Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Lao Tzu’nun severek anlattığı hikâye
Kralın bile kıskandığı kadar beyaz, muhteşem bir atı olan çok fakir bir ihtiyar varmış. Kralın bu ihtiyara at karşılığı teklif etmediği zenginlik, şan, şöhret kalmamış lakin ihtiyar hiçbir zaman bu teklifleri kabul etmezmiş. “Bu at, bir at değil benim için... Bir dost... İnsan dostunu satar mı?” dermiş hep. Bir gün uyandığında atın yok olduğunu
Sayfa 82 - Destek YayıneviKitabı okudu
İşte, der, insanoğlunun geçmiş hayatı bu. Ve başlar bize maval okumaya. Ninniler uydurup uyutur bizi dedelerimizin derin boşluklar içinde, uzun, zifiri karanlık hayatından. Gösterir bize evvel zamanı, tek doğru, en güzel örnek, der. Bakarsın gelecek günlerin farkı yok geçen geceden. Senin tarih dediğin işte budur, alnında altı bin yıllık
Reklam
“Acırım size, dostlar, sizler ki hiçbir şey yapmadan çok şeyler yaptığınızı sanıyorsunuz. Üstelik de belki siz zavallı buluyorsunuz beni. Böyle düşünmekte de haklı sanıyorsunuz kendinizi. Bense sanmakla kalmıyor, zavallı olduğunuzu düpedüz biliyorum.”
1930'lardaki kalem kavgaları: Atsız, kalem kavgalarıyla da tanınmış bir isimdir. Onun deyişiyle "mürekkepli kalem tartışmaları”208 ilk yazı hayatından vefatına kadar sürer. Atsız Mecmua'dan, Ötüken'in son sayılarına kadar. Atsız Mecmua'da ve Orhun'un ilk dizisinde eleştirdiği veya kalem kavgasına giriştiği kişiler
"Belki her şey hakikattir. Belki her kavgada bir hak, bir haklı ve bir haksız vardır. Fakat aşkta ne hak, ne haklı, ne haksız, hatta ne de bir hakikat vardır. Onda yalnız bütün bunların yokluğundan var olan bir şey, güzellik vardır."
Sayfa 47 - Türkiye İş Bankası YayınlarıKitabı okudu
"Bu "Notlar"a burada mi son vermeli acaba? Sanırım bunları yazmakla hata ettim zaten. Daha doğrusu, bu hikayeyi yazarken yeterince utandım: Yani bu, edebi bir eserden ziyade günahlarımın kefaretini ödemek oldu. Bir köşeye çekilip ahlak bozukluğumla bütün bir ömrü nasıl heba ettiğimi, kötücül, boş gururum yüzünden yaşayan âlemle her
Reklam
Atatürk'ün Askeri Türk Fırtınası diyor ki;
AKILLARA DURGUNLUK VEREREK KAZANIYORUZ Zulüm abidesi zalimler demek istiyorlar ki; Biz suçlu olsak bile madde gücü ile sizden daha güçlüyüz. Gücünüzü bize kaptırmasaydınız. Bu konuda haklısınız. İşte biz Türkler bu dersten sonra kimseye güvenmeyeceğiz. Oğuz Kağan'ın töre adaletini yeryüzüne yeniden bunun için getirdik. Biz Türklerde diyoruz ki bizden çaldığınız için suçlusunuz bu güç bize ait biz güç bunu bize karşı kullanamazsınız. Bugüne kadar bu yolla böyle bir tehdit oldunuz. İlmi sırrın yaşattığı ibret ile bedelini ödüyorsunuz. Bunu kabullenmekte zorlanıyorsunuz. Biz haklı olduğumuz için sizden daha güçlüyüz. Her zulmün sonunda biz Türkler bu sebeple kazanıyoruz. Biz Türklerin bir eksiği son noktaya kadar beklemektir. Belki de işin sırrı oradadır. Karşınızda ki düşmanlığın kendini savunamaz hale gelmesi için bütün suçları maddi güçlerine güvenerek işlemesine bilinçli göz yumuyor olabiliriz. Her sırrı da açık etmeyiz. Gözümüzü içimizden bir uyanık sahneye çıkıp açtığı zaman da kazanıyoruz. Elli yıldır beşyüz yaşında olan emperyalizmin uşağı kapitalizmi dünyadan tamamen ortadan kaldırmak adına tarihi bir hazırlıktan geliyoruz. Biz Türkler haklı olduğumuz için madde gücüne sığınan zalimlerden daha güçlüyüz. Haklı olan eninde sonunda kazanır. Zalim payına düşen zulmünü yaşattığını yaşamak için payına düşenden alır, haklı hakkını haklı olduğu için haksızdan geri alır. Töre adaleti böyledir. Zulüm ne zaman insanlığı tehdit ederek bitirmeye kalkarsa töre yeryüzünde Türk insanlığı ile sahne alır. Önder Karaçay
Belki her şey hakikattir. Belki her kavgada bir hak, bir haklı ve bir haksız vardır fakat aşkta ne hak, ne haklı, ne haksız, hatta ne de bir hakikat vardır. Onda yalnız bütün bunların yokluğundan var olan bir şey, güzellik vardır.
Sayfa 48 - Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okudu
- Belki ikimiz de deliyizdir. - Evet, haklı olabilirsin.
1.000 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.