O şimdi ne yapıyor, Şu anda, şimdi, şimdi? Belki dizinde bir kedi yavrusu var, okşuyor. Belki de yürüyordur, adımını atmak üzeredir, -her kara günümde onu bana tıpış tıpış getiren sevgili canımın içi ayaklar!...- Ve ne düşünüyor beni mi?
HE vurma kazmayı ferhaaat he'nin iki gözü iki çeşme aaahhh dağın içinde ne var ki güm güm öter ya senin içinde ne var ferhat ejderha bakışlı he'nin iki gözü iki çeşme ve ayaklar altında yamyassı kasrında şirin de böyle ağlıyor ferhaaat
Reklam
O şimdi ne yapıyor şu anda şimdi, şimdi? Evde mi, sokakta mı, çalışıyor mu, uzanmış mı, ayakta mı? Kolunu kaldırmış olabilir, — hey gülüm, beyaz, kalın bileğini nasıl da çırçıplak eder bu hareketi!...— O şimdi ne yapıyor, şu anda, şimdi, şimdi? Belki dizinde bir kedi yavrusu var, okşuyor. Belki de yürüyordur, adımını atmak üzredir, — her kara günümde onu bana tıpış tıpış getiren sevgili, canımın içi ayaklar!...— Ve ne düşünüyor beni mi? Yoksa ne bileyim fasulyanın neden bir türlü pişmediğini mi? Yahut, insanların çoğunun neden böyle bedbaht olduğunu mu? O şimdi ne düşünüyor, şu anda, şimdi, şimdi?... _Nazım Hikmet Ran
Telefon çalıyor; bilinmeyen numara. Açıyorum, pardon numaranız çıkmadı, diyorum. - Hayır, diyor ses, çıktı! - Evet, diyorum sese, çıktı! Rahatlıyorum, demek ki bilinen numara, numara yok! - Sen misin? diye soruyor ses. - Benim, diyorum. Peki ya sen, sen misin? - Benim, diyor ses. Ortak bir yön bulmanın rahatlığına kavuşuyoruz; ikimiz de
bedenin yükünü ayaklar taşır, ruhun yükünü ise yürekler... Can Yücel
Bedenin yükünü ayaklar taşır, ruhun yükünü yürekler..
Reklam
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.