Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
1800'lerin ortasından itibaren Orta Asya'yı ve Kafkaslar'ı işgal eden Ruslar'a karşı direnişin önderleri arasında da Nakşi şeyhleri vardı. Bu büyük mücahidler arasında, koca Rus ordu- suna karşı ülkesi Dağıstan'ı 25 sene boyunca savunan kahraman Şeyh Şâmil vardır. Aynı cihad ruhu Birinci Dünya Savaşı'nda Osmanlı'nın do- ğu bölgesini işgal eden Rus ve Ermeniler'e karşı Muhammed Ziyaeddin gibi Nakşi şeyhlerinde görüldü. Bu zat savaşa der- vişleriyle katıldı, hatta savaşta bir kolunu kaybetti. Aynı savaşta Mevlevîler, Rufâiler ve Kâdiriler de "derviş alayları" kurup cephede İngiliz ve Fransızlar'a karşı savaştılar. Osmanlı'nın son yıllarında Anadolu'da Batılı devletlerin iş- galine karşı direnişi organize etmede ve Kurtuluş Savaşı'nda yine Nakşi şeyhleri büyük rol oynadılar.
Sayfa 105
Mondros Mütarekesi sonrasında Berlin'de buluşan Enver, Talat ve Cemal paşaların bir çabası da Anadolu'da Mustafa Kemal Paşa'nın başlattığı direnişe destek olmaktır. İngiltere'ye dışarıda verecekleri her zararın Anadolu'daki direnişi kolaylaştıracağını düşünmektedirler. Cemal Paşa Hindistan'a, Halil Paşa ise İran'a giderek İngilizlere karşı isyan başlatacak, Mustafa Kemal'in elini rahatlatacaklardır. Ancak olaylar planlandığı gibi gelişmez. Enver Paşa'nın Milli Mücadele'nin akamete uğraması halinde Rusya'da kuracağı bir orduyla Anadolu'ya geçme, savaşı sürdürme düşüncesi ve Müdafaa-i Hukuk hareketinin İttihat Terakki'den uzak durma gayreti, Enver Paşa ile Ankara'nın arasını açar. Enver Paşa Sakarya Zaferi'nden sonra Anadolu'da ikilik çıkarmamak adına kendisine yeni bir yol çizer ve Ruslara karşı Türkistan bağımsızlık hareketine katılmak üzere Buhara'ya gider. 4 Ağustos 1922'de çıkan Cegan Tepesi'nde Sovyet birlikleriyle muharebede şehit olur. Bu haber Büyük Taarruz öncesi Mustafa Kemal Paşa'ya ulaştığında üzüntüsünü; "Enver bir güneş gibi doğmuş, bir gurûb ihtişamıyla batmıştır; arasını tarihe bırakalım." sözleri ile ifade edecektir.
Sayfa 268Kitabı okudu
Reklam
Madame Gaulis bu devrede Fransız basınında Anadolu harekâtı hakkında en doğru haberleri veren tek gazeteci idi. Yazılarında Yunanlıların Anadolu'da masum insanlara yaptıkları eza ve cefayı, yakıp yıkmalarını tafsilâtıyla anlatıyor, ingilizleri şiddetle suçluyor, Türklerin vatan müdafaası uğrunda katlandıkları ağır fedakârlıkları ve yaptıkları kahramanca direnişi övmekten geri kalmıyordu.
Yeni Parti kuruluyor
İkinci Meclis'te, Mustafa Kemal, taraftarlarını bir fırka çatısı altında toplamakta gecikmeyecekti. Halk Fırkası adı altında bir siyasi parti şeklin de örgütlenerek Kurtuluş Savaşı'nın tüm mirası bünyesine katıyordu. Direnişi yerel düzeyde örgütleyen Müdafaa-i Hukuk cemiyetlerini daha önceden tek bir yapı altında toplayan Mustafa Kemal, şimdi Anadolu ve Rumeli Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti adını alan bu çatı örgütün Halk Fırkası'na dönüşmesini emrediyordu.
Anadolu'ya ilk çıkan paşa da Mustafa Kemal değildir; Ali Fuat Cebesoy :XX. Kolordu'nun, Kazım Karabekir ise Erzurum'daki XV. Kolordu'nun başına geçmek için kendisinden önce Anadolu'ya ayak basmışlardır. 19 Mayıs'ın özelliği, birbirinden habersiz ve de bağımsız yerel direniş örgütlenmelerini birleştirecek bir ulusal hareketin planım yapan kişinin Anadolu' ya adımını atmasıdır. Mustafa Kemal' den başka hiç kimse İstanbul' dan yönetilmeyen bir ulusal direnişi tahayyül etmemiştir; herkes kendi bölgesinde silahlanıp direnmeyi, ardından da İstanbul' dan gelecek direktifleri beklemeyi planlamaktadır. Ancak Mustafa Kemal, İstanbul' dan pek bir şey umulamayacağını erken çözmüştür.
Genelde Türkiye'de haritaya bakma alışkanlığı yoktur. İlkokul ve ortaokul yıllarının dersleri arasında haritaya bakılır ve ondan sonra bir daha da harita ortaya çıkmaz. Neyse ki, son zamanlarda büyük gazeteler kupon karşılığında atlaslar dağıtmaya başladılar ve bizler de evimizin bir köşesine sakladığımız bu atlaslar aracılığı ile biraz biraz
Reklam
Moğollar adı verilen halk İslamiyeti daha önce görülmedik bir şekilde felaketin eşiğine getirdi. Çin'in kuzeyinde, şimdi kendi adlarıyla Moğolistan olarak anılan topraklardan geldiler. 1190'larda, halkının hanı olan genç ve hırçın bir Moğol, bir başka göçebe halk olan Tatarlar tarafından kendilerine yapılan küçümseyici ve acı verici
Sayfa 186 - İnkılap KitabeviKitabı okudu
Kuva-yı Milliye sayesinde Milli Mücadele'nin ilk silahlı direnişi 19 Aralık 1918'de Dörtyol'da, Fransızlara karşı ortaya konmuştur. Bu ilk kurşun, 19 Mayıs'tan öncedir. Ardından da lzmir'in işgali ile birlikte Batı Anadolu'daki Kuva-yı Milliye birlikleri harekete geçtiler ve yerel örgütlenmeler olarak zuhur ettiler.
Kronik Kitap
Dahiliye Nazırı Ali Kemal'in Anadolu'daki direnişi durdurma girişimi, onu Harbiye Nazırı Şevket Turgut Paşa ile şiddetli bir kavganın içine çekti ve 26 Haziranda ikisi birden istifa etti. Yeni Dahiliye Nazırı ( Reşit Akif Paşa) , Sivas Valisine gönderdiği telgrafta Mustafa Kemal'in görevinden uzaklaştırılmış herhangi bir general gibi karşılanması gerektiğini bildirdi.
130 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.