Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Ruhun mukaddes bir raksa başladığı bu mıntıkada renkler delidir, şekiller sarhoştur ve mantık bizim serkeş cûşumuzun esiridir. İşte, şiirde mânâ ahvâlin bu yüksek ve fevkalâde mâhiyete girişi demektir. ~Yakup Kadri~
Sayfa 127Kitabı okudu
“İnsanlar hiçbir şey konuşmuyorlar.” “Hayır, konuşmaları gerek!” “Hayır, hiçbir şey konuşmuyorlar. Çoğunlukla, arabaların, elbiselerin ve yüzme havuzlarının isimlerini sayıyorlar ve ne kadar harika olduklarını söylüyorlar. Hiç kimse diğerlerinden farklı bir şey söylemiyor. Çoğu zaman kafelerde, şaka makineleriyle oynarlar ve çoğunlukla aynı şakalardır ya da müzikli duvarın ışıkları yanar ve tüm renkli şekiller aşağı yukarı iner çıkar, fakat sadece renkler, soyut hepsi. Müzelerde hiç bulundun mu? Hepsi soyut. İşte, şimdi olanlar bunlar. Amcam bir zamanlar farklı olduğunu söylüyor. Eski zamanlarda bazen resimler bir şeyler söylermiş, hatta insanları bile gösterirmiş.”
Reklam
Ancak bazen yüreğin parıltıları ışığı yener. İşte o andan itibaren bütün renkler, şekiller ve desenler yüreğiyle bakmayı bilenlere görünür."
Renkler ve şekiller bana yapan ve yazan ile beraber hayatın sadece bir iz olduğunu tekrardan söyledi. Olmuş bitmiş, gelmiş gitmiş, yapmış çekilmiş işte sana iz, iz, iz.
“Ortalık pek aydınlanmamıştı daha, renkler bulanık, şekiller dağınıktı ve yol hafifçe ağaran ıssız bir ninni gibi önüm sıra uzanıp gidiyordu. Motorun sesi de gitgide insanı sarıp sarmalayan ılık bir battaniyeye dönüşüyordu yola baktıkça .”
“Aşk kaybettiğin aileni yeniden bulmak gibidir. Bakışları ölümün içinden geçer gelir ve onunla birlikte bir sürü net ayrıntı su yüzüne çıkar. Şekiller, sesler, renkler, kokular. Aşk yazılan hayattan doğar."
Sayfa 90 - Yapı Kredi YayınlarıKitabı okudu
Reklam
“İnsanlar hiçbir şey konuşmuyorlar.” “Hayır, konuşmaları gerek!” “Hayır, hiçbir şey konuşmuyorlar. Çoğunlukla, arabaların, elbiselerin ve yüzme havuzlarının isimlerini sayıyorlar ve ne kadar harika olduklarını söylüyorlar. Hiç kimse diğerlerinden farklı bir şey söylemiyor. Çoğu zaman kafelerde, şaka makinalarıyla oynarlar ve çoğunlukla aynı şakalardır ya da müzikli duvarın ışıkları yanar ve tüm renkli şekiller aşağı yukarı iner çıkar, fakat sadece renkler, soyut hepsi. Müzelerde hiç bulundun mu? Hepsi soyut. İşte, şimdi olanlar bunlar.
Sonsuzlaşma isteği
Varlığımı hissedemeyeceğim o yere; mutlak hiçliğe ulaşabilseydim varlığımın kara bir lekede, bir müzik notasında veya renkli bir ışık hüzmesinde dağılması mümkün olsaydı, bu renkler ve şekiller kaybolana kadar büyüseydi ve genişleseydi...Eğer..
Sayfa 40 - Panama
225 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.