Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Bazen sanki karşısında biri varmış gibi konuşup, çok değişik bir ses tonuyla gülüyordu. Zaman zaman birden öfkeyle bir bağırıyordu ki, neye uğradığımızı şaşırıyorduk. Ben de de panik atak başlamıştı. Yerinden kıpırdarsa, ben aniden çok korkuyordum. Yanımda bir başkası yükses sesle konuşsa, öksürse çok korkuyordum. O sinirlenince elim ayağıma
Sümer gibi tek bir ekosisteme dayanan, yüksek düzlükleri olmayan küçük bir medeniyet sellere ve kıtlıklara karşı son derece savunmasızdı. Bu gibi felaketler bugün olduğu gibi o gün de tanrının işi (tanrıların işi) olarak görülüyordu. Sümerler de bizim gibi, olup bitenlerden insan etkinliklerinin de sorumlu olduğunun pek az bilincindeydi. Nehir
Reklam
Bu güzel metaforların şifresini kendi başına çöz; derinlemesine düşün onlar hakkında. Bu yüzden hikayeler üzerinden konuşuyorum. Onlar üzerinden hiç kimse konuşmamıştı. Niçin ben bu küçük hikayeler üzerinden konuşuyorum? -sadece nasıl düşüneceğine dair sana birkaç ipucu vermek için. Bunlar bu hikayeler üzerine yapılan yorumlar değiller; ben bir
9. BÖLÜM SONSUZ SABIR Bir zamanlar cennet meyvesini işitmiş olan bir kadın vardı. Ona tamah etti. Adına Sabar diyeceğimiz bir dervişe sordu, “Bu meyveyi nasıl bulabilirim ki böylece mevcut bilgiye erebileyim? “Sana verebileceğim en iyi tavsiye benimle çalışman olur,” dedi derviş. “Fakat böyle yapmazsan, kararlı bir şekilde ve bazen yerinde
Sen, sen olarak yok olmak zorundasın, o zaman gerçek ortaya çıkar. Gerçeğin ne olduğuna dair hiçbir fikre sahip değilsin, rüyalarında bile. Sen gerçek dışısın ve gerçek dışılıkta yaşıyorsun. Rüyalarda yaşıyorsun, uykuya dalmış vaziyettesin. Uyanışın nasıl bir şey olacağını kavrayamazsın. Yalnızca bir tek şey söylenebilir: Bildiğin hiçbir şeyi
457 syf.
10/10 puan verdi
A. J. Cronin " İnsanların gayesi yükselmektir, en yükseklere varabilmektir. Ve işte bu sebepledir ki, her insan Şahika'ya ulaşmak için çırpınır. " der, eserin önsözünde. İnsanoğlu yöneldiği her alanda erişilmese ulaşmak gayesindedir. Nasıl ki herhangi bir dağın zirvesine tırmanırken efor sarf etmek gerekirse, yükselme gayesiyle de bazen
Şahika
ŞahikaA. J. Cronin · Kastaş yayınları · 2003150 okunma
Reklam
Allah'ın Sevmediği Amel ZULÜM
Allah'ın Sevmediği Amel ZULÜM Zalim:Haksızlık ve zulüm eden, kötü kıyıcı, merhametsiz, gaddar kimse demektir. Zulüm:Haksızlık, eziyet, işkence, baskı, adaletsizlik demektir. Zulüm: bir şeyi kendine ait olmayan yere koymak, sınırı aşmak doğru davranmamak, günah işlemektir. Mazlum:Zulüm görmüş, zulme, haksızlığa uğramış kimse
128 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
24 saatte okudu
FARELER VE İNSANLAR ARASINDA
YouTube kitap kanalımda Fareler ve İnsanlar kitabını çizimlerimle birlikte yorumladım : ytbe.one/HHo8Z-JgYzU Hepimiz hayalleri olan varlıklarız. Bazen gerçekleşmeyeceğini bildiğimiz halde yorulmadan hayaller kurmaya devam ederiz. Fakat zaten hayalin kelime anlamına baktığımızda da: "Zihinde tasarlanan, canlandırılan ve gerçekleşmesi
Fareler ve İnsanlar
Fareler ve İnsanlarJohn Steinbeck · Sel Yayıncılık · 2023171,6bin okunma
265 syf.
7/10 puan verdi
·
9 saatte okudu
Spoiler içeriyor olabilir emin değilim. (Bu kelimeyi doğru yazdığımdan da emin değilim.) "Dostum, şehre götürmek üzere gül, sümbül ve reyhan toplamıştı. "Biliyorsun" dedim, "gülün ömrü az olur. Çok geçmeden ne gül kalır ne gülistan. Gelip geçici olana gönül bağlamak yanlıştır." "Ne yapalım o halde?" dedi
Gülistan
GülistanŞeyh Sadi Şirazi · Kapı Yayınları · 20135,5bin okunma
240 syf.
9/10 puan verdi
·
4 günde okudu
22 Şubat 2018 İstanbul Ahmed abime; Mektubuma yeni başlamış gibi görünüyorum değil mi abi, ilk hitap edişimmiş, ilk cümleye başlayışımmış gibi. Yok ama. Sana mektup yazmayı dördüncü deneyişimdir bu. Sen nasıl yazıyordun ki acaba, canından çok sevdiğin Leylin'e? Hiç düzeltmeden içinden geldiği gibi mi, yoksa törpüleyerek mi? Ah, evet. Okudum
Leylim Leylim
Leylim LeylimAhmed Arif · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 201316,2bin okunma
Reklam
Yeryüzünün Lanetlileri Kitabına J.P.Sartre Yazdığı Önsöz
1961 TARİHLİ BASKIYA ÖNSÖZ Jean Paul Sartre Kısa bir süre öncesine dek yeryüzünün nüfusu iki milyardı: beş yüz milyon insan ve bir buçuk milyar “yerli”. Birinciler “Söz”e sahipti, ötekilerse bu sözü ödünç almışlardı. Bu ikisi arasında aracı olarak hizmet veren satılmış kralcıklar, derebeyler ve tepeden tırnağa sahte bir burjuvazi vardı.
374 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.