Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
İyirmi birinci Bölüm
Ask insanin bulduğu bir sey değil, insani bulan bir sey... insanin görevi ise aşk onu bulduğu anda sımsıkı sarılip sahip çikmak olmalı. İki kisilik bir dünya bu. Sakın şaşirma bu söylediklerime ve diğer insanlar neden yaratildi o zaman diye düşünme... Sen senin için yaratılanı buldun, ona sahip çık, aşka sahip çik.
Sayfa 235 - DestekKitabı okudu
Aşk nedir? Bana kalırsa, güzel bir nesnenin niteliklerinin bizim üzerimizdeki etkisinden başka bir şey olarak görülemez; bu etkiler bizim başımızı döndürür; bizi yakıp kavurur; eğer bu nesneye sahip olursak memnun oluruz; sahip olmamız mümkün değilse ümitsizliğe kapılırız. Peki, bu duygunun temeli nedir?... Arzu. Bu duygunun devamı nedir?... Delilik. Dolayısıyla, güdümüze sadık kalalım ve etkilerinden kendimizi koruyalım. Güdü, nesneye sahip olmaktır; o halde, sahip olmaya çalışalım, ama bilgelikle; ona sahip olur olmaz ondan yararlanalım; ya- rarlanamıyorsak kendimizi teselli edelim: Benzer binlerce başka nesne, çoğu zaman da daha iyisi, onun kaybı karşısında bizi teselli edebilir; tüm erkekler, tüm kadınlar birbirine benzer: Sağlıklı bir düşünmenin etkilerine direnebilecek aşk kesinlikle yoktur. Oh! Duyuların sonucunu bizim içimize gömerek, bizi asla bir şey göremeyecek hale sokan, ancak çılgınca tapılan bu nesneyle var olmamıza yol açan bu sarhoşluk ne büyük bir aldatmacadır! Yaşamak bu mudur? Bu, bize deliliğin etkilerine pek benzeyen metafizik hazlardan başka mutluluk bırakmayarak kanımızı emen ve kemiren yakıcı bir ateş içinde kalmayı istemek değil midir? Bu tapılası nesneyi eğer her zaman sevmek zorundaysak, onu asla terk etmeyeceğimiz kesinse, bu da bir zırvalık olur, ama en azından bağışlanabilir. Bu olabilir mi? Bu ezeli bağların asla yalanlanmadığına çok örnek bulabilir miyiz? Birkaç aylık hazzın ardından nesne bir süre sonra gerçek yerine yerleştiğinde, onun sunaklarında yaktığımız günlük bizim yüzümüzü kızartır ve artık çoğu zaman bizi baştan çıkarabileceğini bile düşünemez hale geliriz.
Reklam
160 syf.
·
Puan vermedi
Kıskançlık mı? Kandırmaca mı? Aşk mı? Cesaret mi? Bu denli aşk yaşayan bir Otehello; nasıl olurda bir kandırmacaya inanır. Onu sonsuz seven bir kadın ve hiç ihanet etmemiş bir sevgiyi dinlemeden sorgusuzca katleder. Aşkın ve tutkunun şiirsel anlatımıyla bizleri adeta büyüleyen bir tiyatro, okurken duygulanmamak elde değil... #okudumbitti
Othello
OthelloWilliam Shakespeare · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 201720,5bin okunma
tüm çektiğim o acı aşkla alakalı değildi beklemediğim bir şekilde yarım kaldığım içindi bunu da bir gün onu karşıma alıp sesimi gerçekten duyamadığını gördüğümde farkettim kimse aşkından kahrolmamıştı ben sadece birisi beni nasıl bu kadar anlayamaz onu hazmedememiştim 🎞️📽️
Kaybolup gittin bu şiirin derinliklerinde Aşk ve acı usul usul eriyen bir kandil gibi söndü şiir bitmeden. Karardı dizeler. Aşk… bitti. Soldu şiir. Büyük bir şaşkınlık kaldı o fırtınalı günlerden…
240 syf.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
Gece siyahı bakışlarr...
Tekrardan herkese merhaba. Bugün Memphis yayınlarından çıkmış ve kapak tasarımı ile beni kendine çok çeken "Gece siyahı'nın" yorumuyla geldim. İlk olarak şundan bahsetmeliyim ki kitabın adının neden böyle olduğunun sebebi aşırı güzeldi. Kitabın konusu kısaca şöyle; tutku diye bir kızımız var ve bu kızımız bir yerde çalışıyor. Bir
Gece Siyahı 1
Gece Siyahı 1Dilan İlhan · Memphıs Yayınları · 202420 okunma
Reklam
"Günlük yaşamım olduğu gibi akarken, bir insanla tanışmak, nasıl bu kadar yoğun, bu kadar farklı duygular hissetmeme yol açabilirdi?"
Bir de yillar geçse de seni asla unutmayacağam. Şaşırmiyorum. Sen de benim bu halime şaşırma... Çünkü ilk aşk en çok en içinden sevene yakışır.
Sayfa 175 - DestekKitabı okudu
242 syf.
·
Puan vermedi
·
8 günde okudu
Selçuk Baran'dan okuduğum üçüncü kitap ve kendisi ile uzunca bir süre görüşmeyeceğim. Karakterleri yine ustalıkla okuyuculara aktarmış ve bu sefer bizi normalden daha fazla üzmeye karar vermiş. Kitabı okulun kütüphanesinden ödünç alan 4.kişiymişim ve benden önce birisi belli ki oldukça manidar olan bir sayfada stresten yanlışlıkla kağıdı yırtmış. Yazar her seferinde yapboz parçaları gibi yansıttığı karakterleri ve olay akışındaki tutumlarını uyuşturmayı başarıyor ve inanılmaz bir realite oluşuyor. Ancak bazı yerlerde yazar, klişelerin içinden çıkamıyormuş gibi geldi. Romandaki babacan, bilge ve yaşlı adam örneğin. Veya Bozkır Çiçekleri romanında dikkatimi çeken öngörülebilir ve basit aşk klişesi...
Güz Gelmeden
Güz GelmedenSelçuk Baran · Yapı Kredi Yayınları · 2019250 okunma
Ve sen, çöl kızı Leylal.. Seni yüreğimden koparmak isteyenlere karşı Nevfel'in ordularınca savaşmaya hazırım. Bu şehir ki bu kadar güzeldir, sen buraya yakışırsın
Sayfa 236Kitabı okudu
Reklam
Bu öyle bir hastalık ki hasta bu hastalıktan zevk alıyor ve kurtulmak, derman bulmak istemiyor. Öyle bir acı ki aşk sahibi bunu arzu ediyor ve aşk derdine uğrayan kişi bir daha iyileşmek istemiyor. Acı çeken, acıdan kurtulmayı dilemiyor.
Sayfa 193Kitabı okudu
O, aşkın acısını ve istırabını anlatır durmadan. Ayrılık, dert ve üzüntüyü arar her dizesinde; kavuşmayı, neşeyi ve mutluluğu istemez, basit görür onları. Acı çekmekle olgunlaşacağına, yüceleceğine inanır insanın ve kendisi de acı çekmekte özge bir zevk bulur. Hamuru aşk ile yoğrulmuş birisi için bu pek de zor olmasa gerek. Aşk için geldiği dünyada yine aşk ile hüküm sürmek...
Sayfa 168Kitabı okudu
Her şeydi, son buldu kör bir hevesle.
Bak soğuyor hecemin altındaki bu dil Ve hiçbir kere, çıkılmamış gibi düştü bu yol Elimde kan kanımda senden bin zehir Ne var ne yok yutuldu bu taşlar kefil Kırıldı cam dağıldık dört bir yana Kendimi kopardım, gördüm bu aşk değil Mabel Matiz youtube.com/watch?v=KwcRm33...
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.