İnsanları olduğu gibi kabul etmek yerine sanki boş bir deftermiş gibi çizip karalıyorlardı. Oysa insan bir romandı, insan bir hikayeydi ve geri kalan herkes okumakla yükümlüydü. Herkesin kaygısı bir insanı anlamak olmalıydı, değiştirmek olmamalıydı.
ARAYIŞ, sadece yolda olmak değildir aynı zamanda yoldan da çıkmaktır. Tüm sınırlarını aşmak ve ruhani bir yolculuk. Salt delilik ya da özgürlük değil bahşedilen sadece kopuş. Toplumdan zaten vazgeçen bireyin en sonunda kendinden de ümidini yitirmesi. Lakin yolumuzun üzerinde bize cesaret verenlerin olması yeni bir umut ışığı gibi görülebilir(!)
"Seni görmek istiyordum kısacası. İnsan görmekle bile bazı şeylerin ağırlığına dayanabilir, avunabilir, hayal kurmaya devam edebilir. Sen anlamazsın tabii. Anlamak için insanın bazı eksik yönleri olmalı."
Bütün kalbimle söylüyorum, siz özel insanlarınız. Kendinizi bazen vasıfsız, hiçbir işe yaramayan, önemsiz hissedebilirsiniz. Ama emin olun gerçek hiç de öyle değil. Allah sizi insan olarak yaratmaya uygun görmezdi öyle olsaydı. Siz; fıtratın dışına çıkmadıkça bu böyle sürüp gidecek. Sadece sevgi dolu bir kalbe ve neden özel olduğunuzu anlamak için bir iradeye ihtiyacınız var.
Bu kitapta karakter sıra dışı bir insan. En olağanüstü özelliği ise bu hayatın mucizevi yönünün farkında olması. Herkesin her an yaşadığı ama gözünün önündekini göremediği güzelliklerin farkında olması.
Ben sadece; sevginin, iyi bir insan olmanın, güzellikleri (halen elimizdeyken) sıkıca tutmanın ve her koşulda iyi kalabilmenin gücünü anlatmaya çalıştım. Sizin kalbinize girebildiğim ölçüde var olacağım.
Teşekkürler...