Bazen aklıma şey takılıyor; yani hep böyle, hep aynı yerde, ertesi gün ne olacağı belli bir şekilde tekrar tekrar aynı şeyleri yaşayarak mı geçecek bir ömür diye? Sabah kalkıyorum bir bakıyorum sabah, dünkü sabah. Dünkü sabah yarın ki, o da ertesi yılda bir sabah. Öğlenler de öyle, akşamlar da öyle. Kafam öyle karışıyor ki deliriyorum zannediyorum."
🎬Hayat, Zeki Demirkubuz
Bir kısmına her mevsim cennet görünür
Bir kısmı doğuştan yere düşmüş, sürünür
Tanrım! Ne düzensiz bir ömür vermişsin
Son hız yaşanır, sonra yavaştan çürünür
Duygular andır, gelir geçer.
İnsansak eğer, bir duygudan bir duyguya geçeriz.
Her birinde sonsuza kadar kalacağımızı sanırız.
Aşk mı? Hiç bitmeyecek ki..
Ölüm mü? Hiç gelmeyecek ki..
Ömür boyunca defalarca doğarız ve ölürüz.
Hatıraları vardır insanın; düşünürken duygulandığı... O güzel hatıralardan çoğunlukla acı ve hüzün rüzgarları eser. Yaşarken bir saat süren mutlu bir hatıra, bazen ölünceye kadar
esef kaynağıdır.
Zorlama ile işçi sayısı artırılabilir, bir ömür çalıştırılabilir. Ancak çocuklarının seri bir şekilde sorgulamadan Sistem'e adapte olmaları gerekiyordur. Bu nedenle tarihte ilk kez devletler öğretmen müdahale etmiş, eğitim sistemini icat etmiştir. Bin yıllardır varlığını sürdüren üniversiteler; fikir üretmek, araştırmak, amaçlarını ikinci plana atıp Sistem'in hükmüne girmiştir. Zorunlu eğitim tüm Avrupa'ya yayılmıştır. Sabahları okula gitme, hafta sonu tatili, sömestr yaz tatili o günlerden kalmadır.
Sayfa 61 - Kamer Yayınları, Ekim 2018, KütahyaKitabı okuyor