Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.36.38
Söyle tanrıça, Alerikoğlu Hasci’nin yalnızlığını söyle.
Kendi başına kendi getirdi böyle bir uğurlu günü.
Huzur’un gelip de içine dolmasına sebep,
diğer tüm ölümlülerin arasında,
gözüne çarpması ölümsüzlerin,
bu yalnızlığının sonucuydu.
Zeus’un evinde oturmaktaydı
hep var olan tanrılar, sessiz sedasız,
yüzyıllar geçmiş yapamamışlardı
ağız tadıyla
194 syf.
·
Puan vermedi
Buruk bir çocukluk geciren Efe’nin canım Muğla’dan, üniversite eğitimi almak üzere İstanbul’a gelişi ve hayatının eksik tarafını İstanbul’u görünceye kadar dolduramamasını konu alıyordu ki... Bir gün “pardon Rehber Ali siz misiniz?” sorusu ile Muğlalı Efe’nin hayatı değişti. Kıymetli yazarın kalemini “Bir Ömürlük Gün”adlı romanından biliyor ve cok seviyordum, bu romanında hem İstanbul’u yazarın gozunden ve dilinden tanıdım, hem de romantik yer yer üzücü aslında cok tadında bir ask hikayesiyle okumus oldum. •Bütün içkiler kapitalist,rakı sosyalisttir; masaya oturan herkes eşit içer.” •”Oysa aşk , zamana ve aklın insafına bırakılmayacak kadar kıymetliydi..” #mehmetpekmezci #banaistanbuluanlat #İstanbul #muğla #okudumbi̇tti̇ ·
322 syf.
9/10 puan verdi
"Ben okuma üşengeciyim, kitabı bana tek cümle ile anlat" diyen okurlar için hemen minik bir giriş yapıp, kendilerini çok yormak istemiyorum. "Özüm Çocuktur", Anadolu'nun bağrından kopmuş, lakin o bağırla bağlarını hiç koparmamış, onurlu, asil bir Türk aydınının hayat hikayesinin ilk dönemini, kendi ağzından bize aktarmış
" Dur! Bırak kaynasın kahvenin suyu
Bana İstanbul'u anlat nasıldı?"
.
☘ Günaydınlar Bugün size Istanbul'u anlatan bir kitap göstermek istiyorum. Geçen ay yaptığım Istanbul gezisi sırasında okuduğum, okurken beni oldukça heyecanlandıran bir kitap; Bir Pera Masalı.
.
☘ Ismiyle müsemma masal gibi bir anlatıma sahip. Yüzyıllardır nice sırrı icinde barındıran Istanbul'un en kadim bölgelerinden birinin, Pera'nın hikâyesi. Okudukça daha cok merak edeceğiniz, okuduktan sonra çoğu insanın bakıp da göremeyeceği şeyleri göreceğiniz, taşların dile geldiği, okurken sizinle de paylaştığım gibi oldukca zarif bir kitap.
.
☘ Resimli Pera tarihi deyince ben de dahil çoğunuzun aklına şu bina , şu tarihte , şu mimar tarafından yaptırılmıştır cümleleriyle dolu bir kitap gelir. Hayır, bu kitap binaların, sokakların, caddelerin kendini anlatması, okura iç dökmesi bunun yanı sıra oralarda gezme hissiyatı oluşturması ile beni oldukça etkileyen bir kitap oldu. Bölümlerin başında yer verilen şiirlerle kitabın ruhuna bürünüp okuyoruz. Iddia ediyorum , bu kitabı okuduktan sonra oralardan öylece geçip gidemeyeceksiniz. Sırlara ortak olmak sizi mutlu edecektir.
.
☘ Elimde bu kitapla oralarda gezip sizin için güzel fotoğraflar çekmek isterdim ama hava şartları müsaade etmedi ,hava hep yağmurluydu, biz değil ama , kitabımız şekerdi Bir daha gittiğimde yanımda mutlaka bu kitap da olacak .
Saif Faik’in okuduğum ilk hikâye kitabı.
Daha önce çeşitli antolojilerde, ders kitaplarında okuduğum hikâyeleri bir arada görmek- okumak gerçekten çok güzel bir duygu.
İstanbul'u belki en iyi tanıyan isimlerden birisi kendisi, İstanbul demişken Hüseyin Rahmi ve Ahmet Rasim'i de anmadan geçmek olmaz.
İstanbul'un çamurlu yollarını, ayakları çıplak sokakta oynayan çocukları, bakkalı, manavı, kahveciyi kısaca seni beni çok iyi tanıyor. Kişiliğinde yer alan bu özelliğini şu satırlarla anlatıyor:
“Ben bir cinayete şahit olsam ve hakim karşısına çıkarılsam anlat bakalım denildiğinde anlatacak işe yarar bir şey bulamam çünkü ben adamın yüzüne değilde yerli yersiz kimsenin işine yaramayacak münasebetsiz yerlerine odaklanırım.
Şahitlikte pek zararlı bir adam olurdum ama şu hikâyecilikte zararı bana dokunuyor.” şeklinde ifade ediyor.
Alemdağ’da Var Bir Yılan kitabında en beğendiğim hikâyeleri:
Rıza Milyoner
Çarşıya İnemem
Dolapdere
Bir Hastalık
İstanbul, ah İstanbul... Öyle güzel anlatılmış ki! Kitap okumadım da İstanbul’u gezdim sanki.
İstanbul’a aşık Efe, tesadüf sonucu artık bir kadına aşık olmuştur, Josephine. Bu aşk onu İstanbul’dan Paris’e uzun bir yolculuğa çıkarmıştır.
Kitap, akıcı bir şekilde ilerliyor. İçerisinde İstanbul ile ilgili bazı tarihi hikayeler de var. Ben okurken çok keyif aldım. Beni heyecanlandıran ve beklemediğim bir şekilde biten kitapları ayrı bir seviyorum. Bu kitapta, kitaplığımda böyle bir yer edindi.
ZALİMİN ZULMÜ...
Merhaba dostlar. Günlük hayatımız alışkanlıklarımızı nasıl da etkiliyor değil mi? Yaşadığımız şartlardan dolayı, doyasıya kitap okuyamamanın üzüntüsünü yaşarken, bir yandan da normal şartlarda olmasa da görevimi yaptığım için mutluluk duyuyorum. Çünkü her an birilerinin gazabına uğrayabilir ve görevimden uzaklaştırılabilirim. Görevden
Bana İstanbul'u Anlat, Nasıldı?
İncelemenin tamamı için: mahaledebiyat.com/yitip-giden-ist...
Önder Kaya şehr-i İstanbul’u, şehr-i İstanbul’dan yitirdiklerimizi sayfalara dökmüş. Kitapta İstanbul’un, geçmişten günümüze, varoluşundan, inşa edilmesinden, semtlerinden, iyi ve kötü yönleriyle yapılan ve yapılmayanlardan, hangi liderlerin neler
Cumhuriyetimizin 95. Yılına İthafen, Mustafa Kemal;
Bağımsızlığımızın Timsali olan 29 Ekim Cumhuriyet Bayramımız Kutlu Olsun!
* * *
“Cumhuriyetimiz öyle zannolunduğu gibi zayıf değildir. Cumhuriyet bedava da kazanılmış değildir. Bunu elde etmek için kan döktük. Her tarafta kırmızı kanımızı akıttık. İcabında müesseselerimizi müdafaa için lâzım olanı yapmağa hazırız.” 1923, Gazi Mustafa Kemal Atatürk
İsmail Saymaz gibi ben de hem Rizeli hem Erzurumluyum, ama benim erzurumluluğum yirmi sene öncesi askerliğimden. O günden beri arada Erzurum resimlerine bakar dururum... karlar altında ışıltılı bir eski şehir. Erzurum en soğuk hâliyle bile güzeldi o zamanlar. Oralara gidenlere denk gelirsem de caddeleri, sokakları sorarım: o kitapçı hâlâ orda mı,
Kırım ulus olarak hala mazimizde yara. Ve biz ulus olarak yaralarımız hakkında konuşmayı pek sevmeyiz. o yüzden Balkan ve Kırım konusu pek dillendirilmez. Üzüntülerinizi dile getirdiğiniz zaman faşist damgası da yersiniz.
Açık konuşmak gerekirse ismime imzalı bir hediye olmasının yanında benim için kitabı değerli kılan başka sebeplerde var. Bu
İstanbul'a olan tutkusunun ona hayatının mucizesini getireceğini bilmeden İstanbul ile arasında özel bir bağ olan Efe'nin hikayesi bu......
Bu kitabı okurken aşkıda İstabul uda iliklerinize kadar hissedeceksiniz.Eğer İstanbul da yaşıyorsanız her gün yanından geçip gittiğiniz,göz ardı ettiğiniz bu büyüleyeci şehre başka bir gözle bakmayı deneyeceksiniz. Ama eger ki bu şehri gidip görme şerefine nail olmadıysanız kitaptaki detaylarla gitmiş kadar olacaksınız ve içinize fark etmeden İstanbul aşkının tohumlarını ekmiş olacaksınız. Hem gülümseyip hem hüzünleneceğiniz,özellikle son sayfalara doğru elinizden bırakamayacağınız harika bir İstanbul hikayesi.....
Ve eminim siz de benim gibi devam kitabını dört gözle bekliyeceksiniz
ALINTININ ALINTISI;
⭐"İnsan aşık değilse bu şehir de yaşamamalı,çekip gitmeli!"