ELİF
.
" Kızlar annelerinin kaderini yaşar " derler her daim. Elif için de mi öyle olacaktı acaba?
Sessiz, kimseye cevap vermeyen, yaşadığı her sıkıntıda içine daha çok gömülen bir annesi vardı Elif'in. Kayinvalideden neler çekti de, gıkını çıkarmadı bu anne. Görümcelerin hak verdiği zamanlarda oldu, fakat annelerinin korkusuna
Doğrusu Hz. Osman'ın (ra) biricik örneği, her işinde yolunu izlediği Muhammed Mustafa'dır (sav). Nitekim Efendimiz de kızı Rukiyye'ye şöyle bir baba öğüdü vermekten geri durmamıştır: "Canım kızım! Osman'a çok saygı göster. Çünkü ashabım arasında ahlakı bana en çok benzeyen odur." Bir öğüt de Hz. Os man'a vermiştir Hz. Peygamber: "Belki Allah sana bir gömlek giydirir. Münafıklar senden onu çıkarmanı iste
diklerinde onu bana kavuşuncaya kadar sakın çıkar ma!" Hz. Osman da Rukiyye de kendilerine verilen öğüdü tutmuşlardır. Rukiyye eşine saygıda kusur etmemiş, Hz. Osman giydiği hilafet gömleğini çıkarmamıştır. Ta ki sevgilinin yanında ölene kadar.
Yeryüzündeki hizmetinin sonuna doğru isa şunu söyledi. Komşusunu kendin gibi seveceksin . Bu öğüdü ailede uygulamak, evin başarıyla idare edilmesine büyük ölçüde yardım eder. Herseyden önce, en yakın ve en sevgili komşular, birlikte oturan aile bireylerinden koca ve karısından, ana baba ve çocuklardan başka kim olabilir? Acaba aile bireylerine nasıl sevgi gösterilebilir.
Benim lafım size kardaş sözü, baba öğüdü. Bakın halime... Aç ölün gene gitmeyin. Acınızdan ölün gene... İş var, para var, ekmek var, kuşsütü de var, ne ararsan var ya, ölüm de var.
Baba çocuğa üç beş kuruş verdi.
Sıkı sıkı tembihledi.
Çocuk avucunda sıktı parayı,
Avuçları terledi.
Babasının öğüdü kulaklarında,
Gözünde hüzün perdesi,
Koştu kasaba.
Amca, dedi “benim babam var ya,
Bu parayı kazanırken alnı terledi.”
Uzattı parayı dili tutuldu.
Kasap aldı bozukluğu,
Bekledi…
Çocuk tekledi, kekeledi.
Dedi: “Bey amca,
Oradan, en iyi yerinden,
Birkaç gram kıyma mıyma ver.
Akşama köfte möfte yapsın annem.
Bize kokusu kifayet eder….”
"Gücenmiş kardeş surlu kentten daha zor elde edilir.
Çekişme sürgülü kale kapısı gibidir."
(Süleyman'ın Özdeyişleri 18:19)
Gücenmiş bir kardeş veya kız kardeşi kazanmak, surlarla çevrili
bir kenti kazanmaktan daha zordur. Güçlü kentleri çevreleyen surlar
vardı. Bu surlar kentin korunmasını güvence altına alır ve kent
KİTAP TAVSİYESİ: ( İNCELEME )
Erdemli Ve İlkeli Bir İnsan Olmak İçin Okumaya, Araştırmaya Ve Sorgulamaya Devam Edelim.
Düşünenlerle Düşünüyorum
Yazar: Jules PAYOT
Kitap: İrade Terbiyesi
Tür: :Psikoloji, Kişisel Gelişim, İnsan ve Toplum
Kıymetli Dostlar Jules Payot’un“İrade Terbiyesi” kitabı, iradeyi güçlendirme ve kişisel gelişim konularına
Azgın deliyi sopa,azmış halkı yoksulluk zapteder.Halkın cebi akça görmeli değildir ve de,halk hancı,akça yolcu gerektir.Kapın kalabalık olursa,korkutucu delibaşların pazar meydanlarında at oynatırsa,halk edebini bilir,yere gömdüğün ve de döşeğe sakladığın ve de koyun cebinden çıkarmadığını’’Elimden aldırırım’’diyerek harcanır.Her harcanma,bey kesesine para girmektir.Yoksul halk edepli olur ve de umudunu bey kapısına bağlamış olur.Kimini akça gücüyle,kimini sopa korkusuyla çalıştırırsın.Halkın boş oturması,beylik için taundan kötüdür ve de beye günahtır.Şeriatın kavlince beylik edeyim dersen,halkı,takım takım tutar elin,görür gözün,düşmanını yedi başlı ejderin kılsan gerek…Oğul babasının,karı kocasının gizlisini sana demeyince…Beyi uğruna oğul babayı,baba oğulu duraklamasız tepelemeyince…Beyi yoluna kendini ateşe atmayınca,beylik olmaz.Ne denilmiştir?’Türkmen zoru görse babasını asar’denilmiştir.Sen sıttın sene,sancakbeyliğinde kalacak herif misin?Hâşâ değilsin.Öğüdümü tut,eğer kese yönünden,eğer kapı yönünden güçlenmeye bak!Beni işit,gerisine karışma!
MEHMET EMİN YURDAKUL'UN KİŞİLİĞİ
Agâh Sırrı Levend
Bir toplumda beliren yeni düşünce akımlarını, değişen edebiyat ve sanat hareketlerini, kendilerini meydana getiren nedenleri incelemeden, yalnız görünüşlerine bakarak açıklamaya çalışmak çok yanıltıcı olur. Kişisel bir heves ürünü gibi görünen bir eserin bile, sonradan yeni bir devrin
Benden size bir baba öğüdü. Siz, siz olun sakın çocuğunuzu memur yapmayın. İster şoför olsun, ister berber... Yeter ki bir zanaatı altın bir bileziği olsun