Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Ve o an aşkın ne işe yaradığını anladım. Aşk hayatta kalmana yardım ediyordu. Anlam aramayı da unutturuyordu. Aramayı bırakıp haya­tı yaşıyordun. Aşk önemsediğin kişinin elini tutmak ve şimdiki zamanda yaşamaktı. Geçmiş ve gelecek yalnızca mitti. Geçmiş ölen şimdiki zamandı ve gelecek hiçbir zaman var olmayacaktı, çünkü ona ulaştığımızda gelecek zaman şimdiki zamana dönüşe­cekti. Şimdiki zaman sahip olduğumuz tek şeydi. Sürekli devi­nen, sürekli değişen bir şeydi şimdiki zaman. Ve hercaiydi. Ya­kalamanın tek yolu geçip gitmesine izin vermek, onu serbest bı­rakmaktı. Ben de bıraktım. Evrendeki her şeyi bıraktım. Her şeyi bıraktım, Isobel'in elleri hariç.
Sayfa 252Kitabı okudu
"Seni seviyorum," dedi. Ve o an aşkın ne işe yaradığını anladım. Aşk hayatta kalmana yardım ediyordu. İAnlam aramayı da unutturuyordu. Aramayı bırakıp hayatı yaşıyordun. Aşk önemsediğin kişinin elini tutmak ve şimdiki zamanda yaşamaktı. Geçmiş ve gelecek yalnızca mitti. Geçmiş ölen şimdi ki zamandı ve gelecek hiçbir zaman var olmayacaktı, çünkü ona ulaştığımızda gelecek zaman şimdiki zamana dönüşecekti. Şimdiki zaman sahip olduğumuz tek şeydi. Sürekli devinen, sürekli değişen bir şeydi şimdiki zaman. Ve hercaiydi. Yakalamanın tek yolu geçip gitmesine izin vermek, onu serbest bırakmaktı.
Sayfa 214 - Akışına bırakma sanatıKitabı okudu
Reklam
Geçmiş ve gelecek yalnızca mitti. Geçmiş ölen şimdiki zamandı ve gelecek hiçbir zaman var olmayacaktı, çünkü ona ulaştığımızda gelecek zaman şimdiki zamana dönüşecekti. Şimdiki zaman sahip olduğumuz tek şeydi. Sürekli devinen, sürekli değişen bir şeydi şimdiki zaman. Ve hercaiydi. Yakalamanın tek yolu geçip gitmesine izin vermek, onu serbest bırakmaktı. Ben de bıraktım. Evrendeki her şeyi bıraktım. Her şeyi bıraktım, Isobel'in elleri hariç.
Sayfa 252 - The Humans, ©Matt Haig 2013, Kolektif Kitap - 66, Birinci Baskı Nisan 2015 İstanbul [ISBN: 978-605-5029-38-8]Kitabı okudu
"Geçmiş de bir zamanlar şimdiki zamandı; gelecek de bir gün şimdiki zaman olacak."
"İnsanı arka planda kalan şeylerin yüzeylerinden öte hiçbir şey göremediği bir dünyanın sonsuz karanlığına itmeye çalışan bir fırtınaya karşı ilerlemek zorundaydım. Çalışmaya, para kazanmaya, sorumluluklara, başa gelen dertlere, kusurlara, yanlışlara, boyun eğmelere ve yenilgilere doğru ilerlememi sağlayacak olan 1 no'lu kişiliğimdi. Karşı yönden bana doğru gelen fırtına, durmamacasına geçmişe doğru akan ve sürekli arkamda soluğunu hissettiren zamandı. Tüm canlıları büyük bir güçle emen. Biz de ilerlemeyi sürdürerek bir süre için ondan kaçabiliriz. Geçmiş ürkünç bir gerçektir ve varlığını sürdürürken tatmin edici bir yanıt bulup canını kurtaramayan herkesi yakalar."
Sadece bize göre bir di’li geçmiş zamandı.’
Sayfa 17 - Timaş YayınlarıKitabı okudu
Reklam
eylüldü di'li bir geçmiş zamandı yaşadığımız adımlarımızın kısalığı bundandı bundandı gözlerimin durgunluğu
İnsan geleceği düşünerek yaşayan bir varlıktı ama bunu yaparken yanlış adımlar atmaktan kaçamıyordu. Bu adımlar onu hep düne düşürüyordu. Düne düşmek, geçmişe düşmek değildi. Dün en yakın geçmiş gibi görünse de geçmiş değildi. En kolay hatırlanan geçmiş, zaman olarak, en hayal kırıcı, en umut bileyici bir yok zamandı. Dün en büyük ölüm bahçesiydi. Geçmiş, birikmiş dünlerden oluşan engin, yumuşak bir hatırlatma bahçesiyken, dün, hiçliğin en sert, en zalim, en keskin yüzüydü. Her şey bütün berraklığı ve bulanıklığıya orada öylece duruvermekteydi, ölü dünler çokluğunda.
299 öğeden 191 ile 200 arasındakiler gösteriliyor.