Her şey başladığı gibi çabucak bitti.Temmuz sonu elimde küçük bir bavulla İstanbul'a döndüğümde ardımda öfkeli,kızgın, şaşkın,lanetler okuyan,beni anlamayan ve asla anlamayacak olan nikahsız bir koca ve beni hatırlaması bile mümkün olmayacak küçük, küçücük bir kız bıraktım.Marcel'in onu bana vermeyeceğini boyun damarlarını şişirerek, bağıra bağıra söylemesine hiç gerek yoktu.İstemeyecektim ki...