Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Eğitim
Ercümen-i Dâniş'e medreseli ya da medresesiz zamanında tanınmış kişileri alındıktan başka, en büyük Osmanlı tarihini yazan Avusturyalı Joseph von Hammer, hâlâ değerini sürdüren İngilizce-Türkçe, Türkçe-İngilizce sözlüklerin yazarı İngiltereli James Redhouse gibi yabancı kişilerde üyeliğe seçilmişlerdi. Ercümen-i Dâniş, bilimler ve dil-edebiyat alanında büyük, başarılı yapıtlar meydana getirmemişse de en büyük katkısı Cevdet Paşa'nın yazmaya memur edildiği tarih olmuştur.
Sayfa 235 - Yapı Kredi YayınlarıKitabı okudu
İmparatorluğu'nda önce tercüman ve sonra ülkesini temsilen diploma t (elçi) olarak çalışan, Avusturyalı Doğubilimci ve Tarihçi Joseph Von Hammer'in ilk baskısı 1818' de yapılan kitabında yazdıklarına göre, Hasan Sabah'ın güç kazanmasından ve Nizar'ı desteklemesinden rahatsız olan Emirül Cüyuş ve taraftarları onu iskenderiye limanından bir gemiye bindiriyor ve gönderiyorlar (Hammer 2017:s.151 152)
Sayfa 191 - Kırmızıkedi yayınlarıKitabı okudu
Reklam
Joseph von Hammer'e göre Haşişiler, "daha sofu görünümlü bir itikadın ve daha katı görünümlü bir ahlakın maskesi ardına sığınarak dinin ve ahlakın topyekun dibini oyan bir grup komplocu­nun, hükümdarları ve milletleri hançerlerinin ucunda oyna­tan bir katiller nizamının, ruhani ve dünyevi iktidarın merke­zi saydıkları halifeliği yıkana dek geçen üç yüzyıl boyunca dünyaya korku salmış bir güç merkeziydiler.
Dans Yasağı
Ama bu mektupların içinde şüphesiz en dikkat çekeni, Kanuni'nin yine, Fransuva'ya yazdığı ve Fransa'daki dans akımının başlamasına gösterdiği şu tepki dolu mektuptu: 'Ey Fransa kralı Fransuva! Sefir-i kebirimden aldığım mazhara göre malumatım oldu ki memleketinde dans nanımda alamele-innas fuhşiyyat ve lubiyat yapıyormuşsun iş bu name-i humayunumun eline vusulünden itibaren bu melanet ve rezalete son vermediğin taktirde ordu-yu hümayunumla gelip seni kahretmeye muktedir olurum.' Avusturyalı oryantalist Joseph von Hammer'ın ifadesine göre, bu mektup etkisini göstermiş, Fransa'da dans edilmesi, yüz yıl gibi bir sure askıya alınmıştı.
Sayfa 167 - Timaş YayınlarıKitabı okudu
Joseph von Hammer'e göre Haşişiler, "daha sofu görünümlü bir itikadın ve daha katı görünümlü bir ahlakın maskesi ardına sığınarak dinin ve ahlakın topyekun dibini oyan bir grup komplocunun, hükümdarları ve milletleri hançerlerinin ucunda oynatan bir katiller nizamının, ruhani ve dünyevi iktidarın merkezi saydıkları halifeliği yıkana dek geçen üç yüzyıl boyunca dünyaya korku salmış bir güç merkeziydiler. Her halükarda okurlarının gözden kaçırdıkları husus, Joseph von Hammer'in Haşişileri Tapınak Şövalyeleri ile, Cizvitlerle, İllüminati ile, Masonlarla ve Fransız Milli Kongresi'nin hükümdar katilleriyle mukayese etmesidir.
"Beyazıd'ın ölümü, yaşının ilerlemiş olmasından ve uzun süren ızdıraplarından mı yoksa hizmetinde bulunmak üzere yanına verilen Cenevizli Menavino’nun belirttiği gibi doğuşu itibarıyla Yahudi asıllı olan doktorunun-Selim’in emri üzerine- verdiği zehirden mi ileri gelmiştir bir şey söylenemez. Ancak Osmanlı resmi tarihçilerinin (Vak'a-nüvis) de bu konuda sessizliğini muhafaza etmiş olmaları bazı şüpheleri üzerine çekebilirdi." Joseph von Hammer, Osmanlı Tarihi Cilt 1 Çev. Mehmet Ata, MEB Yay. İst. 1991, sf. 353
Reklam
Evvela Firdevsi’nin Şehnamesi var, bunu okumadan olmaz. Hâfız-ı Şirâzî’nin bizim Türk edebiyatını da çok etkileyen Divanı var. Hatırlarsan, bu eserin Batı’ya da Joseph von Hammer tarafından kazandırıldığına ve Batı edebiyatına yepyeni bir rüzgâr getirdiğine sohbetimizde değinmiştim. Sonra şiirleriyle Sadi-i Şirâzî var, evvela Gülistana ve Bostan değinmek gerekir. Bu saydığım isimlere nazaran bizde pek bilinmeyen Bahaüddin Amilî var. Bu isimlerin tüm eserleri okunmalı ama diyorum ya, esasında Farsçadan okunmalı.
Evliya Çelebi Seyahatnamesi aşağıda anahatlarını çizeceğimiz birinci ağızdan anlatıların en anıtsal örneğidir ve tür açısından Sohbetnâme'nin de konumlanması gereken ara alandadır. Tıpkı Seyyid Hasan'ın güncesi ve bu yazıda adı geçecek birçok otobiyografik anlatı gibi, Evliya Çelebi'nin devasa eserinin de, göründüğü kadarıyla Osmanlı belles lettres'inde arada kaynayıp gitmiş olması son derece manidardır. Ta ki Joseph von Hammer onu “keşfedinceye”, yani on dokuzuncu yüzyıl ortasına kadar, bizzat Evliya da Osmanlı biyografi yazıcılığında mevcut değildi. Tıpkı seyahatnamesinde bahsettiği ve yaşadıklarına dair tarihi bir kayıt bulunmadığı için yarı-efsane sayılabilecek, olağanüstü becerilere sahip nice kimse gibi: Galata Kulesi'nden Üsküdar'a uçan Hezarfen Ahmed Çelebi, Ankara yakınlarında toplanıp akıllara durgunluk veren akrobasi numaraları yapan ip cambazları ya da tamamen kör olduğu halde usta bir saat tamircisi olan Hezargradlı Mehmed Efendi...
Eğlenceli bir işi büyük bir ciddiyetle, ciddi bir işi de eğlenerek yapın. -Joseph von Hammer-Purgstall.
21 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.