülmek ne kadar zor aynadaki suretimize... Ne çok değerli yetenekli mizah yazarımız var oysa... Lakin ömürleri hep '24 saatlik'... Ve hep bir şehrin surlarında mahpus ironiler... Yirmiden fazla dile, kırktan fazla yılda çevrilen Aziz Nesin'e atılan evrensel kahkahaların 'bedava gurur mirası'na bir tek tereke bile eklenmez oldu gayrı. Ne kadar yoksuluz zenginlikler aleminde... Yüzde kaçlık aptallıklar yapıyoruz, hükümetler düşürür, hükümetler kurarken? Onu bile bilmiyoruz, bilmek ne kadar zor... Gülmek ne kadar zor aynadaki suretimize...
Sayfa 126Kitabı okudu
Reklam
Ne oldu bizim ülkemize?
Ne oldu dersiniz benim ülkeme?.. Ne oldu bizim ülkemize?.. Bilemem... Kimsecikler de bilemiyor zaten... Ama, işte Karıncaezmez Şevki de öldü... Çoktandır yoktu zaten... 'Sonraki' hayatımızda hiç yoktu o... Karıncaların ezilip yok olduğu günlerle birlikte yok olmuştu o da. O zamanlar ölmüştü...
Sahi neden?
Bir şiddet ikliminde yaşadık biz yıllarca... Bir şiddet ikliminde boy verdi kuşaklar... Seksen öncesiydi: Radyolar ve televizyonlar diyordu ki; "Bugün 30 kişi daha öldü!.." Yetmiyordu rakamlar... "Kaç kişi sizden, kaç kişi bizden," diye soruluyordu ısrarla... Sonraki yıllarda daha uzun sürdü cenaze alayları... Kimse berikinin cenazesine ağlamadı... Ötekinin cenaze namazında saf durmadı... Ne çok 'faili meşhur' ve 'faili meçhul' cinayet gördük birlikte... Ne çok telaffuz ettik 'ölüm' sözcüğünü yaşarken... Ne çok kan gördük kendi atardamarlarımız atarken... Ne çok gözyaşını seyrettik kendi göz pınarlarımızın kuraklığında... Fatih Terim'in dediği gibi: "Biz birbirimizi sevmiyorduk" ki!.. Birbirimize düşmanlık ve nefret ortamında, 'bizden' olmayanların ölümüne seyirci kaldık. Acıları, acımasız olamadı bir türlü... Hep 'kimden' diye sorduk en önce... Hiç 'neden' diye sormadık... "Neden?"
Anlardınız...
Çocuklardan birer kahraman yaratıldığını, ama kahramanların hep çocuk kaldığını... Anlardınız...
Sayfa 170Kitabı okudu
Keşke...
Keşke şarkılarını hiç kimse için çalıp söylemeseydin. Keşke dokunduğu yüreği kanatan bir bulut gibi dolaşsaydı hüzünlerin havada. Keşke, hiç kimse için ağlamasaydın. Bu iklimde aşka yer var mı ki?
Sayfa 165Kitabı okudu
474 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
Portrenin anlattığı, biyografinin söylemediği…
Feridun Andaç’ın yeni kitabının alt başlığı yazınsal tanıklıklar / portreler / kimlikler. Aziz Nesin, Peride Celâl, Bilge Karasu, Melih cevdet Anday, Fazıl Hüsnü Dağlarca, İlhan Berk, Oktay Akbal, Hilmi Yavuz, Doğan Hızlan, Füsun Akatlı’nın da aralarında bulunduğu 40 isim. Vüs’at O. Bener, Leylâ Erbil, Attilâ İlhan gibi haklarında ne yazılsa
99 Yüz
99 YüzCemal Süreya · Yapı Kredi Yayınları · 2019330 okunma
416 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.