“Birinci Meselemiz: “Ana fikir ve Plan”
“Plân, fikrin işe inkılâp ederken, en sâf tecritten en mürekkep teşhise doğru, rahimde uzuvlaşan çocuk gibi, kafamızda maddeleşmesidir. Plânı, işe tekaddüm eden fikir diye de tarif edebiliriz. Her işde fikrin ezelî kıdemi, bedahet… Küçük iş parçalarına tekaddüm eden kırıntı fikirleri bir tarafa bırakıp, büyük iş bütününe tekaddüm edecek ana fikri araştırınca, plânın ne demek olduğunu kavrarız.”
*Daha dün, kendimi, hayat küresinde ahenksiz titreyen bir kırıntı gibi düşünüyordum. Bugün, biliyorum ki bu küre benim ve bütün hayat burada deviniyor, ahenkli kırıntılar halinde. * iman kalpte bir vahadır, aklın kervanı ona asla ulaşamayacaktır. * Çöl ortasında tek başına bile güzelliği dile getirirsen, seni dinleyecek kulak bulacaksın.
Reklam
Sağda solda bir iki kırıntı kalmıştı yıkıcılar döneminden. Dünyada hiçbir şeyin tam sona ermediğini anladım o zaman.
Ne tarafa baktıysam geçmişim gölgelerle doluydu ve saklanmaya değecek bir kırıntı parçası dahi bulamıyordum.
Nenemin iştahından eğer birkaç kırıntı artarsa, sıra kümesteki tavuklarımıza gelirdi. Nenem ayağa kalkar, önlüğünün üstüne dökülmüş kırıntıları, kutsal ekmek gibi avucuna toplar, kümese yönelir ve titrek sesiyle seslenirdi: "Tuu, tuu, tuu... Bu "tuu, tuu, tuu"ların tavuk dilindeki anlamı bir hayli derindi: "Ekmek, ekmek, ekmek
Sayfa 72
..Sesimizi çıkarmadan durduk. Ben, hayatımda hiç görmediğim bu sevgiden bir kırıntı bile yitirmemek istiyordum..
Reklam
1.000 öğeden 981 ile 990 arasındakiler gösteriliyor.