Siyasetinin merkezine denge politikasını koyarak devletin çöküşünü engellemeyi ve devleti yeniden güçlendirmeyi temel hedef olarak belirleyen II. Abdülhamid Han, Osmanlı padişahlarının Tanzimat döneminden beri bürokrasi karşısında gerileyen gücünü yeniden tesis etmiş ve eğitimden ekonomiye, dış politikadan kültür ve medeniyete kadar birçok alanda önemli başarılara imza atmıştır.
Türkçenin konuşma dili olarak empoze edildiği devir Tanzimat Dönemi ve II. Abdülhamid devridir. O dönemlerde Arap ülkelerinde de Balkanlar'da da Türkçeyi kullanan bir üst tabaka oluşmuştur.
Reklam
Tanzimat dediler; memleketin temel bünyesini, temel nizamını tahrip ettiler. Islahat dediler; baştan aşağı bütün milli düzeni ifsâd ettiler. Meşrutiyet dediler; istibdat çetesi kurdular. Laiklik dediler; din ve vicdan hürriyetini en ağır zincirlerle bağladılar. Demokrasi dediler; en koyu diktatörlük idaresi tatbik ettiler. Medeniyet dediler; vahşet ve rezalet getirdiler.
Baudelaire’in öldüğü günlerde, bizim Tanzimatçılar, Şinasi, Namık Kemal, Ziya Paşa Paris’te idiler. Fakat hiçbiri ondan bahsetmez. Zaten Tanzimat neden bahseder ki? Onlar Avrupa’yı başları sıkıldıkça uğranılan attar dükkânı gibi bir şey sanıyorlar, alacaklarını aldıktan sonra çarçabuk kapıyı kapatıyorlardı.
-Şu, Gülhane Hattı denilen meşhur ferman var ya!.. Şu, mürekkep yalamışların «Tanzimat» dediği davranış... Gâvura yakınlaşma, Gâvur taklidinden medet umma davranışı?..
Son olarak, Yeni Osmanlılar Ali ve Fuad Paşaların Avrupa’yı kültür konularında taklit etmelerine karşı çıkıyorlardı. Onlara göre Tanzimat, bir kültür taklitçiliği olduğu için, kültür planında kısır kalmış, Müslüman topluluğunu temelimden sarsmıştı.
Reklam
Türk aydını Tanzimat'tan beri sığınacak ada arayan bir garip sürgün.
Sayfa 146 - İletişim YayınlarıKitabı okudu
Türk milleti Tanzimat'tan beri böyle nice heyecan yaşamıştı ; kaç kere , işte Hürriyet diye sevinmişti.
Sayfa 225Kitabı okudu
Tanzimat:
Tanzimat’ın iki esas gayesi vardı: Bunların ilki, Sırp (1804) ve özellikle Yunan (1821) ayaklanmalarında kendini bulan ve imparatorluğu temellerinden sarsan milliyetçi fikirlerin önünü almaktı. Giderek bir Osmanlı milleti oluşturmak fikri bu endişeden kaynaklandı. İkinci gayesi ise merkezî otoriteyi imparatorluğun tamamında hakim kılmaktı. Bazı araştırmacılar, Tanzimat Fermanı’nın yalnızca, Kavalalı Mehmed Ali Paşa’nın isyanını bastırmak için İngiltere’nin yardımını temin etmek ve Liberal Avrupa kamuoyunu kazanmak adına Mustafa Reşid Paşa tarafından hazırlanmış siyasî bir manevra olduğunu iddia ederler. Bu doğru olmakla beraber Mısır isyanı tek başına Tanzimat’ın sebebi değil, sadece hızlandırıcısıydı.
Afife Jale Osmanlı Devleti’nde Tanzimat ile başlayıp Meşrutiyet ile devam eden modernleşme hareketleri ve Batı’da yaşanan gelişmelerin takip edilmesi, kadınların sosyal hayatta daha belirgin biçimde yer alarak kültür sahibi olma girişimlerine yansır. Cumhuriyet’in ilanıyla sanata verilen önemin, dolayısıyla tiyatronun da çehresinin değişip geliştiği dönem gelene kadar, attığı cesur adımla tiyatro tutkusunu sahneye taşıması Afife Jale’yi özel kılar. Zira o ve onun sahneye çıkmasında etkili olan bu çaba, sonrasında Mustafa Kemal Atatürk’ün, ‘’O olmasaydı hilafeti asla kaldıramazdım’’ sözüne de yansıdığı gibi tarihe yön verecek bir adımdır.
Sayfa 41 - Doğan Burda DergiKitabı okudu
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.