Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
İttihat, Osmanlıda oğlancılık, Rabıta, 28Şubat, Apollo, Yunan...
_İttihat Terakki Cemiyeti_ _Mustafa Kemal Paşa, Rauf Orbay, Kazım Karabekir, Fethi Okyar, Halil Kut, Mehmet Akif Ersoy, Fahrettin Paşa, Enver Paşa, Cemâl Paşa, Talat Paşa, İsmet İnönü, Celal Bayar, Ali Fuat Cebesoy, Ali Çetinkaya, Ziya Gökalp, Hacı Bekir, Tevfik Rüştü Aras, Said Halim Paşa, Nuri Conker, Çerkez Ethem, Yunus Nadi… _1889 devletin
SOSYAL MEDYADA,VEFAT ETMİŞ MÜSLÜMANLARIN FOTOLARINI PAYLAŞMAYIN!
Bu sene Pulitzer ödülünü kazananlar can çekişen Suriyeli göçmenlerin fotoğraflarıyla alkışlandılar. Acı içinde kıvranan insanların resmini çekebilen bir çakala "insan" denebilir mi? (çakalları tenzih ederim) Bir çocuk ölürken fotoğraf çekebilen sen artık insan değilsin! Kanlı foto paylaşarak bir işe yaradığını vehmeden kardeşlerimiz
Reklam
_Atatürk_ İktisat, ingiliz'in çekilmesi, Lenin, Şapka...
_İzmir İktisat Kongresi Açış Söylevi -1923_ _Ekonomi demek, her şey demektir. Yaşamak için, mutlu olmak için, insan varlığı için ne gerekse onların tamamı demektir. Efendiler, tarih, milletlerin yükselme ve düşmesi sebeplerini ararken birçok siyasî, askerî, sosyal nedenler bulmakta ve saymaktadır. Fakat bir milletin doğrudan doğruya hayatıyla,
Özdeyişler - Filozoflar
_Büyücü elini şıklattı, fakirlik yok oldu; büyücü bir kez daha elini şıklattı, savaşlar yok oldu. Politikacı elini şıklattı; büyücü yok oldu. _Halinize şükredin, zira Allah sizi Amerika, İsviçre ya da Fransa gibi bir ülkede yaşayan, her türlü sosyal hakka sahip, mutlu ve huzurlu zengin bir kâfir olarak da yaratabilirdi. _Yücelmek için özür
Lozan zafer’dir ama bizim değil İngilizlerin zaferi
Evet; Ankara, Lozan'da istediğini aldı… Peki, ne istedi? Tam yüz yıldır Lozan'ın "zafer mi; yoksa hezimet mi" olduğunu tartışıyoruz. Çünkü, baktığınız yere göre her ikisi de doğru görünmektedir. Elbette kim için zafer ve kimler için hezimet olduğu önemlidir. Gelin bu "derin" karanlığı; belgeler ışığında aydınlatmaya
MURAT BELGE =MİLİTARİST MODERNLEŞME
Murat Belge, Militarist Modernleşme'de Almanya, Türkiye ve Japonya'da yaşanan militarist modernleşme sürecini karşılaştırmalı örneklerle ele alıyor: Almanya örneğini İtalya, Japonya örneğini Hindistan ve Türkiye örneğini Yunanistan ile karşılaştırıyor. Belge, yalnızca orduların modernizasyonuyla sınırlı kalmayan, tüm toplumun askerî
Reklam
ÇOCUKLUĞUN YAPAY OLANI
1860'a gelindiğinde Avrupa, kölelik kurumunu çoktan kaldırmıştı ve Birleşik Devletler'in de aynısını yapmasına ramak kalmıştı. Yirmi yıl daha sürmezdi. Niçin sürmeyeceğine dair pek çok sebep sayılabilir ama bana göre en ilginç olanı şu basit gerçektir: Yalnızca adları özgür olan ücretli köleleri kullanmak daha ucuza mal oluyordu. Üstelik
Prusya İmparatorluğu 1. Paylaşım Savaşı'nda yenilince Almanya topraklarının çoğunluğunu ve sömürgelerinin hepsini kaybetti. Tabii olarak kaybedilen sömürgelerden elde edilen gelirler de kesilince feodal prenslikler arasındaki ekonomik çekişmeler de ayyuka çıktı. Zengin Prenslikler yoksul Prensliklerle birlik yapmak istemediler. Savaş sonrası dönemde Spartakistler ve Sosyal Demokratların da bastırmasıyla yükselen demokratik talepler, Almanya'nın şimdiye dek en demokratik anayasasına sahip Weimar Cumhuriyeti'nin kurulmasına vesile oldu. Fakat zengin feodal prenslikler ve Prusya'nın da Reich yanlısı olan militarist tutumu nedeniyle Demokratik Weimar Cumhuriyeti'nin ekonomik altyapısı bu baskıya daha fazla dayanamadı. Enflasyon hiper hızla yükseldi ve insanlar yükselen faşizme bel bağlayıp NSDAP çevresindeki lümpen kesimlere prim verir oldular. Sefaleti daha da körükleyen durum ise; Amerika, İngiltere ve Fransa'nın 1. Paylaşım Savaşı sonrası Almanya'da yükselen demokratik taleplere, anti sosyalist tutumları nedeniyle asla destek olmamaları Nazi'lerin yükselişini daha da körükledi. Nazilerle yapılan saldırmazlık anlaşmalarının en meşhurları Britanya İmparatorluğu Başbakanı Chamberlain ve Fransa Cumhuriyeti Başbakanı Daladier'in Hitler'le olan münasebetlerinde ona karşı sınırsız iltifatlarıyla imzalanmıştı. Derin devletlerin psikolojisi, ergen psikolojisinden bile daha ilkel ve kindardır.
Charles Dickens “İki Şehrin Hikayesi” romanında Fransa ile dönemin İngiltere’sini karşılaştırır. Manş denizinin iki yakasında, saraylarda ve kulübelerde yaşayanların çetin bir sınıf mücadelesi vardır.  Londra’da kümelenmiş finans tekelleri, sermaye birikimini tarihsel olarak köle ticareti üzerinden sağladı. Adına “üç köşeli ticaret” denen bir transfer sistemiydi bu. Özellikle Liverpool ve Bristol’dan çıkan gemiler Britanya-Afrika-Amerika hattında köle ticaretine başladılar. Milyonlarca Afrikalı, İngiliz ticaret şirketleri eliyle zincire vuruldu ve gemi taşımacılığı yoluyla Amerika’daki tarım plantasyonlarına satıldı. Bu vahşet 16’ncı yüzyıl sonlarından 19’ncu yüzyıl başlarına kadar devam etti. Taşınan kölelere karşılık, Britanya adasına mal, çeşitli ürünler ve devasa para girdisi sağlandı. Hindistan ve uzak Asya’nın sömürgeleştirilmesini de buna ekleyelim. Dolayısıyla ne kolonyalizm üzerine bina edilen şirket ve bankaların ne de o bankalardan çıkan paraların temiz olması mümkün. O paraların saklanan yüzünde zincire vurulmuş kölelerin, yok pahasına satılan köle emeğinin ve üzerinde güneş batmayan sömürgeciliğin tarihi yazılı. Bu kara tarih, sonrasında yeni sömürgeciliğin çeşitli biçimleriyle ve tekellerin yeni hegemonya stratejileriyle devam etti, ediyor.
İnsanlık tarihinin son beş yüz yılında dünyayı gerçek manada yöneten üç devlet olmuştur. 17. yüzyılın Hollandası, 18-19. yüzyılların Büyük Britanyası ve 20-21. yüzyılların ABD'si. Bu üç ülkeninde tarihleri fahiş vergilere isyanlarla oluşmuştur.Hollandanın İspanyol İmparatorunun istediği vergiye başkaldırması, İngilizlerin Kral John'a başkaldırması ve Amerika'daki kolonilerin Büyük Britanya Kralına başkaldırmasının sebepleri yüksek vergilerdir. Fahiş vergi emek sömürüsüdür. Üretimi ve tüketimi baltalar. Hep daha fazlasını isteyen devlet yönetiminin kan emici kenelerini doyurmak için birey aç kalır. Eğer bu keneleri söküp atmazsa hep sefil ve perişan bir hayat sürer.
Reklam
Şamil Basayev'in İngiltere Kraliçesi II. Elizabeth'e mektubu
Şehit Tugayı Emiri "Riyazus-Salihin" Abdullah Şamil Ebu-İdris'ten, Büyük Britanya Kraliçesi II. Elizabeth'e; Rahmân ve Rahîm olan Allah'ın adıyla! Hamd, âlemlerin Rabbi olan Allah'a mahsustur. Şehadet ederim ki Allah'tan başka ilah yoktur ve Muhammed O'nun kulu, O'nun güvenilir elçisi, tüm
49 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.