Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
"Burada bir tane Kürt kalmayacak hepsini ****** bütün mahalle duysun " Diyen kırımızı tişörtlü ırkçı faşisti gördünüz mü? Ne bir elmanın yarısı ne de kardeşiz biz artık. Zaten değildik insanlık adına kendimizi kandırmaya çalışmışız... biz iyi oldukça sizler sessiz sessiz öldürmeye çalıştınız Hiç birinizin samimiyetine inanmıyorum artık hepinizin kalbinde ırkçılık mevcut. Pêşîyên me digotin, "Dijminê bavan nabe dostê lawan..." (Atalarımız derki, "Babaların düşmanı, oğulların dostu olamaz..." )
“Onlar Bizim atalarımız, tarihleri bizim tarihimizdir. Sakin unutma, günün birinde ağaçlardan sallanarak inip dimdik yürüdüğümüz ne kadar kuşku götürmezse, çok daha önceki bir başka gün denizden sürünerek çıkıp karadaki ilk zorlu maceramızı başarıyla göğüslediğimiz de aynı ölçüde kesindir."
Sayfa 7
Reklam
184 syf.
8/10 puan verdi
·
11 günde okudu
İFA serisi 3 kitaptan oluşuyor. İlk kitap “Beden” Daha önce hiç bu tür bir kitap okumamış olduğum için yer yer kendimden utandığım oldu. Çünkü daha önce merak edip de modern insanın atalarını araştırmamıştım. Onlarla ne kadar farklı olsak da bedenimizin hep bir yerlerden o atalarının adetlerini, alışkanlıklarını gerçekleştirmek istediğini tahmin edemezdim. En basit örneğiyle çok hareketli küçük çocuklara “hiperaktif” diyerek ötekileştirdiğimizi fakat aslında o küçük çocukların atalarımız gibi “normal olarak” sürekli hareket ettiğini göremez olmuşuz. İFA, İnsanın Fabrika Ayarları demek ve aslında fabrika ayarlarımıza dönmeden “sağlıklı” olamayacağımızı çok iyi anladım. Bu kitabın en çok beğendiğim bir diğer özelliği ise benim gibi biyolojiyle, tıpla, insan bilimiyle alakası olmayan insanların hiç zorlanmadan okuyabileceği ve kitapta geçen her türlü biyolojik terimin çok rahatlıkla anlaşılabilmesi oldu. Bence bu, bu kitabın bütün insanların okuyup yararlanabileceği bir kitap olduğunun en büyük göstergesi. En kısa zamanda 2. ve 3. kitapları da alıp okuyacağım.
İFA: İnsanın Fabrika Ayarları - 1. Kitap
İFA: İnsanın Fabrika Ayarları - 1. KitapSinan Canan · Tuti Kitap · 20194,336 okunma
Mutluluğu ölçmek
Şimdiye kadar mutluluğu büyük ölçüde sağlık, gıda ve zenginlik gibi fiziksel koşulların bir ürünü gibi düşünerek ele aldık: İnsanlar daha zengin ve daha sağlıklıysa daha mutlu olmalıdırlar. Fakat gerçek bu kadar basit mi? Filozoflar, rahipler ve şairler binlerce yıldır mutluluğun ne olduğuna ilişkin düşündüler ve çoğu, en az fiziksel koşullar
Kolektif
Yazarlar tarafından en çok istismar edilen konulardan biri kader konusudur
Kur'an'ın konuya yaklaşımını doğru anlamak için öncelikle iki hususa dikkat etmek gerekir. Bunlardan ilki yukarıda kısa değindiğimiz meselenin özünün ve Kur'an'ın tarihi arka planın, iyi kavranmasıdır. Bütün düşünce tarihi boyunca olduğu gibi Kur'an'ın hitap ettiği insanlar için de asıl sorun, insan hayatın kendi irâdesi dışında gerçekleşen
"Atalarımız ne doğru söylemişler, 'İnsan anasız babasız da yaşar ama Tanrısız yaşayamaz' dedi."
Reklam
Eski zamanlarda atalarımız, zenginlik gururlanmayı, böbürlenmeyi; gururlanma-böbürlenme ise baştan çıkmayı, çılgınlığı getirir derlermiş.
85 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
17 saatte okudu
En Büyük Yanılsama: Din
"Medeniyet mutluluğumuzu tahsis eder mi?" gibi soruları Sigmund Freud'a soracak olursak kesinlikle net şekilde 'hayır' cevabını alacağız. Freud'a göre medeniyet insanların tatmin duygusunu sınırlayan, onları mutsuz yapan asli şeydi. Örneğin ben ve bir arkadaşım aynı kadından hoşlanıyoruz, onu çok arzuluyoruz. Fakat kadın beni değil de
Bir Yanılsamanın Geleceği
Bir Yanılsamanın GeleceğiSigmund Freud · Oda Yayınları · 20181,664 okunma
77 syf.
·
Puan vermedi
·
25 saatte okudu
Ne demiş atalarımız "kumarbazın tövbesi Black Jack masasını görene kadar" yada bunu atalarımız dememiş olabilir neyse sonuçta bende ileride ata (baba) olabileceğim için buda benim sözüm olbilir :) Yazarın eşiyle birlikte intihar etmeden önce yayımcısına gönderdiği son eser olması münasebetiyle kitabın da en çok okunanlar listesinde yüksek sıraları kazanmasında payı olduğunu düşünüyorum. Tabi yalnızca sebep bu değil en az okuduğum diğer Zweig kitapları kadar bir çırpıda okunabilecek kadar akıcı ve sürükleyici olmasıda önemli bir etken olduğunu düşünüyorum. Diğerlerinden farklı olarak, açıkçası çokta fazla kitabını okumadım ancak okuduklarım ve duyduklarım doğrultusunda daha çok kadın psikolojisi üzerine eserler vermiş olduğuna kanaat getirdiģim yazarın bu eserinde kadına dair bir şey yok tamamen hırs, Zafer duygusu, bencillik, egonun yanı sıra çalışılarak elde edilen ile yeteneğin, sağduyu ile öfkenin, bağımlılık durumu ile iradenin savaşı konu edilmiş. Freud'un yakın öğrencisi olması, biraz da olsa kadınlar üzerinde eser yazma eğilimini açıklıyor diye düşünüyorum . :) Bir solukta rahatlıkla okuyabileceğiniz bir eser. "Teklif dostumun, ısrar düşmanımındır." Bu sözün özetlendiği kısmı dikkatle okumanız dileklerimle...
Satranç
SatrançStefan Zweig · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2020238,3bin okunma
Kendimizi çok mühim zannediyoruz ama değiliz, hiç değiliz. Hepimiz etten kemikten müteşekkil, dayanıksız varlıklarız. Ve eğer kendimizi bağışlama kabiliyetimiz olmasaydı, varlığımızı sürdüremezdik. İrade, tutarlılık, kararlılık, hepsi güzel lakırdılar ama atalarımız bu değerlere sadık kalsaydı, inan bana insan denen mahluk çoktan silinip gitmişti yeryüzünden...
Geri199
1.000 öğeden 991 ile 1.000 arasındakiler gösteriliyor.